GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP GRUBU ÖNERİSİ
Yasama Yılı:3
Birleşim:87
Tarih:03.04.2013

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; öncelikle Milliyetçi Hareket Partisi Grubuna ve Sayın Oktay Vural Bey'e teşekkür ediyorum. Milliyetçi Hareket Partisinin konuşma hakkını bir Malatyalı olarak bana verdiği için, Sayın Vural, size çok teşekkür ediyorum, Grubunuza ve zatıalinize.

Değerli arkadaşlarım, bu, bir ekmek meselesi, başka hiçbir şey yok Kimin ekmeği yoksa, kimin ekmeğe ihtiyacı varsa, . Bu Mecliste herkesin vicdanı olduğuna inanıyorum... Bizim meselemiz ekmek meselemiz.

Değerli arkadaşlarım, 700 bin kişiyi direkt ilgilendiriyor kayısı, sadece 60 bin üreticiyi değil. Yılda bir defa bir ürün alıyoruz. Alternatifi yok. Bir kere olmazsa, donarsa veya tutmazsa onun yerine hiçbir şey ekemiyoruz ne sebze ne meyve. Tek bir kere, yılda bir defa ürün veriyor. Donduğu zaman her şeyimiz gidiyor. Sadece kayısıcıyı ilgilendirmiyor, Malatya'da yaşayan 750 bin kişinin ekmeği; akaryakıtçısı, gübrecisi, çeyizcisi, bakkalı aklınıza hangi sektör gelirse. Bir kere, Malatya yerelinde bu giren para, yaklaşık yılda 400 milyon dolar bir para, tüm, en ince noktalara kadar gidiyor. Olmadığı zaman herkes mağdur oluyor, sadece üretici mağdur olmuyor, tüm Malatya mağdur oluyor, herkesin ekmeği gidiyor. Burada bizim meselemiz ekmeğe çözüm bulmak, o üreticilerin ve tüm Malatyalıların ekmeğine çözüm bulmak; başka hiçbir amacımız yok, başka hiçbir amacımız yok. Yılda bir defa alıyor yok olduğu zaman çaresiz kalıyor, çocuklarını okula gönderemiyor, çocuklarına düğün yapamıyor. Benzincisi, akaryakıtçısı, yılda bir defa hep veresiye veriyor, kayısıya veriyor ama kayısı olmayınca onlar da tahsilat yapamıyor, herkes bir zincir, herkes güç durumda kalıyor. Tüm meselemiz bu arkadaşlar. Biz ekmeğimizi arıyoruz. Biz ekmeğimizin peşindeyiz. Türkiye Cumhuriyeti sosyal bir hukuk devletidir. Ekmeği olmayan insanlara biz kimseden iane istemiyoruz ama 2010 yılında donduğu zaman?O dönemin milletvekili arkadaşlarıma, tüm Malatya milletvekili arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

SÜLEYMAN ÇELEBİ (İstanbul) - Ayrım yapmadan.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Devamla) - "Tüm Malatya" dedim, ayrım yapmadım.

Nedir? Ekmeğin meselesiydi. Hepimiz ağladık, sızladık ama bir şekilde, o dönemde köylümüzün, üreticimizin zararı kısmen de olsa giderildi. Biz şimdi aynı uygulamayı bekliyoruz. Yani, araştırma önergemizin temel nedeni bir an önce bu insanların sorununa çözüm bulmak, bir an önce bu insanların çaresizliğine çözüm bulmak. Önümüz yaz, herkes şimdi sıkıştırıyor köylüyü, çaresiz. İnanın, bin metrenin altında kalan, bin metrenin üstündeki yerlerde daha henüz çiçek açmadığı için çiçeği vurmadı, daha tomurcuk da olmadı ama bin metrenin altındaki, özellikle Tohma boyu ve Karakaya Baraj Gölü boyu dediğimiz yerlerde, Akçadağ'da, Doğanşehir'de, Battalgazi ilçemizde ve Malatya'nın bir bölümünde?

VELİ AĞBABA (Malatya) - Yazıhan'da.

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Devamla) - Yazıhan olmak üzere, Hekimhan'ın bir bölümü, Kuluncak'ın bir bölümü, nehir kıyısında kalan yerlerde hepsi yok oldu arkadaşlar, yüksek yerlerde kısmen kaldı. Örneğin, Darende'de zarar oranı yüzde 90 arkadaşlar. Malatya Tarım İl Müdürlüğünün verdiği rapor var, örneğin, Akçadağ'da yüzde 70-80, Darende'de yüzde 90 oranında kayısı gitmiş. Ne yiyeceğiz? Çaresiziz. Çare bulmak bu Meclisin görevi, çare bulmak iktidarın görevi, çare bulmak için bizler hep birlikte bunları dile getirmek zorundayız. Burada amacımız sadece çaresizliğimizi ve bu sene yiyeceğimiz ekmeğimizin peşinde koştuğumuz için... Başka hiçbir amacımız yok.

Ha, yurdun başka bir bölgesinde yine dolu olayı olursa aynı duyarlılığı orada da gösteririz.

Değerli arkadaşlarım, bembeyazdı Malatya yukarıdan baktığınızda ta Darende'den Elâzığ sınırına kadar; yok oldu, o bembeyaz çiçekler şimdi simsiyah oldu ve o ağaçların hepsi boynunu büktü.

Arkadaşlar, ağaçların boynunu bükmesi çiftçinin boynunun bükülmesidir. İnsanlar ağlıyor ağaçların dibinde. Emek verdiler, gübre attılar, 3 defa gübrelediler, 3 defa aşıladılar ve bir sürü para harcadılar. Tek bir şey kalmıştı: Temmuz ayında devşirmek. Sadece Malatya'ya zarar vermedi, Adıyaman'dan, Urfa'dan gelen bir sürü insanımıza iş veriyordu Malatya. Onlara da artık iş veremeyeceğiz ve Türkiye de bu sene yaklaşık, 400 milyon dolar bir döviz girdisinden yoksun olacak. Bunu ifade etmek istiyoruz. Çareyi üretmek zorundayız arkadaşlar. Yine söylüyorum: Çaresiziz, açız. Bizi kimse aç bırakmasın, aynen bu ifadeyi kullanıyorum. Ne yiyeceğiz? Çocuklarımızı nasıl okula göndereceğiz? Çocuklarımızı nasıl evlendireceğiz? Allah hiç kimseyi gördüğünden geri koymasın ve çocuklarına mahcup etmesin. Mesele bu arkadaşlar.

Değerli milletvekilleri, burada Meclis iradesi var. Bizim Meclis iradesinden istediğimiz bir araştırma önergesinden çok bu soruna, bu çaresizliğe dikkat çekmekti. Ekmeğimizi arıyoruz. Ekmeğimizi aradığımızı hep birlikte haykırmaktır. Bu, hepimizin görevi. Bu görevi yapmak zorundayız. O insanların boynunu bükmemek zorundayız.

Dikkat ederseniz tek bir siyasi kelime konuşmadım, tek bir siyasi kelime söylemedim, söylemem de çünkü mesele öncelikli ekmek meselesi. Gelin, siz getirin, siz bu önergeyi getirin, siz kanun teklifi verin. Sonuna kadar imza atmaya hazırız. Biz, kim getirirse getirsin, ekmeğe kim çare bulacaksa hep yanında oluruz çünkü bizim anlayışımız bu. Çaresiziz. Bu, bizim hepimizin görevi. Yani, bir şehir yok oluyor. Mart ayı geldiğinde, mart ile nisan arasında, o insanlar geceleri kayısı ağaçlarının dibinde yatıyor "Acaba don vuracak mı?" diye. Lastik yakıyorlar, her türlü çareye başvuruyorlar ama bu bir tabiat olayı, önüne geçemiyorlar, çaresiz kalıyorlar; ondan sonra bu insanlar hüngür hüngür ağlıyorlar çünkü bir şeyleri yok. Yılda bir defa buradan para kazanıyorlar, yılda bir defa ekmeklerini kazanıyorlar.

Değerli arkadaşlarım, konu Malatya açısından çok hassas bir konu. Ben buradan iktidara seslenmek istiyorum: Bize ne görev düşüyorsa? Bana konuşma hakkını veren Milliyetçi Hareket Partisinin de aynı duygularda olduğunu Sayın Vural dün bana ifade etti, "Ne gerekiyorsa biz her türlü desteğe hazırız." dedi. Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak her türlü desteğe hazırız sonuna kadar, yeter ki bu soruna çözüm bulalım, çare bulalım. Çare bizde, çare başka yerde değil; çare Meclis iradesinde, Meclis iradesi isterse her türlü çareyi bulur. Biz hazırız. Malatya'yı çaresiz bırakmayın, Malatya insanını ekmeğe muhtaç etmeyin. Biz onurluyuzdur, gururluyuzdur, aç da kalsak onurumuzdan ödün vermeyiz ama bizim hakkımız, biz hakkımızı istiyoruz.

Hepinizin yardımını bekliyorum ve hepinize saygılar sunuyorum

Teşekkür ediyorum. (CHP, AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.