| Konu: | BDP GRUBUNUN, TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ GÜNDEMİNİN "GENEL GÖRÜŞME VE MECLİS ARAŞTIRMASI YAPILMASINA DAİR ÖNGÖRÜŞMELER" KISMINDA YER ALAN BAĞIMSIZ YARGI SORUNLARININ ARAŞTIRILARAK ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLERİN BELİRLENMESİ AMACIYLA MECLİS ARAŞTIRMASI AÇILMASINA İLİŞKİN ÖNERGESİNİN (10/79) GÖRÜŞMELERİNİN GENEL KURULUN 9 TEMMUZ 2013 SALI GÜNKÜ BİRLEŞİMİNDE YAPILMASINA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 135 |
| Tarih: | 09.07.2013 |
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, çok değerli milletvekili arkadaşlarım; öncelikle hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. Mübarek ramazan ayının hayırlara vesile olmasını ben de niyaz ediyorum.
Çok değerli arkadaşlar, geçtiğimiz iki yıllık zaman zarfında gerçekten de Parlamentomuzda uzun tutukluluk, tutuklu milletvekilleri, yargı bağımsızlığı, tarafsızlığı noktasında bu kürsüden birçok söz söylendi, önemli bir literatüre de sahip olundu. Yine, yargı bağımsızlığıyla ilgili olarak bir araştırma önergesi verilmiş durumda ve onu konuşuyoruz. Kim ne derse desin, 2002 yılından bu yana ülkemiz Türkiye, demokratikleşme noktasında çok önemli mesafeler katetmiştir. Bu, her anlamda gerçekleşmiştir. Yasama, yargı ve yürütme anlamında da gerçekleşmiştir. Yargı anlamında da birçok yapısal değişiklikler gerçekleştirilmiş, özellikle Avrupa Birliği uyum yasaları çerçevesinde, Kopenhag Kriterleri'ne ilişkin uyum yasaları çerçevesinde önemli de mesafeler alınmıştır.
Değerli arkadaşlar, Türkiye bir hukuk devleti, dolayısıyla Türkiye'de yasama, yürütme ve yargı birbirinden bağımsız. Yine, hukuk devleti ilkesinin gereği, yürütmenin her türlü eylem ve işlemleri yargının denetimine tabi. Hâl böyle olunca bu noktada yargının bağımsızlığı da çok fazlasıyla önem arz ediyor. Yargı bağımsızlığı, Anayasa'mızın 138, 139 ve devamı maddelerinde de teminat altına alınmış. Kısacası, yargı bağımsızlığını, dar anlamda, yargıçların bağımsızlığı olarak ifade edebiliriz ve yargıçların önüne gelen bir vakıayla ilgili olarak kanun metnini uygularken her türlü etkiden uzak ve her türlü talimat, telkin ve bunun gibi hususlardan uzak bir şekilde karar vermesini ifade ediyor yargı bağımsızlığı. Ancak burada konuşan bütün hatipler her nasılsa yargı bağımsızlığına temas ederken hâkimlerin tarafsızlığı ilkesini de bence göz ardı ediyoruz diye düşünüyorum. Zira, yargı bağımsızlığının gereği gibi ortaya konulması için hâkimlerin tarafsızlığı ilkesinin de işlerlik kazanması gerekiyor. Yani, hâkimlerin her türlü duygu ve düşüncelerinden bağımsız olarak, inançlarından ve çeşitli kimliklerinden bağımsız olarak karar vermesi anlamına geliyor.
Sevgili arkadaşlarım, burada şu hususu özellikle belirtmek istiyorum: Sayın Kaplan yapmış olduğu konuşmasında, burada, Anayasa Mahkememizin bireysel başvuru hakkıyla ilgili olarak geçtiğimiz birkaç günlük zaman zarfında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin, mahkemelerin kararlarının kesinleşmeden incelenebilmesini öngören kriterinin de uygulanabileceği hususunu belirtti.
Bakınız, değerli arkadaşlar, AK PARTİ hükûmetleri döneminde gerçekleştirilen reformlar çerçevesinde ortaya konulan ve gelinen durum hakikaten demokratikleşme yönünde atılan adımları gösteriyor. Şimdi, şöyle bir şey sormak gerekiyor: Biz Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkını tanıdığımız zaman 12 Eylül 2010 referandumunda, burada büyük bir cephe olarak bu referanduma karşı koyan, "Hayır" diyen eller oldu. Şimdi, dolayısıyla bunları da değerlendirmek gerekiyor.
Bunun yanı sıra, bir taraftan yargı bağımsızlığından bahsedeceksiniz, diğer taraftan da tutuklu milletvekilleri veya o tutuklu sanıklar hakkında bir şeyler söyleyeceksiniz. Bunlardan bir tanesini söylememeniz gerekir, "yargı bağımsızlığı" diyorsanız, tutuklularla ilgili hususu gündeme getirmemeniz gerekir. Niye getirmemeniz gerekir? Yürütme, yasama ve yargı birbirinden bağımsız olduğu için getirmemeniz gerekir.
Ben daha fazla vaktinizi almamak ve önümüzdeki gündem yoğunluğu nedeniyle, bu konuda detaylı açıklamalar, sayın milletvekilimiz tarafından da yapıldığı için huzurlarınızdan ayrılıyorum. Bu duygu ve düşüncelerle hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)