GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YARGILAMA SÜRELERİNİN UZUNLUĞU İLE MAHKEME KARARLARININ GEÇ VEYA KISMEN İCRA EDİLMESİ YA DA İCRA EDİLMEMESİ NEDENİYLE TAZMİNAT ÖDENMESİNE DAİR KANUN TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:50
Tarih:09.01.2013

ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN (Hatay) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

İlk olarak Sayın Tanal'ın sorusu: Anayasa 138'inci maddeye dair bir tespit yaptınız ama sorusunu algılayamadık burada, arkadaşlarım da not edemediler. Onu sonraya bırakıyorum.

"Türkiye'de makul sürede yargılama yapılıyor mu?" Sayın Tanal, Türkiye'de yargılamaların uzun olduğuna dair öteden beri bir şikâyet var, bunu kabul ediyoruz ancak Türkiye'nin son yıllarda almış olduğu tedbirlerle       -biraz önce Sayın Şandır da buna atıfta bulundu- belli mahkemelerde yargılama sürelerinde kısalmalar var, belli mahkemelerde de sürenin uzaması var. Size bunlardan örnekler vereceğim: Asliye ticaret mahkemelerinde yargılama süreleri 2002'de 434 gün iken 2011'de 323 güne inmiş. İcra hukuklarda 2002'de 111 günmüş yargılamalar, 2011'de 105 güne inmiş. Özel yetkili mahkemelerde 364 günmüş ortalama, 2011 itibarıyla 325 güne gelmiş. Çocuk ceza mahkemelerinde 557 günmüş ortalama yargılama süresi, 2011 sonu itibarıyla 557 günlük süre 306 güne inmiş. Yine, ağır ceza mahkemelerinde 347 gün olan ortalama yargılama süresi 2011 sonu itibarıyla 297 güne inmiş. Asliye ceza mahkemelerinde 427 gün olan ortalama yargılama süreleri 358 güne inmiş. İcra ceza mahkemelerinde de 147 günlük süre 99 güne inmiş.

Ancak, buna karşın yargılama süreleri artan mahkemeler de var; sulh ceza mahkemeleri bunlardan, kadastro mahkemeleri bunlardan. Tabii, bunların nedenlerini araştırdığımızda, kadastro? Türkiye'de, şu anda, 25-30 köy dışında kadastrosu yapılmamış yer kalmadı. Bu 25-30 köy de tamamlandıktan sonda Türkiye'nin tüm kadastral işlemleri bitmiş olacak. On yıllık süreçte çok sayıda kadastro hizmeti verildiği için buradan kaynaklı ihtilaflarda bir artış var. Diğer, genel itibarıyla artışlara baktığımızda da Türkiye'de, ticarette, ihracatta, millî gelirde, ticari ilişkide meydana gelen artışlardan kaynaklı ihtilaflar var, yansımalar var. Ancak, bunların da önlenebilmesi için yeni tedbirler geliştiriliyor. O açıdan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi makul sürede yargılamayı her dava tipi için ayrı değerlendiriyor yani bir yıl, iki yıl, üç yıl gibi bir fiks süreyi kabul etmiyor. Davanın taraflarının sayısı, yargılama konusunun girift olup olmaması, efendim, davanın içeriği makul sürenin tespitinde etken ancak şu anda Türkiye'nin AİHM'de bekleyen, yaklaşık 3.000 ila 3.500 arasında olmasını beklediğimiz uzun yargılamalardan mütevellit başvurular iki türlü önleme yoluna gidiliyor: Bugüne kadar yapılmış olanlar tazmin komisyonu yoluyla tüketilecek, bundan sonraki şikâyetler de Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yapmak suretiyle giderilecek. Onu biraz sonra daha detaylı aktarmaya çalışacağım.

Şakran Cezaevine ilişkin sorunuz: Daha bu hafta Meclis İnsan Hakları Komisyonumuz Şakran Cezaevini ziyaret etti. Diğer cezaevlerinde olduğu gibi, denetim mekanizmaları işliyor. Onların raporlamalarını dikkatle takip ediyoruz. Varsa eksiklerimiz bu konuda, bunların ikmaline çalışıyoruz. Ancak Şakran Ceza İnfaz Kurumumuz Türkiye'nin şu anda en yeni, en modern ve imkânları geniş cezaevlerinden bir tanesi hâline geldi. Uygulamalarda aksaklık varsa İnsan Hakları Komisyonumuzun tavsiyeleri de dikkatle karşılanacaktır.

Sayın Oğan, Iğdır Cezaevine ilişkin olarak: 2013 Yatırım Programı'nda var ve proje aşamasında şu anda. Arsa tahsisi konusunda çok zorluk yaşadık.

SİNAN OĞAN (Iğdır) - Yediemindeydi Sayın Bakanım.

ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN (Hatay) - Ama inşallah 2013'te bir mesafe aldırarak bu sıkıntıyı çözmeyi amaçlıyoruz.

BAŞKAN - Süremiz doldu efendim.

ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN (Hatay) - Diğer cevapları -Sayın Işık'ın süresi kalmadı- ben yazılı olarak bildireyim.

ALİM IŞIK (Kütahya) - Biraz sonra yine sorarız, o zaman cevap verirsiniz.

BAŞKAN - Teşekkür ederiz.