GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: MHP GRUBUNUN, TOKAT MİLLETVEKİLİ REŞAT DOĞRU VE ARKADAŞLARININ UYUŞTURUCU KULLANMA YAŞININ 11 YAŞLARA YANİ İLKÖĞRETİM ÇOCUKLARINA KADAR YAYGINLAŞTIĞININ ARAŞTIRMALARDA ORTAYA KONMASINA RAĞMEN OKULLARIMIZDA UYUŞTURUCU KULLANMA VE MADDE BAĞIMLILIĞI DURUMUNUN TESPİTİ, VARSA ALINMASI GEREKEN TEDBİRLERİN BELİRLENMESİ AMACIYLA 13/11/2012 TARİH VE 2012/6735 SAYI İLE TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA VERMİŞ OLDUĞU MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGESİNİN, GENEL KURULUN 23 EKİM 2013 ÇARŞAMBA GÜNKÜ BİRLEŞİMİNDE SUNUŞLARDA OKUNMASINA VE GÖRÜŞMELERİNİN AYNI TARİHLİ BİRLEŞİMİNDE YAPILMASINA İLİŞKİN
Yasama Yılı:4
Birleşim:8
Tarih:23.10.2013

MEHMET DOMAÇ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Trabzonsporlu efsane millî futbolcu, örnek insan Kadir Özcan'ın vefat ettiği duyumunu aldık, kendisine Allah'tan rahmetler diliyorum. Ailesine, sevenlerine, Trabzonlulara başsağlığı dileklerimi iletiyorum.

Değerli milletvekilleri, Milliyetçi Hareket Partisinin araştırma önergesi hakkında görüşlerimi ifade etmeye çalışacağım. Madde bağımlılığı, bildiğiniz gibi dünyada oldukça yaygın ve herkes tarafından önlenmesi için çaba harcanan bir konu. Biyolojik, ruhsal ve sosyal boyutları olan bir sorun. Madde bağımlılığına yol açanlar başta tütün, alkol, uçucu maddeler, uyuşturucular olarak sıralanabilir. Sentetik daha birçok madde var. Uyuşturucu olarak adlandırılan maddenin kullanımı oransal olarak düşük olmasına rağmen toplumsal olarak oldukça büyük sorunlara yol açıyor ve bağımlılık yaratıyor ve ciddi bağımlılıklar oluşturuyor.

Türkiye, bildiğiniz üzere Asya ile Avrupa'yı birbirine bağlayan önemli bir transit güzergâhta bulunuyor, tarihî İpek Yolu ülkemizden geçiyor. Ne yazık ki uyuşturucu maddeleri ve kaçakçılık da bu alanda hareket ediyor. Afganistan'da, İran'da üretilen baz morfin, eroin, esrar gibi maddelerin kaçakçıları, doğudan batıya doğru hareket ederek ülkemizi bir yol olarak kullanmaya çalışıyorlar. Psikotroplar, sentetik ürünler de bunun tersine, batıdan ülkemize doğru hareket ediyor. Bu konuda oldukça deneyimli bir emniyete sahibiz ve bu transit yolu değerlendiren kaçakçılara karşı büyük önlemler alınıyor ve çok sayıda bağımlılık yapıcı madde emniyetimiz tarafından engelleniyor, yakalanıyor ve çok sayıda kişi bu konuda gözaltına alınıyor. Bu, ülkemizde ne yazık ki yaygın bir şekilde son zamanlarda çocuklar arasında kullandırılmaya zorlanıyor.

Değerli milletvekilleri, psikologlar, sosyologlar, sosyal çalışma uzmanları bu bağımlılığı bir davranış bozukluğu olarak, bir hastalık olarak tanımlıyorlar; güvenlik güçleri, hukukçular, hâkimler, savcılar açısından da yasaklanan davranışlar olarak değerlendiriliyor. Uyuşturucuyla mücadele, başta aileler olmak üzere emniyet güçleri ve toplumun her kesimini yakından ilgilendiriyor. Bu mücadelede öncelikli olarak gençlerimizi ve çocuklarımızı uyarmamız ve maddeden korumamız gerekiyor.

Ülkemizde uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanan kişilere uygulanan tedavi programları Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğünce yürütülüyor. Ülkemizde 2005 yılında 2.078, 2006 yılında 2.853 olan yatarak tedavi gören madde bağımlısı kişi sayısı 2007 yılında 2.492, 2012 yılında da 8.696 olarak kayıtlara geçmiş durumda.

Madde bağımlılığı tedavisindeki en önemli gelişme ise ayakta tedavi alanında yaşanıyor. Özellikle tütün mamullerine olan bağımlılığa karşı yürütülen etkili politikalar neticesinde 2007 yılında 38 bin olan ayakta tedavi gören hasta sayısı 2012 yılında 218 bine yükselmiştir. 2008 yılında madde bağımlısı tedavisine yönelik 493 adet yatak sayısına sahip 20 adet tedavi merkezi bulunmakta iken 2012 yılında tedavi tesisi sayısı 25'e çıkmış, yatak sayısı 688 adede yükselmiştir.

Saygıdeğer milletvekilleri, madde kullanımı, bağımlılık, kaçakçılıkla ilgili sorunların tespit edilmesi ve çözüm önerileri üretilmesi amacıyla 2008 yılında, Meclisimizde, uyuşturucu başta olmak üzere madde bağımlılığı ve kaçakçılığı sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir komisyon kurduk. Bu komisyon 23'üncü Dönemde dört aylık bir çalışma yaptı, 34 toplantı ve 37 oturum gerçekleştirdi. Konu hakkında bilgi edinmek üzere akademisyenler, ilgili kuruluşlar, sivil toplum kuruluşları davet edilerek görüşleri alındı.

26 Şubat 2009 tarihinde rapor Meclisimizde görüşülmüş ve bu görüşme sonunda öne çıkan konular şöyle belirlenmişti: Madde kullanımının önlenmesi ve kontrol altına alınmasını amaçlayan etkinliklerin tanımında standart bir terminoloji kullanılmalı, sektörler arası ortak bir politikanın temel ilkelerinden biri olarak bu lisan yaygınlaştırılmalı, madde bağımlılığının bir sağlık sorunu olduğu mesajının topluma daha yoğun ve vurgulanarak verilmesi sağlanmalı, özellikle medyanın bu konuda sorumluluğu ortaya çıkarılmalı.

Bu mesaj içinde, madde bağımlılığının tedavi edilebilen bir sorun olduğu ve sağlık kuruluşlarına başvurmanın önemiyle ilgili vurgulamaların da yer almasının sağlanması ortaya çıkarıldı. Uyuşturucu ve psikotrop maddelerle ilgili suçları ihbar edenlerin kendi rızaları olmadıkça kimliklerinin gizli tutulması, tanık veya başka sıfatla dinlenmemeleri, bu suçların unsurunu ya da cezalarını etkileme ihtimali bulunanlar dışında başka suçlarla ilgili davaların bu suçlarla ilgili davalarla birleştirilmemesinin sağlanması için önerilerde bulunuldu. Bu suçların tümünün muhbirlerinin ve tanıklarının Tanık Koruma Kanunu kapsamına alınması dile getirildi. Okullarda, sosyal ve psikolojik olarak destek programlarının temel sorumlusu olan psikolojik danışmanlık ve rehberlik öğretmenlerinin kadrolarının artırılması ve her çocuğun ulaşabileceği şekilde yerleştirilmesinin sağlanması konusunda çalışma yapılması rapora geçirildi.

Hem medya aracılığıyla hem de sinemalarda gösterilen alkol ile ilgili reklam filmlerinin kaldırılması veya kısıtlanması ile ilgili yasal bir düzenleme yapılması için öneride bulunuldu; bu, hayata geçti.

Uyuşturucu ve madde bağımlılığı konusunun yazılı ve görsel medyanın sürekli gündem maddelerinden biri hâline getirilmesi konusunda raporda öneriler sunuldu.

Çocuk polisi... Çocuk şubesi bünyesinde sürekli görev yapan sosyal hizmet uzmanı, psikolog ve sosyolog istihdam edilmesi için öneriler geliştirildi. Amaç çocukların topluma yeniden kazandırılması ise, olayın ekonomik, sosyal, psikolojik, pedagojik boyutunun bir bütün içinde kavranması gerektiği ortaya getirildi.

Türk Ceza Kanunu'nda madde bağımlılığı ile mücadele konusunda cezaların yeniden düzenlenmesi gibi çok sayıda öneride bulunuldu.

Değerli milletvekilleri, özellikle gençler arasında yapılan araştırmalarda gençlerde uyuşturucu kullananların büyük bir kısmının öncelikle tütün ve alkol kullanımına başladığı, sonrasında uyuşturucu madde kullandığı görülmektedir. Bu yüzden özellikle gençlerimizi uyuşturucudan korumanın en etkili yolu, onları tütün ve alkol gibi bağımlılık yapıcı maddelerden korumaktır.

Bu amaçla tütün mamullerinin üzerlerine sağlığa zararlı olduklarını belirten ibarelerin eklenmesi zorunlu kılınmış, tütün ve alkol ürünlerinin reklam ve tanıtımlarının yapılması yasaklanmıştır. Özellikle tütün mamullerinin sağlığa zararlarının anlatımına yönelik programlar, televizyonlarda yayınlanan kamu spotları ile halkımızı ve gençlerimizi bilinçlendirme faaliyetlerinde bulunulmaktadır.

Üniversitelerimizde yapılan araştırmalarda son yıllarda tütün ve alkol mamullerinin kullanımına başlama oranlarında düşüş yaşandığı, bu mamulleri kullanan gençlerimizin de bağımlılıklarından kurtulmak istediği açıkça görülmektedir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Milliyetçi Hareket Partisinin verdiği araştırma komisyonu kurulmasına yönelik önergenin içeriğine katılmakla birlikte bu konu hakkında kurulmuş ve raporunu sunmuş olan Meclis araştırma komisyonu ve madde bağımlılığına karşı verilen etkin mücadeleler nedeniyle önergeye katılamıyoruz.

Sizleri saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)