| Konu: | ŞİDDET VE NEFRET SUÇU HAKKINDA |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 130 |
| Tarih: | 04.07.2013 |
MEHMET METİNER (Adıyaman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; dün akşam bütün dünyanın gözü önünde bir darbe gerçekleşti, Mısır'da Sisi darbesi gerçekleşti. Bin yıllardır firavunların yönetiminde olan bir ülkede Tahrir'den demokrasi çıkaran bir halkın umutları askerî darbelerle bitirilmek isteniyor. Tahrir'den demokrasi çıkmasından rahatsızlık duyanlar Tahrir'den darbe çıkardılar. Bütün bir dünyanın gözü önünde cereyan eden bu olayı ilkeli, tutarlı bir dille eleştirmek her demokratın olmazsa olmaz görevidir. "Ama" diyerek, bahane arayarak bir biçimde darbeye arka çıkan anlayışları asla tarih affetmeyecektir.
Bugün biz İnsan Hakları Komisyonumuzda, Komisyonumuzun her partiden üyeleri, bu darbeye karşı çıkan ortak bir bildiri kaleme aldık. Partilerimizin darbe konusunda göstermiş olduğu duyarlılık elbette ki her türlü takdirin üstündedir.
Burada işaret etmek istediğim bir iki husus var. Son zamanlarda sıkça konuşulan, tartışılan bir iki hususa burada dikkatinizi çekmek istiyorum. Birincisi: Demokrasi elbette ki bir sandık rejimi değildir. Demokrasi elbette ki sandıktan ibaret bir rejim değildir ama Mısır Genelkurmay Başkanı Orgeneral Sisi'nin şu açıklamasını da ibretle okuduğumuzu belirtmek isteriz; şöyle diyor Sisi, darbece Sisi: "Yemin ederiz ki Mısır ve onun halkını teröristlere, radikallere ve ahmaklara karşı savunmak için kanımızı feda ederiz." Bu ahmakça darbenin böylesine ahmakça bir argüman arkasına sığınılarak savunulmasını da ayrıca kınamak istiyorum.
Değerli arkadaşlar, demokrasilerde, evet, çoğunluk her şey demek değildir ama demokrasilerde çoğunluk olmadan da yönetim olmaz. Demokrasilerde, evet, çoğulculuk olmazsa olmaz bir ilkedir ama çoğulculuk, gücünü sandıktan almayan birtakım çevrelerin iktidar ortaklığı demek de değildir. Devlet hayatına katılımcılıkla siyasal ortaklığı birbirine karıştırmamak lazım. Demokrasilerde çoğunluğun yönetimi "Ben ne istersem onu yaparım. Başkalarının hak ve özgürlüklerini askıya alırım." anlamına gelen bir yönetim değildir ama azgın bir güruhun, azgın bir topluluğun, bir daha asla sandıktan çıkamayacağını gören bir topluluğun da çoğunluğun iradesini zapturapt altına alacağı bir rejimin adı değildir demokrasi arkadaşlar. Çoğulculuk, herkesin temel hak ve özgürlüklerinin garanti altına alınması demektir. Çoğulculuk, kendi içinde katılımcılığı öngörür ama sokaktan iktidar devşirmeyi asla öngörmez. Demokrasinin çoğulculuk ilkesini birilerinin sokaktan iktidar devşirmesi veya sokakta hükûmet kurması biçiminde algılayanlar yanılıyorlar.
Değerli milletvekili arkadaşlarım, dün Mısır'da darbe gerçekleştiğinde Türkiye'de bir kısım çevrelerin, malum çevrelerin nasıl sevindiklerine üzülerek tanık olduk. Adını vermeyeceğim, bir televizyonumuzun attığı başlık aynen şu: "Mısır'ın Tayyip'i devrildi." Utanç verici bir şeydir bu, demokrasi adına utanç verici bir şeydir bu. Cumhuriyet Halk Partisinin, kurumsal olarak, Sayın Genel Başkanının ağzından Mısır'daki darbeye karşı çıkmasını anlamlı ve takdire şayan buluyorum ama şunu çok net bir biçimde söylemek istiyorum: Askerî darbeye ilkesel olarak karşı çıkarken hiçbir "ama"nın arkasına sığınmamamız lazım. Mısır'ı örnek göstererek buradaki Tayyip Erdoğan'ı tehdit eder bir siyasi dil kullanmak demokratik anlayışla bağdaşmaz. Bakınız, askerî darbeye karşı olduğunu söyleyen o birileri aynı zamanda şöyle deme ihtiyacını hissediyorlar, aynen aktarıyorum: "Mısır'daki gelişmeler çok önemli. Demokrasinin sadece sandıktan ibaret olmadığının göstergesi, tüm siyaset kurumları ders almalı." diyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEHMET METİNER (Devamla) - Arkadaşlar, iktidar sandıktan çıkar, iktidar sandıktan çıkar. Demokrasi sandıktan ibaret değildir ama iktidarı sokakta arayan ve sokaktan iktidar devşirmeye çalışan her türlü anlayışı da şiddetle ve hiddetle kınamamız gerekiyor.
Darbeyi kınıyorum, darbeye göz yuman, arka çıkan Amerika Birleşik Devletleri'nin, Avrupa Birliği üyelerinin de demokrasi anlayışlarını şiddetle ve hiddetle kınıyorum.
Hepinize saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)