Konu: | ORTA ASYA VE KAFKASLAR BÖLGESEL BALIKÇILIK VE SU ÜRÜNLERİ YETİŞTİRİCİLİĞİ KOMİSYONU ANLAŞMASININ ONAYLANMASININ UYGUN BULUNDUĞUNA DAİR KANUN TASARISI |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 125 |
Tarih: | 26.06.2013 |
ALİ İHSAN YAVUZ (Sakarya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 475 sıra sayılı Yargı Hizmetleri ile İlgili Olarak Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın tümü üzerinde şahsım adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Bilindiği üzere, söz konusu tasarıya konu olan hükümler 650 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle yapılan değişiklikle yürürlüğe girmiş ancak yürürlüğe girdikten sonra 6223 sayılı Yetki Yasası'na aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesine götürülmüştü. Anayasa Mahkemesi tarafından, söz konusu kanun hükmünde kararnamedeki adli tatil süreleri ile bunlara bağlı izin sürelerine yönelik düzenlemeleri içeren hükümler; Danıştay Kanunu'nda Başkanlar Kurulu ve Başkanlık Kurulu yönünden yapılan düzenlemeler ile bu kurulların oluşumu, görevleri ve üye seçimlerine ilişkin düzenlemeler; 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu'nda adli tatilden yararlanmanın esas olduğuna vurgu yapan düzenleme; 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu'ndaki hâkim ve savcıların meslek içi eğitimini düzenleyen değişiklikler; ceza infaz kurumu personellerinin hizmet öncesi eğitim süresiyle ilgili eğitime alınan ceza infaz kurumu personellerinin sağlık sigortasından yararlanmasına dönük düzenleme; 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'da yapılan değişiklikle Adalet Bakanlığının izniyle kişilerin de hükümlüleri ziyaret edebilmelerine imkân veren düzenleme ve de 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un tutukluların yakınlarının cenazelerine katılma iznini genişleten düzenlemenin, 6223 sayılı Yetki Yasası'nın kapsamı dışında olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.
Burada dikkat edilmesi gereken husus, Anayasa Mahkemesinin söz konusu iptal kararını, 650 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'deki söz konusu düzenlemelerin, 6223 sayılı Kamu Hizmetlerinin Düzenli, Etkin ve Verimli Bir Şekilde Yürütülmesini Sağlamak Üzere Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Teşkilat, Görev ve Yetkileri ile Kamu Görevlilerine İlişkin Konularda Yetki Kanunu kapsamında yer almadığı sonucuna vararak iptal kararı vermiş olmasıdır. Bir başka ifadeyle, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı usule ilişkindir; görüldüğü üzere, Anayasa Mahkemesi içerik itibarıyla bir aykırılık tespitinde bulunmamıştır. Anayasa Mahkememizin iptal hükmü, kararın Resmî Gazete'de yayımlandığı 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren altı ay geçtikten sonra yani 1 Temmuz 2013 tarihinde yürürlüğe girecektir. İşte, görüşmekte olduğumuz bu tasarıyla, 650 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin iptal edilen ancak esas itibarıyla Anayasa'ya aykırı olmayan yargı hizmetlerine ilişkin hükümlerinin uygulamada herhangi bir boşluğa ve tereddüde yer vermemesi amacıyla, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı da yürürlüğe girmeden, yeniden kanun olarak düzenlenmesi öngörülmektedir.
Bu tasarı, büyük oranda 650 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'deki metinlerin aynen tasarı metnine aktarılması suretiyle oluşmuştur. Ancak, son bir yıl içerisinde ortaya çıkmış olan gelişmeler ve de uygulamada ortaya çıkan ihtiyaçlar da dikkate alınarak bir kısım ilavelerde bulunulmuştur.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; iktidarımız döneminde, her alanda olduğu gibi yargı alanında da peş peşe düzenlemeler yapılmış ve hâlen de bu çalışmalara büyük bir hızla devam edilmektedir. AK PARTİ olarak amacımız yargıyı daha işlevsel hâle getirmek, hızlı, etkin ve adaletli bir yargı mekanizması oluşturmaktır. Gerçi Cumhuriyet Dönemi'nde hemen hemen her hükûmet, hızlı, etkin ve adaletli bir yargı mekanizması oluşturma arzusu elbette taşımıştır. Taşımıştır taşımasına, ancak bu çalışmaların bütüncül olmaması, sistematik yapılmaması, palyatif bir şekilde yapılmış olması, derli toplu, planlı programlı bir şekilde olmaması, sadece mevzuat odaklı yapılması, küresel gelişim ve değişimleri karşılamaması gibi sebeplerle istenilen amaç maalesef bir türlü yakalanamamıştır. Oysa AK PARTİ iktidarı dönemindeki düzenleme ve yargı reform çalışmalarında, sorun odaklı değil sistem odaklı bir yaklaşım sergileniyor, sorunların köklerine iniliyor, bütüncül bir yaklaşımla yapılıyor, toplumun talepleri dikkate alınıyor, uzun vadeli bakış açısı ve stratejik yaklaşım içerisinde hareket ediliyor, uluslararası gelişim ve değişimler dikkate alınarak bu çalışmalar sürdürülüyor. İşte, bu nedenle, son dönemde yani AK PARTİ iktidarı döneminde bu yolda çok önemli bir mesafe katedildiğini söylememiz mümkündür. İşte, bu nedenle, peş peşe düzenlemeler yapılıyor, yeni yeni mekanizmalar kuruluyor ve yargı reform çalışmalarına hız veriliyor.
İktidarımız döneminde yargı alanında gerçekleşen çok ehemmiyetli işler yaptık gerçekten. "Hafızayı beşer nisyan ile maluldür." derler. Şimdi geri dönüp dönemimizde yaptıklarımızdan bazı örnekleri sizlerle paylaşmak istiyorum: Daha önce neler yaptık? Mesela, Türkiye Adalet Akademisini kurduk. Akademi, özerk yapısıyla hizmet öncesi ve hizmet içi eğitime getirdiği ivmenin yanında gittikçe artan biçimde hukuk alanında bilimsel aktör olma yolunda ilerlemektedir.
UYAP yani Ulusal Yargı Ağı Projesi kuruldu. Tamamen Türk mühendisleri tarafından geliştirilen ve hâlen birçok devlet tarafından ilgiyle takip edilen ve incelenen UYAP, Birleşmiş Milletler Kamu Hizmeti Ödülleri arasında birincilik ödülü yanında başka daha birçok ödül almış bir projedir.
Son on yılda yaklaşık 170 tane adliye binası inşa edildi. Adliyelerin toplam kapalı alanı 2002 yılında 569 bin metrekare iken, son on yılda 2 milyon 130 bin metrekare daha kapalı alana sahip adliye yapıldı. Yüzdeye vurduğumuzda, eskiye oranla yüzde 374 oranında böyle bir inşaat çalışması söz konusu oldu.
Son on yılda ihtisas mahkemelerinin sayısı yüzde 100'den fazla artmış oldu. Anayasa Mahkemesi ve HSYK'nın yapısı değiştirildi, yüksek mahkemeler güçlendirildi. Daire sayıları, tetkik hâkim ve personel sayısı artırıldı.
Bakınız, Yargıtayda, ilk kez 2012 yılında gelen dosya sayısından daha fazla sayıda dosya karara bağlanmıştır. Yani 2012 yılında gelen dosyaların dışında önceki yıllara ait 46.670 adet dosya da karara bağlanmıştır. Çok şükür, bugün itibarıyla Yargıtay âdeta postaya çalışır vaziyete gelmeye başlamıştır.
Önümüzdeki süreç bölge adliye mahkemelerinin hizmete girdiği süreç olacak inşallah. Bölge adliye mahkemelerine ilişkin, 2014 adli yılı başında faaliyete geçecek şekilde bütün altyapı hazırlıkları tamamlanmıştır. Bilindiği üzere, daha önce bölge adliye mahkemelerinin başsavcıları atanmış ve personelin eğitimi büyük oranda tamamlanmıştır. Özetle, konuya ilişkin tüm hazırlıklar yapılmış ve âdeta bu konuda da sona yaklaşılmıştır. Bölge adliye mahkemelerinin birkaç yıl gibi kısa süre içerisinde faaliyete geçmesiyle temyiz mahkemeleri daha da rahatlayacak ve tam bir içtihat mahkemesi hâline, inşallah, dönüşmüş olacaktır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; gerek yaptıklarımız gerek yapmakta olduklarımız ve gerekse yapmayı planladıklarımızla, inşallah, yargıda hedefimiz olan etkin, hızlı ve adil bir yapının oluşmasını sağlamış olacağız.