| Konu: | KAMU FİNANSMANI VE BORÇ YÖNETİMİNİN DÜZENLENMESİ HAKKINDA KANUN İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 87 |
| Tarih: | 03.04.2013 |
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 33'üncü madde üzerine verdiğimiz önerge hakkında söz aldım. Muhterem heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; işsizlik sigortası, sosyal ve ekonomik bir risk olan işsizliğin etkilerinin telafisinde kullanılan yöntemlerden birisidir. İşini kaybeden sigortalılara işsiz kalmaları nedeniyle uğradıkları gelir kaybını belli süre ve ölçüde karşılamak amacıyla, Milliyetçi Hareket Partisinin de hükûmet ortağı olduğu dönemde, 25 Ağustos 1999 tarihli ve 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu çıkartılarak İşsizlik Fonu kurulmuştur. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının verilerine göre, 9 Ocak 2013 tarihi itibarıyla işsizlik fonundaki para 61 milyar 200 milyon Türk Lirasıdır. Bunların faiz geliri de Mart 2002'den bu yana 43 milyar liradan fazladır. 2005-2012 yılları arasında işsizlik maaşı almak için 3 milyon 222 bin kişi başvurmuş, bunlardan 2 milyon 429 binine toplam 5,1 milyar lira işsizlik ödeneği verilmiştir. Sadece GAP'a aktarılmak üzere bütçeye verilen ödenek miktarı 10 milyar lirayı bulmaktadır yani İşsizlik Sigortası Fonu'nda biriken paranın sadece yüzde 8'i işsizlere ödenmiştir. Bu veriler İşsizlik Fonu'nun, amacına hizmet etmediğini göstermektedir.
İşsizlik sigortası, primli sistem kapsamında yer almaktadır. Bu nedenle, sadece kayıtlı çalışanlar işsizlik sigortasından yararlanabilmektedir. Kayıt dışı istihdam ülkemizde hâlâ yüzde 40'lar seviyesindedir. İşsizlik sigortasına başvuru şartları ağır olduğu için kayıtlı çalışanların önemli bir kısmı işini kaybettiği hâlde işsizlik maaşı alamamaktadır. Dolayısıyla, oldukça dar bir kitle işsizlik sigortasından yararlanırken önemli bir kesim işsizlik riskine karşı sosyal koruma altına alınamamaktadır. Birçok Avrupa ülkesinde, işsiz kalanlara -sağlık, çocuk ve konut yardımı haricinde- son elde ettiği ücretin belirli oranına göre işsizlik ödeneği verilmektedir. İşsiz kalan bir kişiye, Lüksemburg, Portekiz, Letonya, İsviçre, Fransa, Slovenya, Almanya, İzlanda, Danimarka gibi ülkelerde yüzde 70'lerden yüzde 84'lere varan oranlarda ödemeler yapılmaktadır. İşsiz kalan bir kişi otuz sekiz aya kadar ödenek alabilmektedir. Ülkemizde işsizlik ödeneğinden yararlanmak için öngörülen şartların ağır olmasından dolayı, İşsizlik Sigortası Fonu'nun parasal varlığı her geçen yıl katlanarak artmaktadır. İşini kaybetmiş bir kişinin İşsizlik Fonu'ndan yararlanabilmesi için son yüz yirmi gün kesintisiz çalışmış olması ve son üç yıl içerisinde en az altı yüz gün prim ödemesi gerekmektedir. Ülkemizde işsizlik ödeneği, çalışma süreleri kriterlerine göre yüz seksen, iki yüz kırk ve üç yüz gün süreyle verilmektedir. Ülkemizde en yüksek aylık işsizlik ödeneği asgari ücretin brüt tutarının yüzde 80'ini geçmemektedir. OECD'nin 2012 yılında hazırladığı işsizlik ödeneği uygunluk raporuna göre, Türkiye'deki işsizlik sigortası uygulamasından yararlanma kriterleri diğer ülkelere göre daha ağırdır. İşsizlik Fonu'na başvuru şartları ve işsizlik sigortası kapsamında olan işçilerin fondan yararlanma koşullarının hafifletilmesi gerekmektedir. Bu çerçevede, işçinin fona ulaşımı kolaylaştırılmalı, fondan yararlandırılma süresi ve miktarı artırılmalıdır. Bunlar yapıldığı zaman İşsizlik Fonu'ndan daha çok kişi faydalanacak ve işsizlik sigortası etkinleşerek gerçek amacına hizmet edecektir. İşsizlik sigortasında toplanan kaynaklar bir kamu kaynağı değil, işçilere aittir ve bunların bir teminatı noktasındadır. Ülkemizdeki işsizlik tekrar artarak çift haneli rakamlara ulaşmıştır. Bu ortamda İşsizlik Fonu'yla ilgili bir düzenleme yapılırken fona başvuru şartları ve işsizlik maaşıyla sürenin artırılmasına yönelik bir düzenleme yapılması gerekirdi. Ancak AKP Hükûmeti işsiz vatandaşların hakkı olan İşsizlik Fonu'nu bütçenin bir finansman kaynağı olarak görmektedir. Zira, İşsizlik Sigortası Fonu'ndaki 61 milyar lirayı aşan paranın büyük bir bölümü devlet tahvillerinde yer almaktadır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ERKAN AKÇAY (Devamla) - Bu vesileyle Yüce heyetinize saygılar sunarım.