| Konu: | BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ VE DEVLET MEMURLARI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 137 |
| Tarih: | 11.07.2013 |
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; mutlaka milletvekillerinin en tabii hakkı kanun teklifi vermektir, en doğal görevidir. Ancak, yaklaşık 1 maddede 55 tane a, b, z, alfabede yer kalmayıp aa, bb olan bir şeyi bir torbaya doldurmak da kimsenin hakkı değildir.
Ben Bayındırlık Komisyonu üyelerinden özür diliyorum, ben Sağlık Komisyonu üyelerinden özür diliyorum, ben Tarım Komisyonu üyelerinden özür diliyorum ve diğer komisyonlardan. Plan ve Bütçe Komisyonu mu Mera Kanunu'nu iyi bilir yoksa Tarım Komisyonu mu iyi inceler? Plan ve Bütçe Komisyonu mu İmar Kanunu'nu daha iyi bilir yoksa Bayındırlık Komisyonu mu? Plan ve Bütçe Komisyonu mu doktorlara yapılacak, sağlıkla ilgili bir şeyi daha iyi bilir yoksa Sağlık Komisyonu mu? Vatandaşın elinden alınan, şu anda dava konusu olan? Kamulaştırma davalarını ben mi iyi bilirim yoksa Adalet Komisyonundaki üyelerimiz mi?
Bu torbada Anayasa'ya aykırı bir sürü madde var. Görüşülsün ama bunun ilgili komisyonlarda görüşülmesi hepimiz açısından daha faydalı olurdu.
Plan ve Bütçe Komisyonunda alt komisyona geldiğimizde, Dışişleriyle ilgili dün ve şu anda konuştuğumuz madde alt komisyon metninde vardı. Bunu, alt komisyonda AKP'nin alt komisyon üyeleri çıkardı. Şimdi, alt komisyonda çıkarılan bir önergeye gelip dün burada oy veriyorlar. Bu bir kere eşyanın tabiatına aykırı arkadaşlar. Kendi komisyon üyeliği sıfatınla bunun çıkmasını istemişsin ve çıkarmışsın.
Üst komisyona geldiğimizde, 11.00'de başladı, iki konu vardı. Mutlaka, muhalefet olarak, bu ülkenin yararına olan her şeye destek olmak bizim görevimiz. Nitekim oluyoruz da, imzamızı da koyuyoruz. Aile Bakanlığıyla ilgili bir sürü önergeyi biraz önce sayın grup başkan vekilime getirdiler, yaklaşık 25 tane önergeye gözümüzü kırpmadan imza attık. Biz, bu ülkeye, ülke insanına, vatandaşlarımıza yararlı olan her bir maddeye imza koymaktan çekinmeyiz, gururla imza koyarız, gururla imza koyuyoruz komisyonda da Genel Kurulda da ama bir güven vardır, birbirimize güvenmek zorundayız, birbirimize inanmak zorundayız.
Plan ve Bütçe Komisyonu teknik bir komisyon genelde, orada genelde ülke siyaseti çok konuşulmaz, genelde tüm partilerden tüm arkadaşlarımız ilgili konuyu konuşur, katkı vermeye çalışırlar, katkı verirler. Ama Plan ve Bütçe Komisyonunda akşam dokuzda, özellikle Dışişleriyle ilgili maddenin kesinlikle gelmeyeceğine, getirilmeyeceğine, bir daha görüşülmeyeceğine Sayın Komisyon Başkanı, Sayın Komisyon Başkan Vekili ve Sayın Bakan Faruk Çelik bize söz verdi. Biz inanmak zorundayız. Ben Komisyon Başkanıma inanmazsam, Komisyon Başkan Vekiline inanmazsam, bu ülkenin bir bakanına inanmazsam ben ve arkadaşlarım ne yaparız? İnanmak zorundayız. Ama orada "Getirmeyeceğiz." denildi, dün gece getirildi. Arkadaşlar, bu Meclis inanmak Meclisidir, bu Meclis birlikte bir şey üretme Meclisidir. Birbirimizi aldatarak, birbirimize olmayan bir şeyi varmış gibi göstererek çalışma ortamı olamaz.
Bu nedenle, bizim, Cumhuriyet Halk Partisinin Plan ve Bütçe Komisyonu üyeleri olarak, Sevgili Komisyon Başkanıma, Sevgili Komisyon Başkan Vekilime ve Sayın Faruk Çelik Bakanıma inancımız zayıflamıştır.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)