GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: GENÇLİK HAFTASI MÜNASEBETİYLE
Yasama Yılı:3
Birleşim:104
Tarih:15.05.2013

MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; 15-21 Mayıs tarihleri arasında kutladığımız Gençlik Haftası üzerine gündem dışı söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, toplumlar, gençlik ruhuyla canlılıklarını korur, onunla değişir, onunla ihtişama ulaşırlar. Toplumları ihtişamına, baharına taşıyacak olan en önemli dinamik, çekirdeğine ve tohumuna sığmayan gençliğin heyecanı ve dinamizmidir. Bu gaye, ancak bu amaca odaklanmış, yarınlarımıza yön verecek, millî ve manevi değerlere sahip, okuyan, araştıran, üreten, vizyon ve misyon sahibi, değerleri ve öz güveni olan gençlerle mümkündür.

Mehmet Akif'in "Asım'ın nesli", Sezai Karakoç'un "Diriliş nesli" ve Üstat Necip Fazıl'ın "Büyük Doğu gençliği" dediği bu gençlik tahayyülü, gençlik ideali bizleri, medeniyetimizi, değerler sistemimizi hak ettiği yere taşıyacak güçtür.

Dünün gençleri olanlara ve biz siyaset yapıcılara, bugünün ve geleceğin mimarı olan gençliğin potansiyelini değerlendirme noktasında önemli görevler düşmektedir.

Aristoteles'in dediği gibi, gençlerin yetişmesine önem veriniz çünkü bu yolda en küçük ihmal ülkenin yapısını ve geleceğini yok eder. Gençlik için harcanan her çaba, her gayret insanlığa yapılabilecek en büyük yatırımdır çünkü hiçbir toplumun, gençliğe sahip çıkmadan cemiyetini ayakta tutması düşünülemez. Peyami Safa'nın ifade ettiği gibi, gençliği hayatta olmayan cemiyetin hayatı yatalaktır.

Değerli milletvekilleri, bizler AK PARTİ ailesi olarak, önceki dönemlerde olduğu gibi gençliğin potansiyelini bir tehdit unsuru olarak görmedik. "Siyaset adamı gelecek seçimi, devlet adamı gelecek nesli düşünür." ilkesinden hareketle gençliği ihmal etme yanlışlığına hiçbir zaman düşmedik, düşmeyeceğiz ve gençlerimize, katlayarak yatırım yapmaya devam edeceğiz çünkü biz bu toprağın gençlerinin neler başarabileceğini çok iyi biliyoruz.

Gençlerimizin siyasi idealleri ve heyecanları, vesayetçi ve statükocu sistemi devam ettirmeye çalışan güruhun ihtiraslarına, üzülerek ifade ediyorum, maalesef kurban edildi. 6-7 Eylül olayları, 27 Mayıs darbesi, 12 Mart muhtırası ve 12 Eylül darbesi gibi vahim olaylarda gençlerimiz, doğrudan aktörler, zemin hazırlayıcılar olarak kullanıldı. Bu zihniyet, gençlerin heyecanını ve ideallerini kullanarak ideolojik karşıtlık üzerinden onları birbirine kırdırmış, çatıştırmış ve çirkin siyasi manipülasyonlarının meşruiyetine alet etmiştir.

Hazırladıkları insafsız ve gayriahlaki darbe tezgâhlarını, idam edilen ve 28 Şubat katsayı mağdurları gibi gençlerimize fatura etme kolaycılığına kaçarak paklanacaklarını zannettiler ama yanlış hesap Bağdat'tan döndü. Bu zihniyet, türevleri ve ardılları hiçbir zaman hesap vermeyeceklerini zannettikleri adalet sisteminin sanığı oldular.

Türkiye yıllar boyu gençlik servetini böyle harcamışken, bizler, dönemimizde "Gençlik bir ülkenin geleceğidir." klişesini bir tarafa bıraktık ve seçilme yaşını 25'e indirdik. İndirerek sindirilmiş, pasivize edilmiş gençliğimizi ülkenin bugünü hâline getirdik. Gençleri siyaseten stajyer ve yetiştirilecek bir unsur olarak gören anlayışı böylece ortadan kaldırdık. Bu düzenlemenin temelinde, gençlerin ve genç düşüncelilerin kavga ile değil, fikirlerle demokratik bilinç içerisinde katılımını sağlaması gerektiği mantığı yatmaktadır. Bu, gençliğe verdiğimiz önemin ve gençliğe olan güvenimizin nişanesidir. Bizleri küresel adaletin hamisi olacak büyük ve güçlü Türkiye ideali için 2023'ler, 2053'ler ve 2071'ler noktasında umutlandıran, heyecanlandıran gençlerimizin azmi ve öz güvenidir. Onların öz güveni, azmi, gayreti bu coğrafyanın ve mazlum coğrafyaların en büyük umudu ve teminatıdır. Şuna yürekten inanıyorum ki yüreklerindeki mukaddes değerlerle, bilgi birikimiyle, yüce idealleriyle kaygıları sınırları aşan bu ülke gençliği insanlığın uzun süredir kısık kalan sesini duyuracak ve küresel vicdanı yeniden tesis edecektir.

Ben bu vesileyle gençliğimizin Gençlik Haftası'nı kutluyor, Genel Kurulu tekrar saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)