GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ VE DEVLET MEMURLARI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:136
Tarih:10.07.2013

ALİM IŞIK (Kütahya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 478 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 73'üncü maddesinin (r) bendinin (3)'üncü alt bendi üzerinde vermiş olduğumuz değişiklik önergesi hakkında söz aldım. Bu vesileyle yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Bu önergemiz, diş hekimleri ile ilgili bir düzenlemeye yönelik önerge olup teklif metnindeki madde metninin daha anlamlı hâle getirilmesi için hazırlanmıştır. Dolayısıyla, buradaki ibarenin daha anlamlı olduğunu düşünüyoruz. Teklifteki söz konusu maddeyle getirilen değişikliğe prensip olarak katılıyoruz. Dişhekimleri Birliği Merkez Yönetim Kurulunun rehber tarifiyle ilgili yetkilendirilmesi ve her yıl bu ücretleri belirleyerek kendisinin onaylaması, ardından da Sağlık Bakanlığına bildirmesi konusu olması gereken bir konu ve dolayısıyla önergemizin yerinde bir önerge olduğunu düşünüyorum.

Bu vesileyle Sayın Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımızın Hükûmet adına burada oturmasını da fırsat bilerek son dönemde ciddi sıkıntılara muhatap olan bir kesimin sorunlarını da yüce Meclisle paylaşmak istiyorum.

Sayın Bakanım, şu anda -biraz önceki Sayın Antalya Milletvekilimiz Mehmet Günal Bey'in de ifade ettiği gibi- sizin, Maliye Bakanlığından vize almak üzere gönderdiğiniz ama Maliye Bakanlığına bu konuyla ilgili yapılan başvurulara ise Maliye Bakanlığının "Kesinlikle bize böyle bir başvuru gelmedi." demesiyle ziraat mühendislerinin, su ürünleri mühendislerinin ve gıda mühendislerinin istihdamı sorunu ortada kaldı.

Şimdi, Tarım Bakanlığına başvuruluyor, "Maliye Bakanlığına yazıldı." deniyor; Maliye Bakanlığına başvuruluyor, Maliye Bakanlığı diyor ki: "Tarım Bakanlığından böyle bir müracaat bize gelmedi." Ortada 6 bin civarında boş kadro var ama "Talep olmayınca bizim buna vize vermemiz mümkün değil." diyorlar. Bu sorunu çözmemiz lazım. Bu ülkenin gençleri, bu fakülteleri, bu ülkenin tarımına destek yapmak için bitirdiler. Dolayısıyla, bunların haklı taleplerinin, ortada iki bakanlık arasında kaybolmasını kabul etmemiz mümkün değil. Bu iki bakanlık, aynı Kabinenin bakanlıkları, aynı partinin bakanları. Haydi koalisyon falan olsa, partiler ayrı olsa birbirleriyle anlaşamıyorlar diyelim ama şimdi, aynı partiden gelmiş 2 milletvekili, nasip olmuş iki bakanlık makamına oturmuşsunuz. Hanginiz doğru söylüyor veya hanginiz doğru söylemiyor? Bunu çözmeniz lazım, bu sorunun çözülmesi gerekiyor.

Bir diğer konu, şu anda çiftçilerimizin, Ziraat Bankasına ve tarım kredi kooperatiflerine olan borçları nedeniyle ve zamanında öngördükleri taksitlerini ödeyemedikleri için, "taahhüdü ihlal suçu" nedeniyle evlerine giremedikleri konusudur. Bu sorunu çözmemiz gerekiyor.

Bakanlığınızın ve Hükûmetinizin uygulamış olduğu olumsuz ekonomik politikalar nedeniyle bu insanlar zamanında borçlarını ödeyemez hâle gelmişler ise ayrıca, bazen bazı yıllarda olduğu gibi ülkemizin değişik yerlerinde kuraklık ve benzeri afetlerden dolayı da sıkıntıya düşmüşler ise bunun sorumlusu sadece borca taahhütte bulunan çiftçiler değil, aynı zamanda Hükûmetin politikalarıdır. Bunun da çözülmesi gerektiğini düşünüyorum.

Yine, 2002-2013 karşılaştırmasını sık yapanlardan, sık yapan bakanlardan birisi olarak size şunu söylemek istiyorum: 2002 yılında 1 litre süt ile alınan yemin miktarıyla bugün 1 litre süt ile alınan yemin miktarını lütfen karşılaştırın. 2002'ye göre bu oran, üçte 1, iki buçukta 1'e düştü. Şimdi, bu insanlara yem ve benzeri gibi girdi desteği yapmak zorundasınız.

Yine tarımda kullanılan mazot desteğinin, sizin verdiğiniz, Bakanlığınızın verdiği ve sembolik olarak kaldığı desteklerle tarımın sorununun çözülmeyeceğini sizler de biliyorsunuz. Aynı şekilde, 2002 yılında 3-3,5 kilogram buğdayla 1 litre mazot alabilen bir çiftçi, bugün 6,5-7 kilogram buğdayla 1 litre mazot alabilir duruma düştüyse, orada da yüzde 100'lük reel bazda bir gerileme vardır.

Bu sorunları çözmenin makamı sizin oturduğunuz makam. Sadece bu ülkenin bir bölgesinde bu sorunu çözüyorum demek sorunun çözüldüğü anlamına gelmez. Türkiye bir bütündür, asla parçalanamaz ve her taraftaki çiftçi eşittir diyorum.

Teşekkür ediyorum. (MHP sıralarından alkışlar)