| Konu: | ASKERLİK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN (S.S.:82) |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 25 |
| Tarih: | 29.11.2011 |
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Evet, Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; yaptım, yedek subay olarak askerliğimi yaptım, hiç sıkıntı yok askerlik konusunda.
Şimdi, Başbakanın hemen seçim öncesi ve seçim sırasında kampanyalarında anlattığı şeyleri biraz evvel arkadaşlarım size anlattı. Bunlara çok fazla girmeye de gerek yok ama sizin ağlayan bir milletvekiliniz var, Bülent Bey, burada olsaydı herhâlde ağlardı bu akşam. Niye ağlardı? Çünkü Sayın Arınç, 10 Ekim 2009'da Alanya İlçe Örgütünde yaptığı bir konuşmada Demirel'i taklit yaparak artık popülizm döneminin bittiğini, halka yalan söylemediklerini belirtti. Türkiye'de tuzu kuru olanların çocuklarının güneydoğuda askerlik yapmadıklarını, iç güvenlik bölgelerinde hep Anadolu çocuklarının askerlik yaptıklarını söyledi. Yani neyi söyledi? Kimler askerlik yapmış? Fakir çocuklar yapmış, Anadolu çocukları yapmış. Kimler yapmamış? Tuzu kuru olan çocuklar yapmamış. Sizin çocuklarınızın tuzu kuru mu?
BÜLENT TURAN (İstanbul) - Sen bedelli mi yaptın?
HAYDAR AKAR (Devamla) - Hayır, bedelli yapmadım Bülent'çiğim, ben sana anlatırım.
BÜLENT TURAN (İstanbul) - Bırak şimdi, bedelli yaptın!
HAYDAR AKAR (Devamla) - Anlatırım Bülent'çiğim.
BAŞKAN - Sayın Milletvekili, lütfen?
HAYDAR AKAR (Devamla) - Şimdi, kim bu tuzu kurular?
BÜLENT TURAN (İstanbul) - Haydar Bey, tuzun kuru mu?
HAYDAR AKAR (Devamla) - Başbakanın 2 oğlu var; biri çürük raporu aldı, diğeri ise yirmi bir gün bedelli askerlik yaptı. Ondan da Başbakan rahatsız oldu, bu yirmi bir günü de kaldırıyor. Bakın, başka yirmi bir gün askerlik kim yaptı? Yine Başbakanın dünürü, dünürünün çocuğu yaptı ya da damadı yaptı, her neyse, etrafındaki insanlar yaptı. Bu yetmedi, yirmi bir gün de fazla geldi Türkiye Cumhuriyeti'ne askerlik yapmak, yirmi bir günü de kaldırıyoruz.
Sevgili arkadaşlar, gecenin bu saatinde çok şey anlatmaya gerek yok, bütün arkadaşlarım anlattı. Ama biraz sonra evlerinize gideceksiniz, yatağa yatacaksınız, başınızı yastığa koyacaksınız, şöyle bir düşüneceksiniz. Vicdanınız gerçekten size bu akşam yaptıklarınızın doğru olduğunu söylüyorsa söyleyecek hiçbir şey yok. Ama o vicdanınız size bu akşam doğru yaptığınızı söylemeyeceğinden yüzde yüz eminim, evet, yüzde yüz eminim. (CHP sıralarından alkışlar, AK PARTİ sıralarından gürültüler)
RECEP ÖZEL (Isparta) - Allah Allah! Nereden biliyorsun?
HAYDAR AKAR (Devamla) - Şimdi, Cenabı Allah ne diyor? "Kul hakkıyla karşıma çıkmayın." diyor.
BÜLENT TURAN (İstanbul) - Isparta, bedelli, Haydar Bey; Isparta, bedelli!
HAYDAR AKAR (Devamla) - Bülentçiğim, bundan daha büyük bir kul hakkı olabilir mi? Paran varsa askerlik yapmayacaksın, fakir, yoksul çocuğuysan askerlik yapacaksın!
HARUN KARACA (İstanbul) - Askerliği nerede yaptın?
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Bedelli mi yaptın?
HAYDAR AKAR (Devamla) - Şimdi, arkadaşlar, ben aslanlar gibi gittim, askerliğimi yaptım, bu vatana, milletime hizmet ettim ve geldim, sizin çocuklarınız gibi askerden kaçmak için de mücadele etmiyorum. (AK PARTİ sıralarından gürültüler, "Nerede yaptın?" sesleri)
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen?
BÜLENT TURAN (İstanbul) - Haydar Bey, kaç lira verdin? Isparta, bedelli!
HAYDAR AKAR (Devamla) - Bakın, seçimden önce Cumhuriyet Halk Partisinin askerlikle ilgili çok güzel önerileri vardı. Başbakan bunu şiddetle reddetti ve bunun hesabını halka veremeyeceğini söyledi, hatta bunu referanduma götürmenin doğru olduğunu söyledi.
Şimdi size teklif ediyorum: Her çıkışınızda buraya, bu halk iradesinin size yüzde 50 oy verdiğini söylediniz. Tamam, bravo, yüzde 50 oy aldınız. Hadi var mısınız, cesaretiniz var mı, bu maddeyi, bu kanunu halka, referanduma götürelim, buna cesaretiniz var mı arkadaşlar? (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) Var mı cesaretiniz? Buluruz bir yasal yöntem. Bu Meclis her şeye yasal yöntem buluyor, şikecileri çıkartmak için bir akşamda kanun çıkartıyor bu Meclis, bunu referanduma getirecek altyapıyı da hazırlar. Bu yeteneğe de sahibiz, hiç merak etmeyin. Cesaretiniz var mı arkadaşlar, bunu referanduma götürelim, var mısınız? (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar; AK PARTİ sıralarından gürültüler) Yemezler, yemezler, yemezler! Başbakan ilk defa söylemiyor bunları. Sadece askerlik konusunda halkı yanıltmadı. Bakın Libya'da ne yaptı?
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Sen bedelli mi yaptın?
HAYDAR AKAR (Devamla) - Fransızlar bombalamaya başlayınca "olmaz" dedi, "NATO askeri de buraya giremez ve bombalayamaz." dedi, iki gün sonra Amerika, Obama kulağını çekti ve onu destekler bir şekilde Libya'da Müslümanları bombalamaya başladınız.
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Bedelli mi yaptın, sen onu söyle!
HAYDAR AKAR (Devamla) - Bu da değil, bu da değil, bitmedi sizin Başbakanınızın çarkları. Çünkü niye çark ediyor biliyor musunuz? O, candan konuşmuyor, hani camdan okuyor ya o okuduğunu üç ay sonra unutuyor çünkü kendi yazmadığı için, kendi söylemediği için, kendi düşünmediği için ne söylediğini bilmiyor, bilmiyor! (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar; AK PARTİ sıralarından gürültüler)
Şimdi, arkadaşlar, diyorlar ki buradan?
RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Sen askerliği bedelli mi yaptın, onu söyle!
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen?
HAYDAR AKAR (Devamla) - Laf atabilirsiniz bana, ben bunlardan hiç sıkıntı duymuyorum.
Buradan toplanacak? Bakan ikide bir açıklıyor, ikide bir kanun okuyor. Bakın, size çok gerçek bir şey söylüyorum, 1999 senesinde çıkan deprem vergisi, geçici deprem vergisi sizin Hükûmetiniz zamanında kalıcı vergiye dönüştürüldü. Deprem vergisinden toplanan para?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Konuyu değiştirme!
BAŞKAN - Sayın Akar, teşekkür ediyorum.
HAYDAR AKAR (Devamla) - ?7 milyar 755 milyon lira. Harcanan para 655 milyon lira, kredi olarak verildi.
BAŞKAN - Lütfen Sayın Akar?
HAYDAR AKAR (Devamla) - Hepinize teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)