| Konu: | BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ VE DEVLET MEMURLARI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 135 |
| Tarih: | 09.07.2013 |
ALİM IŞIK (Kütahya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz 478 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 73'üncü maddesinin (p) bendinin (2)'nci alt bendinde vermiş olduğumuz değişiklik önergesi hakkında söz aldım. Bu vesileyle yüce Meclisi saygıyla selamlıyor, ramazan ayının hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.
Değerli milletvekilleri, bu madde, 3 Mayıs 1985 tarihli 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 27'nci maddesini değiştiren bir madde olup bu madde, Anayasa Mahkemesinin 29 Ocak 2012 tarihli ve 2011/106 esas numaralı 2012/192 sayılı Kararı'yla iptal edilen ve bu iptale dayanılarak da 2 Nisan 2013 tarihinden geçerli olmak üzere altı ay sonra yürürlüğe girecek olan bir kararı, hukuku arkadan dolanarak, hiçbir kelimesini dahi değiştirmeden Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği o metin olarak bu tasarıya, torba teklife konmuş bir maddenin önergemizle teklif metninden çıkartılmasını amaçlıyoruz.
Sebebi şu: Bir, Anayasa Mahkemesi, AKP hükûmetleri döneminde dönüştürülen üyelerden oluşan bir mahkeme. Bu mahkeme dahi bunu geri göndermiş, usulen kanun hükmünde kararnameyle değişiklik yapılmasını uygun bulmamış, "Gidin yeninden görüşün, buna göre kanun yapın." demiş ama bu mantığı göz ardı ederek, hiçbir kelimesini dahi değiştirmeden -aynen okudum, eski hâlini buldum, yeni hâlini buldum- bir kelime dahi değiştirmeden bugün yüce Meclise getiriyorsunuz ve milletvekillerinin oylarıyla Anayasa Mahkemesine, tabiri caizse, "Sen işini bilmiyorsun, biz böyle yaparız." diyorsunuz. Bu sizin takdiriniz.
İkincisi, peki, kanun hükmünde kararnameyle ne yapıldı da Anayasa Mahkemesi bunu geri gönderdi? Eski hâlini buldum, maddeyi okuyorum, şimdi ne yapmışsınız, onu söyleyeceğim. Madde, eski yürürlükteki kanunla İlgili madde: Belediye ve mücavir alanlar dışında köy nüfusuna kayıtlı ve köyde sürekli oturanların köy yerleşik alanları ve civarında ve mezralarda yaptıracağı konut, hayvancılık ve tarımsal amaçlı yapılar için inşaat ve iskân ruhsatı aranmaz. Ancak, yapının fen ve sağlık kurallarına uygun olması ve muhtarlıktan izin alınması gerekir. Maddenin şu anda yürürlükte olan hâli bu. Buna dayanarak da köylerde birçok insanımız tarımsal amaçlı tesisler kurdu, bununla ilgili iskânlarını alıyordu.
Şimdi, Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği bu kanun hükmünde kararnamede değişiklikle hepinizin kendi memleketlerinde karşınıza çıkan, ahırına elektrik bağlatamayan insanlarla karşılaştık bundan dolayı.
Değişiklik ne getiriyor? Büyükşehir Yasası'yla, büyükşehir içine giren tüm köylerde büyükşehir veya belediye meclis kararı gerektiriyor, büyükşehirlerde olmayan diğer köylerdeyse, il özel idaresinin kararıyla yapı ruhsatı ve oradaki plana uygun yapılaşma öngörülüyor.
Değerli milletvekilleri, bu, zaten var olan köylerdeki tesislerin kullanılamayacağı bir düzenleme olup, bundan sonra birçok köylünün göçüne yol açacak yeni bir düzenlemedir. Bundan dolayı zaten 2011'den bu yana birçok insan mağdur oldu, belki binlerce, on binlerce insanımız köydeki ahırını, evini kapatıp, duramaz hâle gelmişti. Şimdi bu sorunlu hâli devam ettirelim diyorsunuz. Bu inadınızı anlamak mümkün değil. Takdir yine sizlerin ama bu şekliyle bu düzenleme, kesinlikle bu ülkenin yararına değil, Adalet ve Kalkınma Partisi Hükûmetinin de faydasına değil, Türkiye Büyük Millet Meclisinin de faydasına değil. Bunun teklif metninden çıkarılması en doğru olanıdır. Var olan yürürlükteki madde, okudum sizlere, bununla bu ülkedeki yaşayan insanlarımız bir sıkıntıyla karşılaşmadan bugüne kadar geldiler ama bu hâliyle geçmesi hâlinde, inanıyorum ki, önce sizin kapınızı çalacaklar ve birçok sorunu siz çözmek zorunda kalacaksınız.
Önergemize desteğinizi bekliyor, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)