GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HAYVANSAL ÜRETİMİMİZDEKİ DÜŞÜŞÜN ASIL SEBEPLERİNİN VE UYGULAMALARIN TOPLUMUN BÜTÜNÜNÜN ÇIKARINA OLUP OLMADIĞININ ORTAYA KONMASI AMACIYLA VERİLMİŞ OLAN MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGESİNİN, 23/11/2011 ÇARŞAMBA GÜNÜ GENEL KURULDA OKUNARAK GÖRÜŞMELERİNİN AYNI BİRLEŞİMDE YAPILMASINA İLİŞKİN MHP GRUBU ÖNERİSİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:22
Tarih:23.11.2011

BEDRETTİN YILDIRIM (Bursa) - Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; sözlerime başlarken hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Hayvancılık konusuyla ilgili olarak 2000'li yıllara döndüğümüzde, oraya baktığımızda, AK PARTİ döneminde tarım sektöründe ve hayvancılıkta nelerin başarılı olduğunu, nereye gelindiğini açıkça görmek mümkün.

Hükûmetimiz döneminde, sektörün gelişmesi ve güçlenmesi için uygulanan kararlı politikalar, sağlanan destekler, iç ve dış gıda taleplerini karşılayabilecek nitelikte bir yapıyı kazandırmaya yönelik çalışmalar neticesinde tarım, son on yıllık dönemde büyük bir çıkış yapan ve ülke ekonomisini dinç tutan bir sektör konumuna gelmiştir.

Tabiat şartlarına, iklim ve çevre koşullarına bağlı değişmeler ve dalgalanmalara rağmen pazarlama alanındaki taşıdığı riskler ortadayken, hızlı nüfus artışı, turizmdeki gelişmeler, bu sektörün bütün bunları karşılamasında önemli bir payı olmuştur.

Kalıcı ve etken politikalar ve sektördeki temel sorunlara yönelik başlatılan önemli projelerle, küresel finans krizi süresince 2008 ve 2009 yıllarında büyüme göstermiş, sektör 2010 yılını da yüzde 2,4 büyümeyle tamamlamıştır. 2011 yılının ilk altı aylık döneminde yüzde 6,8 büyüme göstermiştir.

Sayın milletvekilleri, yakalanan bu büyüme, ivme ile tarım sektörü, 2004-2011 yılları arasında sekiz yılın yedisinde büyüyerek son elli yılın en istikrarlı dönemini yaşamaktadır.

Tarımsal gayrisafi millî hasıla 2002 yılında 23 milyar dolar iken, 2010 yılına gelindiğinde yüzde 21 büyümeyle yüzde 161 artarak 62 milyar dolara yaklaşmıştır. Tarım sektörü, tüm bu olumlu gelişmeler ile ülkemiz ekonomisinin yüz akı olurken, aynı zamanda önemli uluslararası kuruluşların açıkladığı raporlarda da her geçen yıl yükselen bir değer olmuştur. Dünyanın en önemli uluslararası ekonomik organizasyonlarından birisi olan İktisadi İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı tarafından 1994 yılından sonra ilk defa 2011 yılında, Türk tarımıyla ilgili "Tarımsal Politika Reformlarının Değerlendirilmesi Türkiye Raporu" yayınlanmıştır. Raporda Türkiye'nin son sekiz yılda tarımsal ekonomik büyüklük açısından Fransa, İspanya ve İtalya gibi tarıma ciddi destekler sağlayan ülkeleri geride bırakarak Avrupa'da 1'inci sıraya, dünyada ise 4 sıra atlayarak 11'inci sıradan 7'nci sıraya yükseldiği belirtilmiştir.

Sayın milletvekilleri, tarımsal destekler, Hükûmetimiz döneminde özellikle kalite, sağlık, verimlilik ve kırsal kalkınmayı esas alacak şekilde yeniden düzenlenmiştir. Bu çerçevede 61 kalemde destekleme yapılmakta olup, bunun 52'si Hükûmetimiz döneminde başlatılmıştır. Hatırlayınız, daha önceleri doğrudan gelir desteği varken bugün üretime destek ön sıraya çıkmıştır. Desteklemelerin üretim sezonundan önce açıklanması ve bu kapsamda üreticilerimizin üretim planlaması yapması da AK PARTİ hükûmetleri döneminde başlatılmıştır. Bunun yanında, 2009 yılından bugüne kadar 2011 yılında da destek ödemelerinin büyük bir bölümü yılın ilk yarısında ödenmeye başlanmıştır, 2011 yılının desteklerinin de tümü ödenmiştir. Bu kapsamda 2011 yılı Ekim ayı sonu itibarıyla 5 milyar 958 milyon TL, 2011 yılının destekleri, çiftçilerimize ulaştırılmıştır. Yıl sonuna kadar bu rakam 6 milyar 590 milyona ulaşacaktır.

2011 yılı sonu ödemeleri dikkate alındığında 2003 yılı ile 2011 yılı döneminde tarım sektörüne Bakanlığımız cari transfer bütçesinden aktarılan nakit tarımsal destek miktarı -fiyat desteği, faiz sübvansiyonu, ihracat desteği gibi kaynaklar hariç olmak üzere- 43 milyar TL'yi aşmış olacaktır. 2012 yılında ise tarımsal destekleme bütçemiz geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20 artmış olacaktır ve takriben 7,2 milyar TL'ye çıkacaktır.

Sayın milletvekillerimiz, et ithalatı konusunda da Türkiye'de esasen 2000'li yıllara gelindiğinde başta terör olmak üzere ciddi şekilde hayvancılığın zarar gördüğünü bilmekteyiz. Buna, et kombinalarının ve Süt Endüstrisi Kurumunun da özelleştirilmesi eklenince, özellikle hayvancılık ciddi bir yara almıştır.

Hükûmetimiz döneminde, ilk kez et kombinalarıyla ilgili bir çalışma başlatılmış, elde kalan et kombinaları tekrar kamuya kazandırılmış ve bugün hayvancılık sektörüne hizmet vermeye başlamıştır. Bunların sayıları her gün artmak durumundadır.

Sayın milletvekillerimiz, ithalattaki vergi indiriminden sonra, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından günlük olarak fiyat takibi yapılmakta olup, buna göre 26 Nisan 2010'da ortalama 16,13 TL olan dana karkas fiyatı,22/11/2011'e geldiğinde yani geçtiğimiz günlere geldiğinde 15,4 TL. Vergi indiriminden sonra daha da aşağı ineceği muhakkaktır. Elbette, et konusunda üreticimizle tüketicimizin dengesini de iyi korumak durumundayız.

Değerli milletvekillerimiz, hayvancılığın geliştirilmesine yönelik de AK PARTİ döneminde önemli destekler yapılmaktadır. Özellikle, tarım sektöründe önemli bir yere sahip olan hayvancılık sektörünün geliştirilmesi amacıyla Hükûmetimizce verilen hayvancılık destekleri önemli oranda artmıştır. Şimdi rakamları vereceğim.

Bu kapsamda, hayvansal üretimin artırılması, hayvan hastalıklarıyla mücadele ve hayvansal üretimin kayıt altına alınması amacıyla anaç sığır ve manda, anaç koyun ve keçi, koruyucu aşılama, büyükbaş ve küçükbaş, süt, suni tohumlamadan doğan buzağı, çiğ süt regülasyonu, yem bitkileri, tiftik keçisi gibi konularda üreticilerimiz desteklenmektedir.

Ayrıca, GAP ve DAP projeleri de bu anlamda önemli bir destek vermektedir.

Et üretimini artırmak için ilk defa 2011 yılında etçi ırklardan çevirme melezden doğan buzağılara da buzağı başı 150 TL destek verilecektir.

Hayvancılık destekleri 2011 yılında 2002 yılına oranla rekor artış göstermiştir, yüzde 18 artmıştır. Özellikle 2002 yılında sadece 83 milyon TL hayvancılığa destek verilirken 2010 yılında bu 1 milyar 193 milyon TL'ye çıkmıştır. 2011 yılında hayvancılığa verilen destek ekim ayı itibarıyla 1 milyar 498 milyona ulaşmıştır. Bu da 2000'li yıllara göre ne kadar bir desteğin verildiğinin açık bir göstergesidir.

Yine, 2000'li yıllara göre yem bitkilerine verilen destek 2010 yılında 232 milyonken 2011 yılında bu 257 milyona çıkmış, Hükûmetimiz döneminde toplam yem bitkilerine verilen destek 2,4 milyara ulaşmıştır.

Buzağı desteği 2000'li yıllarda, 2010 yılında 42 milyon, 2011 yılında bu 46 milyona çıkmış.

Yine, aşı desteği 8,8 milyonken bugün 8,9 milyona çıkmış, toplamda 24 milyonluk bir buzağı desteği ve aşı desteği verilmiştir.

Sayın milletvekillerimiz, hayvancılık, Hükûmetimizce öncelikli sektör olarak ele alınmış olup bu kapsamda hayvancılık destekleri, sektörün gelişmesi ve verimliliğinin artmasına yönelik olarak etkinleştirilmiştir.

Biraz önce ifade ettiğim gibi, et balık kurumları etkin hâle getirilmiş, bugün özellikle Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki et balık kombinaları üreticilerimizin, hayvan yetiştiricilerimizin önemli ölçüde ihtiyacını karşılama konusunda gayret göstermektedir.

Hayvancılık desteklemelerinin tarımsal destekler içerisindeki payı önemli seviyede artmıştır. 2002 yılında tarımsal destek bütçesi içerisinde hayvancılığa verilen pay 4,4 iken, 2011 yılında bu yüzde 26'ya çıkarılmıştır.

Aynı şekilde, hayvancılıkta destek kalemi sayısı da 2002 yılında sadece 4 kalemde destek verilirken bugün 27 kaleme çıkarılmıştır.

Hayvancılıkta yine asıl önemli bir destek de sıfır faizli kredi uygulaması, yine AK PARTİ hükûmetleri döneminde başlamıştır. Ziraat Bankası ve tarım kredi kooperatiflerinin öncülüğünde tarım kesimine?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Yıldırım, teşekkür ediyorum.

BEDRETTİN YILDIRIM (Devamla) - ?kullandırılan kredilerle faizler, hayvancılık sektörü için yüzde 100 sübvanse edilerek ciddi şekilde artırılmıştır.

Ben sözlerimi bitirirken hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)