GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ VE DEVLET MEMURLARI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:132
Tarih:06.07.2013

ALİM IŞIK (Kütahya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 478 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 53'üncü maddesinin (d) bendi üzerinde vermiş olduğumuz önerge hakkında söz aldım. Tekrar yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Bu madde de yine ÖSYM'nin görev alanı içerisindeki bazı değişiklikleri içeren bir madde. Söz konusu 6114 sayılı Kanun'un 10'uncu maddesi ceza hükümlerinin yer aldığı bir madde. Yani, ÖSYM'nin yaptığı sınavlar sırasında herhangi bir şekilde kopyaya mahal verecek aksaklıklar karşısında ne tür cezaların verileceğini öngörüyor. Özellikle Başkanlık tarafından yapılan sınavlarda (c) bendi kopya çektirilmesine imkân sağlayanlara bir yıldan dört yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması hükmünü içeriyor. Şimdi bu değişiklikte, yani tasarıda yer alan değişiklikte, kopya çektirilmesine imkân sağlayanlarla beraber bireysel veya toplu olarak kopya çekenlere de bu ceza öngörülüyor. Yerinde bir düzenleme. Bizim verdiğimiz önerge de, sadece bireysel veya toplu olarak kopya çekenlerin ilavesi değil, her ne surette olursa olsun kopya çekenlerin de bu cezayla cezalandırılmasını öngörüyor. Takdir yüce Meclisin. İkisi arasında çok önemli fark yok ama anlam olarak önemli bir fark olduğunu düşünüyorum. Bireysel ya da toplu kopyanın dışında, başka sebeplerle kopya çekenlerin de buna dâhil edilmesi için önergemizin daha anlamlı olduğunu düşünüyorum.

Değerli milletvekilleri, 53'üncü madde, daha iki yıl önce yine bu yüce Meclisin çıkardığı bir kanunda aradan geçen iki yıllık bir süreden sonra ihtiyaç duyulan bazı değişiklikleri bugün gündeme getirdi. Biraz önceki konuşmalarımda da ifade ettim, şu anda ÖSYM'nin en önemli görevi olan ve yönetim kurulunun üyelerinin belirlediği -ki, bu yönetim kurulu, başkan ve başkan yardımcıları dâhil 8 kişiden oluşuyor- diğer 4 kişiyi sizlerle paylaşmak istiyorum: Millî Eğitim Bakanlığından en az genel müdür düzeyinde 1 temsilci, Yüksek Öğretim Kurulundan yürütme kurulu üyeleri arasından belirlenecek 1 temsilci, Devlet Personel Başkanlığından en az başkan yardımcısı düzeyinde 1 temsilci ve devlet üniversitelerinde görevli öğretim üyeleri arasından Yüksek Öğretim Kurulu tarafından seçilen 1 temsilciden oluşan bir yönetim kurulunun belirlediği sınav sorularını hazırlayacak görevlileri ve komisyon kurma yetkisini aldık, boşa çıktı. Telefon görüşmeleri yapıldı, Sayın Başkanın kendi uhdesine aldığı söylendi.

Değerli milletvekilleri, bu kanunda Sayın Başkanın sınav sorularını hazırlayacak görevlileri ve bu amaçla kurulacak komisyonları belirleme yetkisi yok. Kanunda olmayan yetkiyi Başkan "Ben üzerime aldım." diyorsa kendi bileceği bir iş ama inanıyorum ki çok yakın bir sürede sırf bu amaçla yeniden bir değişiklik bu yüce Meclise getirilecek. Şimdi, ÖSYM'nin sınav sorularını hazırlayacak komisyon ve görevlilerini ortaya bırakan bir değişikliği inanıyorum ki bu yüce Meclis onaylamayacak. Hiç olmazsa bu torba yasa görüşmelerinin sonuna kadar yeniden bir değerlendirme fırsatı olacağını düşünüyorum ama şunu tekrar söylemek istiyorum: Son birkaç yıldır polis meslek yüksekokulu sınavlarından başlamak üzere, LYS, KPSS gibi birçok sınavda ortaya çıkan şaibeler kamuoyunda kurumun güvenilirliğini zedelemiştir. Yeniden böyle bir değişiklikle bir başkana her şeyi yüklemek büyük bir haksızlık olacaktır. Belki Sayın Başkan, ÖSYM Başkanı kendisi iyi niyetle böyle bir görevi almayı düşünmüş olabilir ama bu iyi niyet ne kendisini ne de toplumun içinde bulunduğu sıkıntıyı çözmez. Yarın çok daha ağır ithamlarla karşı karşıya kalabilir. Kaldı ki Sayın Başkanın şu anda toplum nezdinde, parantez içerisinde söylüyorum, şaibe yaratan bazı konulardan uzaklaşmış olduğunu düşünmüyorum. Ne zaman ki yargı?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ALİM IŞIK (Devamla) -?bu suçluları bulur, ortaya koyar, Sayın Başkanın bunda hiçbir müdahilinin olmadığı ortaya çıkar, o zaman kendini aklar. Şimdi yeniden böyle bir sorumluluğa soyunmuş olması kendi takdirindedir ama yüce Meclisin buna müsaade etmeyeceğini bir kez daha vurguluyor, önergemize desteğinizi bekliyorum. (MHP sıralarından alkışlar)