| Konu: | SÖZLEŞMELİ ERBAŞ VE ER KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI VE CUMHURİYET HALK PARTİSİ GRUP BAŞKANVEKİLİ YALOVA MİLLETVEKİLİ MUHARREM İNCE'NİN; TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ İÇ HİZMET KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN KANUN TEKLİFİ |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 138 |
| Tarih: | 12.07.2013 |
ALİM IŞIK (Kütahya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 479 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 4'üncü maddesi üzerinde vermiş olduğumuz değişiklik önergesi hakkında söz aldım, bu vesileyle yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Söz konusu madde 10 Mart 2011 tarihli ve 6191 sayılı Sözleşmeli Erbaş ve Er Kanunu'nun 8'inci maddesinde bir değişiklik öngörmekte, bizim de önergemiz bu değişikliğin daha anlamlı hâle getirilmesine yönelik. Söz konusu kanunun 8'inci maddesi sözleşmeli erbaş ve erlerin izin, sosyal haklar, tertip edilme ve kuvvet değiştirmesiyle ilgili bir madde olup dokuzuncu fıkrasında sözleşmeli erlerin bir defaya mahsus olmak üzere tertip edilmesi hükmü devamlı ya da yer değiştirmesini de kapsayacak şekilde bu düzenlemeyle değiştirilmekte; olumlu, yerinde gördüğümüz bir değişiklik. Ayrıca on birinci fıkrasında sözleşmeli çavuşların sözleşmeli uzman erbaşlığa başvurmaları hâlinde uzman çavuş rütbesiyle işe başlayabilecekleri hükmünü de ekliyor, bu da yerinde bir değişiklik, buna da olumlu bakıyoruz. Ancak cümlelerin bizim önergemizdeki şekliyle düzenlenmesi daha anlamlı hâle gelecektir, o da yüce Meclisin takdirindedir.
Değerli milletvekilleri, bu maddeyle ilgili olmak üzere, özellikle uzman erbaşların, uzman çavuşların ciddi sorunlarının olduğu benden önceki konuşmacılar tarafından da ifade edildi. Özellikle 45 yaşına gelenlerin eğer emekliliklerini hak etmişlerse emekliliğe sevk edilmiş olmalarıyla, orta yaştaki bir babanın 45 yaşında emekli olduktan sonra hiçbir işe yaramayan, hiçbir yerde ailesinin geçimini devam ettiremeyen emeklilik maaşıyla da çocuklarına üniversite eğitim yaptıramayacak olması, sıkıntılı bir ortamda yaşamasına yol açmaktadır. En azından bunların emekliliğe sevk edilme yaşlarının Türkiye'nin ortalamasına yükseltilmesi ve -55-56 yaşa- diğer eş değer hizmetlerde bulunan meslektaşlarına benzer şekilde yükseltilmesi talepleri yerinde bir talep olup, mutlaka, yüce Meclisin yine bir düzenlemeyle yerine getireceği bir konudur.
Diğer taraftan, yine uzman çavuşların orduevlerinden yararlandırılmamaları ve lojmanlarda kısıtlı kontenjanlardan yararlanmalarına imkân tanınması, onlar için ciddi sıkıntıların başında gelmektedir. Bu konuyla ilgili daha önce Sayın Millî Savunma Bakanımıza vermiş olduğumuz soru önergelerine verilen cevaplardan bununla ilgili çalışmaların düzenlendiği ve Bakanlar Kuruluna sevk edildiği iki yıl önce söylenmişti. Ama iki yıldan bu yana, nasıl bir Bakanlar Kurulu çalışmasıysa, bir bakanlıktan gelen ve Genelkurmay Başkanlığının da olumlu görüşlerinin alınarak düzenlendiği bir kanun tasarı taslağı o Bakanlar Kurulundan bir türlü geçmiyor. Ama aynı Bakanlar Kurulu kendisinin bir üyesinin yaptığı yetki kanununa dayanarak Anayasa Mahkemesinin reddettiği ve yanlış hükümlerle dolu bir kanun hükmünde kararnameyi hemen değiştirip Meclisin gündemine getirebiliyor ve hiçbir kelimesini bile değiştirmeden, dayatarak, Anayasa Mahkemesine rağmen, buradan geçirtebiliyor. Demek ki Bakanlar Kurulunun önceliği milletin önceliği değil, Bakanlar Kurulunun önceliği kendi kabinesini koruma ve özellikle yandaşlara yeni istihdam alanları açma konularında her şeyi unutup onu öne alma yönünde. Bunun değişmesi lazım; bu, bu millete faydalı hizmetler yapan birçok insanın da ileride iyi anılmamasına yol açacak bir tavır.
O nedenle, ben, bu konunun yeniden yüce Meclis tarafından değerlendirilip hiç olmazsa uzman erbaşlarla ilgili özlük hakları ve sosyal haklardaki düzenlemeye yönelik Sayın Millî Savunma Bakanının hemfikir olduğu, taslağını sunduğu, Bakanlar Kurulunda değerlendirilmeyi bekleyen hazırlığın bir an önce sonuçlandırılmasından yana görüşümü beyan ediyor, tekrar saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)