| Konu: | CEZA MUHAKEMESİ KANUNU İLE CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 57 |
| Tarih: | 24.01.2013 |
ALİM IŞIK (Kütahya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, görüşülmekte olan 365 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 4'üncü maddesi üzerinde vermiş olduğumuz değişiklik önergesi hakkında söz aldım. Bu vesileyle yüce Meclisi ve bizleri izleyen değerli milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, daha önce de çoğu kez görüldüğü gibi, bu tasarı da, bir AKP klasiği olarak önce millete zehrin içirildiği, ardından da bazı tatlandırıcılarla bunun unutturulmaya çalışıldığı bir tasarıdır. Sözde "anadilde savunma hakkı" gibi son derece masum gerekçelerle ifade ettiğiniz ama aziz Türk milletinin bölünmesine yönelik önemli adımlardan birisi olan düzenlemeyi ilk 2 maddede geçirdikten sonra, şimdi bu maddelerle "Bazı mağdurlara iyileştirme getiriyoruz." adı altında düzenlemeleri görüşmekteyiz.
4'üncü madde de özellikle, kasten ya da taksirli olarak suç işlemiş olan bazı hükümlülerin cezalarının infazının ertelenmesiyle ilgili düzenlemeleri içeriyor. Ardından, bu erteleme süresi içerisinde herhangi bir kamu davası açılmış ise bu ertelemeden yararlanan kişilerin hemen, yeniden cezaevine tıkılmasını öngörüyor. Dolayısıyla, bu (3)'üncü fıkranın, bu iyileştirmeler içerisinden çıkartılmasını öngörüyoruz.
Bir diğer konu da (6)'ncı fıkranın (c) bendinde disiplin veya tazyik hapsine mahkûm olanlar bu iyileştirmelerden yararlanamaz yani getirilen ertelemeler bunlar hakkında uygulanamaz denmektedir. Önergemizde de bu (c) bendinin çıkarılmasını yani disiplin veya tazyik hapsine mahkûm olmuş olanların da bu iyileştirmelerden yararlandırılmasını istiyoruz.
Değerli milletvekilleri, AKP'nin on yıllık yönetimi sürecinde, bugün 20 bine yakın taahhüdü ihlal suçlusu cezaevinde, 250 bin dolayında da cezaevine girmemek için kaçak durumda. Şimdi, herkese iyi kötü bir iyileştirme yaptığınız bu düzenlemede, sizin kötü ekonomik politikanız yüzünden geçimini sağlayamaz, taahhüdünü yerine getiremez duruma gelmiş, verdiği her taahhüt başına da üç aya kadar tazyik hapsi almış olanların suçu, günahı nedir? Kasten adam öldürmüşe erteleme var ama geçimini sağlayacak bir işi olmadığı için veya zamanında borcunu ödeyemediği için mahkûm durumuna düşmüş olanlara yok! Bu nasıl adalet? Sayın Bakana geçen, bir kanunun görüşmeleri sırasında sorduk "Bu durumda olanların sayısı nedir?" dedik, o sayıyı veremedi. Dün, Sayın Başbakan Yardımcısına bu tazyik ve disiplin hapsine mahkûm edilenlerin neden yararlandırılmadığıyla ilgili sorduk. Verdiği cevabı sizlerle paylaşıyorum: "Bu cezalar kişiyi bir hususta zorlamaya yönelik cezalardır. Bu nedenle, tasarıda getirilen cezanın infazı hükümlerinden yararlanamayacaklardır." Yani zorlayın, zorlayın da canını mı alacaksınız bu insanların? Bu insanlara iş verdiniz de çalışıp borcunu mu ödemediler? Dolayısıyla, bu önergenin yerinde bir önerge olduğunu düşünüyoruz. Mademki bu toplumda barışı sağlamak için çok güzel sözlerle barıştan söz ediyorsunuz, dağdakine af var ama vatandaşlık görevini yerine getirmek için çabalayan, uğraşan insanlara yok!
Elimdeki, Balıkesir'in Susurluk ilçesinden, bu mağduriyetten mahkûm olmuş bir insanın mesajını sizlerle paylaşmak istiyorum. Kendisi cezaevinde. İzin almış, evine gidiyor, hanımı da aynı suçtan dolayı yine ihlale uğramış, gözünün önünde, yedi aylık çocuğuyla beraber hanımını cezaevine götürüyorlar. Değerli milletvekilleri, buna benzer çok örnek var. Hanımı ve kendisi cezaevinde, çocukları intihar etmiş olanlar var. Geliniz, eğer adalet istiyorsak, barış istiyorsak, huzur istiyorsak bu konuya da bir çözüm bulalım. Bu konu, milletin isteyerek durumu kötüye gittiği bir konu değil, tamamen sizin kötü politikalarınız, borca dayalı para sistemi nedeniyle milleti borç altında boğduğunuz bir düzenin sonucudur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ALİM IŞIK (Devamla) - O nedenle, bu önergeye desteğinizi bekliyor, saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.