GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2012 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2010 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:36
Tarih:13.12.2011

AK PARTİ GRUBU ADINA HALİDE İNCEKARA (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü bütçesi üzerine söz almış bulunuyorum.

Büyüyen ülkemin işi, eş, aş kadar kültür, sanat faaliyetlerini de önemsiyor, diğer hizmetlerle yarışır olmasının ülkem ve gençliğimiz için önemine dikkat çekmek istiyorum.

Cumhuriyetimizin köklü kurumlarından biri olan Devlet Tiyatroları 47 yılında, Ankara'da, Küçük Sahne'de "Köşebaşı" adlı oyunla sanat misyonunu üstlenmiş, 49 yılında 5441 sayılı Yasa'yla kurulmuştur. Kurulurken birçok misyon üzerine yüklenmiş: Kültürel gelişmemize katkıda bulunmak, millî repertuarı oluşturmak, tiyatro sanatını geliştirmek vesaire vesaire. Bu kadar misyonla yüklenen Devlet Tiyatroları gelin görün ki milletle ve halkla çok barışık yaşamamış. Neredeyse ilk elli yılını çok ağır eleştirilerle muhatap olmuş. Ben yapmayacağım o eleştirileri. Çok yapmış idim araştırma komisyonları sırasında gördüğüm eksiklikle. Yine çok saygın birisinin ağzından yapacağım, Profesör Ayşegül Yüksel'in ağzından.

Diyor ki Ayşegül Hanım: "Kendi tiyatro kurumunu yeterli biçimde çalıştıramayan devlet, halka yaklaşmaya, tiyatroyu halkla birlikte oluşturmaya yönelik, denemeye açık, hevesli genç amatör topluluklara destek olmamış ve tiyatromuz, birkaç büyük kentin soylu eğlencesi olarak belirli değer ölçüleri ve sınırlı bir sanat anlayışı içinde gelişmiş, yazarını, oyuncusunu, eleştiricisini hep kentsoylu aydınlardan çıkarmış, sonuç olarak devlet eliyle sunulan tiyatro ülkemizde yalnızca bir azınlığa seslenen bir sanat tapınağı olmaktan öteye gidememiş." (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Üzülerek söyleyeyim ki ben burada bazı arkadaşları dinlerken kültür faaliyetlerinde, o azınlık ve soylu kesimin uzantılarını görüyorum. Azınlık, kendine ait, halkla bütünleşmeyen ve bize her baktığında "çanak", "çömlek", "ucube" gibi sözlerle güya bizim kültür ve sanattan anlamadığımızı söyleyen.

Aha sizin elli yılda yaptıklarınızla, aha bizim on yılda yaptıklarımızı şöyle bir karşılaştırıverelim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler)

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Yok, yok, öyle gülme! Ayıp!

HALİDE İNCEKARA (Devamla) - Bakın, bir dakika?

23 ile bırakmışsınız, 58 yapmışız; 8 bin koltukla bırakmışsınız, 20 bin yapmışız. Yani üzülerek söylüyorum, hep biz yapmışız, hep iyisini yapmışız, hep çoğunu yapmışız. Öyle bir hızdayız ki artık durduramıyoruz arkadaşlar. Siz de üzmeyin kendinizi. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Bakın, o dalga geçtiğiniz iktidar neler yapmış: 2010-2011'de üç yüz yetmiş turne düzenleyip sekiz yüz yetmiş temsil vermiş.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Kime söylüyorsun? Mustafa Elitaş'a mı söylüyorsun, kime söylüyorsun? Anavatan iktidardaydı, onlara mı söylüyorsun? Adalet Partisi iktidardaydı, onlara mı söylüyorsun? Hadi cevap ver, kime söylüyorsun?

HALİDE İNCEKARA (Devamla) - Yurt dışında 13 turne, 18 temsil vermiş. Başka bir şey daha söyleyeyim: Altmış yaşını kutladığı 2009-2010 sezonunda bir şeyin altına imza atmış, 60 yeni oyunu repertuarına almıştır.

Değerli Başkan, sayın milletvekilleri; "Bütün çocuklar tiyatroya!", "Her okul bir tiyatro!", "Tiyatro seyretmeyen çocuk kalmasın!", "Hiç tiyatro seyretmemiş kadınlar tiyatroya!" gibi projelerle sadece kadın ve çocuğu hedef alan değil, aynı zamanda katılımcı yaparak halkla bütünleşen bir on yıl geçirmişiz. Bunun yanında SHÇEK'le birlikte, suça itilen çocuklarımızla birlikte de sahneler paylaşmışız. (CHP sıralarından gürültüler)

FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Gereği var mı gecenin bu saatinde? Sayın Elitaş'a söylüyor.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Millete konuşuyor, millete! Millete konuşuyor alınmayın.

HALİDE İNCEKARA (Devamla) - Ya, kıskançlık kötü bir şey, değmeyin, gözünüzü seveyim ya, bir konuşalım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

AHMET YENİ (Samsun) - Tahammül edemiyorlar Sayın Başkan.

HALİDE İNCEKARA (Devamla) - Bakın, edemeyecek ama siz de biraz hoş görün arkadaşlar, bu kadar çok şey yapıp bu kadar çok şey konuşmayın bak, bırakın rakamlar konuşsun. Ben anlatacağım şimdi.

Bak, 23 sahne alıp 58'e çıkarmışsınız, 12 ilden alıp 25'e çıkarmışsınız, 8 bin koltuktan alıp 20 bine çıkarmışsınız, 4 festivalle alıp 7'ye çıkarmışsınız.

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Hanımefendi, beceremediğiniz için transfer etmişsiniz bizden arkadaşı.

HALİDE İNCEKARA (Devamla) - Şimdi, doğal olarak hoş göreceksiniz. Zor bir şeydir kıskançlık.

Şimdi, başka bir güzel daha var yine bu hor gördükleri iktidar döneminde yapılan. Gidip görmenizi tavsiye ederim, çok güzel bir ihtisas kütüphanesi yapılmış. Bütün, bugüne kadar sahneye konulan eserler dijital ortama alınmış. Gidiyorsunuz, istediğiniz gibi izliyorsunuz. Afişler orada, broşürler orada.

Yalnız şunu söyleyeyim: Sayın Bakanım, şimdi dönüp size söylüyorum. Ben tiyatroların okullarla yarışmasını istiyorum. [CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar(!)]

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HALİDE İNCEKARA (Devamla) - Ben bir sanatçının bir öğretmenle yarışmasını istiyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın İncekara, teşekkür ederiz efendim, süreniz doldu.