GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2013 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2011 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:40
Tarih:14.12.2012

CHP GRUBU ADINA MEHMET VOLKAN CANALİOĞLU (Trabzon) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Kalkınma Bakanlığının 2013 Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın DOKAP'la ilgili bölümü üzerinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yüce Meclisi ve ekranları başında bizi dinleyen çok değerli arkadaşlarımızı sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.

Sevgili iktidar partisi milletvekillerimiz, şöyle arkaya bir bakar mısınız? Görünen, bütçede koltuklar bomboş. Bu neye benziyor, biliyor musunuz? Bir toplantıda konuşmacı konuşuyormuş ve bakmış ki salonda 1 kişi var, demiş ki: "Hemşehrim, sen niye duruyorsun? Sen de gitseydin de ben de konuşmazdım." Orada oturan demiş ki: "Hemşehrim, ne diyorsun? Senden sonraki konuşmacı da benim."

Şimdi, sevgili iktidar partisi milletvekillerimiz, yani bu bütçeden herhâlde bir hayır beklemiyorsunuz ki buralarda yoksunuz. (CHP sıralarından alkışlar).

Şimdi, Sayın Bakanım, sevgili milletvekillerimiz; büyük sanayinin olmadığı, tarım alanlarının giderek daraldığı, ticaretin durma noktasına geldiği, turizmde beklediği ve hak ettiği payı alamayan ve devamlı göç veren Karadeniz Bölgesi kalkınma ve gelişme umudunu, 2000 yılında tamamlanan ve kısa adı JICA olan Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı tarafından hazırlanan Doğu Karadeniz Kalkınma Projesi'nin gerçekleşmesine bağlamıştı. 2000 yılından bu yana geçen on iki yıl içerisinde yapılan DOKAP ana planında gözle görülür, elle tutulur bir gelişme olmamıştır.

"TR 90" başlığı adı altında Trabzon, Ordu, Giresun, Rize, Artvin ve Gümüşhane   olarak   belirlenen   illerimiz   devamlı   göç vererek nüfuslarında da azalma olmuştur. Toplam 2 milyon 509 bin 579 nüfusa sahip olan bölgeden, 2010 yılı TÜİK raporlarına göre 131.016 kişi göç etmiştir.

Değerli milletvekilleri, insanlar doğdukları yerden niye göç ederler? Ya yükseköğretime gitmek için ya da iş bulmak için. İşte, Doğu Karadeniz Bölgesi'nden, ne yazık ki iş bulmak için doğdukları yerden göç etmek durumunda kalmışlardır.

Bölgede işsizlik her geçen gün artmaktadır. 2011 TÜİK raporlarına göre bölgede işsizlik oranı ortalama 6,1'dir. İşsizliğin giderilmesi için önlem alınamadığı gibi bölge için hayati önem taşıyan ve yöre halkının geçim kaynağı olan fındık, artık para etmemekte, üretici elde ettiği geliri gündelikçiye vermektedir. Fındık fiyatları üretici değil, başkaları tarafından belirlenmektedir.

Yine, önemli bir ürün olan çay da üreticiyi memnun etmediğinden çay üreticileri çaylarını sokaklara dökerek tepkilerini dile getirmektedirler.

Hayvancılık bitmiştir değerli milletvekillerimiz, Doğu Karadeniz'de hayvancılık bitmiştir çünkü 1 kilogram ot 0,90 kuruş ile 1,10 TL arasındadır. Bu ot fiyatlarına karşılık 1 litre süt üreticiden 1 TL'ye  alınmaktadır ve 1 litre suyun fiyatı ise 2,38 TL'dir.

Tütün zaten uygulanan kotalar sonucunda tamamen ortadan kalkmıştır.

Trabzon Limanı'ndan Rusya Federasyonu'na yapılan ithalatta, ihraç yüklerinin sevk edildiği Sochi Limanı'nın kapatılması, bölgemizin ticaretine önemli bir durgunluk getirmiştir. Trabzon ve bölgemizin ekonomisi ve ihracatında büyük olumsuzluklara sebebiyet veren bu durumun da bir an önce çözüme kavuşması gerekmektedir.

Şimdi,  bölgemiz turizmden de hak ettiği ve beklediği payı alamamıştır çünkü illerin turizm ve kültürel değerleri birbirlerine entegre olmamıştır.  Turistlerin bölgede ortalama kalış süresi bir buçuk gündür ve bütün bu gelişmelere karşın bu yıl gördüğümüz o ki geçen yıl, 2012 yılı bütçesinde 4 milyon 108 bin TL ödenek ayrılmış 2013 yılı bütçesinde ise 23 milyon 719 bin TL önerilmesi ve ayrıca Giresun ilimizde Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı kurulması bir umuttur Sayın Bakanım. Bunun için teşekkür ediyorum ama tabii ki JICA'nın önerdiği rakam 32 trilyondu. Umuyor, bekliyoruz ki bu rakama ulaşmada katkı sağlarsınız.

Ayrıca, bölgemiz illeri için çok önemli olan 5084 sayılı Yasa ile getirilen ancak 31/12/2012 tarihinden sonra uzatılamayacağı söylenen teşviklerin yeniden ele alınması ve TR90 bölgesi illerinin bundan faydalanması ve Trabzon'un da 3'üncü teşvik bölgesinde olan durumunun 5'inci teşvik bölgesine gelmesi lazımdır.

Demir yolunun bir an önce tamamlanması gerekir çünkü Ulu Önder Atatürk 15 Eylül 1924'te Trabzon'a yaptığı ziyaretlerinde "Temennim, arzum Sarp'tan Samsun'a kadar ve iç bölümüne kadar tren yollarının olmasıdır..."

Şimdi, çok söylenecek söz var ama ben sözlerimi şöyle bağlamak istiyorum: Sevgili iktidar milletvekilleri ve sevgili bakanlar buraya geliyorlar, her şeyi günlük güneşlik anlatıyorlar. Bu neye benziyor, biliyor musunuz? Her şey günlük, dört dörtlük, hiçbir şey yok. Bu şuna benziyor: Temel Reis takaya müşterileri doldurmuş ve denize açılmışlar. Hava güzel. Giderken fırtına kopmuş ve müşteriler başlamışlar: "Temel Reis batıyoruz! Temel Reis batıyoruz!" Ses yok. Temel Reis açığa doğru gidiyor. Tekrar bağırmışlar: "Temel Reis batıyoruz! Temel Reis batıyoruz!" Ses yok. Açığa gitmişler, gitmişler ve kayık parçalanmış. Hep beraber kıyıya çıkmışlar. Demişler ki: "Ya, Temel Reis, fırtına çıktı. Biz sana "batıyoruz" diye bağırdık. Sen hiç aldırış etmeden devam ettin. Niye yaptın? Demiş: "Siz ne diyorsunuz, ne dediniz?" "Biz dedik ki:'Biz batıyoruz.'" "Oy, uşaklar, ben anladım ki `Keyif çatıyoruz.'" Arkadaşlar keyif çatmıyoruz.

Vatandaşlar mağdur durumda. Gerçekten vatandaş çok zor durumda, insanlar zor durumda. İnsanların sesine kulak verelim, emekliye kulak verelim, atanamayan öğretmenlerin sesine kulak verelim. TARGEL kapsamında alınamayan, eksik alınan veterinerlerimizin, ziraat mühendislerimizin, su ürünleri mühendislerimizin atamalarını yapalım.

Bunları sizden bekliyor ve hepinize sevgi ve saygılarımızı sunuyoruz. İyi günler diliyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN -Teşekkür ederim.