GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YARGI HİZMETLERİNİN ETKİNLEŞTİRİLMESİ AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VE BASIN YAYIN YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARA İLİŞKİN DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİ HAKKINDA KANUN TASARI VE TEKLİFİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:129
Tarih:01.07.2012

ALİ RIZA ÖZTÜRK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; önergemiz okunurken aslında AKP milletvekili arkadaşımın söylediği gibi, hiç de önergelerimiz içeriksiz değilmiş yani ben gerçekten bizim önergeler içerikli mi içeriksiz mi diye kendi kendimi de sorguladım bu arada. Ama baktım ki, önergelerimiz aslında içeriksiz falan değil çünkü o önergeler böyle ayaküstü yazdığımız önergeler değil. Gerçekten sorunun çözümüne katkı sağlamak adına hazırladığımız önergeler ve aylarca, yıllarca üstünde çalıştığımız önergeler.

Değerli arkadaşlarım, bugün, aslında burada devlet güvenlik mahkemelerine ikame edilmiş olan Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250, 251, ve 252'nci maddelerine göre faaliyet gösteren özel yetkili mahkemelerin güya kaldırılması ana ekseninde bir kanun görüştük. Bunun gelişi zaten sakattı, önergelerle getirildi.

Nedir özel yetkili mahkemeler? Özel yetkili mahkemeler devlet güvenlik mahkemeleri yerine kurulmuş ve Ceza Muhakemesi Kanunu'ndaki soruşturma ve kovuşturmalarda öngörülen usullerin dışında özel yetkinin tanındığı mahkemelerdir.

Şimdi, bu mahkemeler devlet güvenlik mahkemelerinin devamı olduğuna göre, özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasından hedeflenen amaç ne olmalıdır? Devlet güvenlik mahkemelerinin kaldırılmasında güdülen amaç ve girişilen çaba burada da geçerlidir

Şimdi, devlet güvenlik mahkemeleri kaldırılırken gerekçesinde diyor ki: "Demokratik ve çağdaş hukuk devletinin bir gereği olarak insan haklarını temel alan bir yargılama usulünün suçun işleniş şekli ve nevi ne olursa olsun benimsenmesi, adil ve çağdaş hukuk normlarının ihdası suretiyle mahkemelerin yapılandırılması, bu ilkelere uymayan düzenlemelerin pozitif hukuk düzenimizden çıkartılması devletimiz ve toplumumuz için bir beklenti ve ihtiyaç hâline gelmiştir. Bu konuda atılacak adımlardan biri de geçmişte kamuoyunu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin gündemini uzun süre meşgul eden ve yargılama usulleri itibarıyla devletimizin tazminatla mahkûm edilmesi sonucunu doğuran devlet güvenlik mahkemeleriyle ilgili düzenlemelerdir."

Şimdi, değerli arkadaşlarım, devlet güvenlik mahkemelerinin kaldırılmasının altında yatan, gerekçesinde belirtilen bu nedenler devlet güvenlik mahkemelerinin devamı olan özel yetkili mahkemeler için neden geçerli değil? Aynısı onlar için de geçerli. Eğer özel yetkili mahkemeler Başbakanın ifade ettiği gibi devlet güvenlik mahkemelerinin yerine ikame edilmiş, aynı soruşturma ve kovuşturma usullerini uygulayan mahkemeler ise aynı nedenler bunun için de geçerlidir. Peki öyle mi olmuştur? Ceza Muhakemesi Kanunu'ndaki 250, 251, 252'nci maddesindeki hükümler alınmıştır başka yere taşınmıştır. Nereye taşınmıştır? Terörle Mücadele Kanunu'na taşınmıştır.

İşte onun için değerli arkadaşlarım, biz bu önergemizde, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250, 251, 252'nci maddelerinin kaldırılmasını istiyoruz ve bunun başka yere taşınmasına da karşıyız. Onun için, aynı maddede Terörle Mücadele Kanunu'nun 10'uncu maddesinin de kaldırılmasını istiyoruz. Şimdi anladım AKP'nin Terörle Mücadele Kanunu'nu niye kaldırmadığını; kamuoyunda "Taş Atan Çocuklar Yasası" olarak bilinen yasa görüşülürken aslında biz Cumhuriyet Halk Partisinin milletvekilleri olarak, o tarihte, Terörle Mücadele Kanunu'nun esas olarak kaldırılması gerektiğini savunduk. Türkiye'de demokratikleşmenin, özgürleşmenin birinci hedefinin böyle özel kanunlar olmaması gerektiğini söyledik. Ama İktidar, iktidar olduğu için hep özellerden medet umdu, özel kanunlardan medet umdu; o yetmedi, özel aygıtlardan, özel mahkemelerden medet umdu. Onun için, özel mahkemeler İktidarı besleyen mahkemeler hâline geldi. Biz, Terörle Mücadele Kanunu'nun 10'uncu maddesinin demokratik hukuk devletine aykırı olduğunu düşünüyoruz, aslında Terörle Mücadele Kanunu'na aykırı olduğunu düşünüyoruz. Özgürleşme ve demokrasi adına bu iki maddenin de kaldırılması lazım öncelikle. Eğer demokrasiden ve özgürlüklerden yanaysanız, devletin kutsal hukuku yerine yurttaşın, bireyin özgür hukukunu inşa etmek istiyorsanız, Terörle Mücadele Kanunu'nun 10'uncu maddesinin kaldırılmasında da, özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasında da "Evet." oyu kullanırsınız.

Bu önergelerin reddi demek, kapalı olarak "Özel yetkili mahkemeler devam etsin." demektir, "Terörle Mücadele Kanunu devam etsin." demektir, "Parasız eğitim isteyen çocuklar terör örgütü olsun." demektir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ALİ RIZA ÖZTÜRK (Devamla) - Zaten Ahmet Aydın Arkadaşımız söyledi, "Vatan hainliği, Adalet ve Kalkınma Partisinin uygulamalarına, onların icraatlarına karşı çıkmaktır." dedi.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Öztürk.

ALİ RIZA ÖZTÜRK (Devamla) - O zaman yapılacak bir tek şey kaldı arkadaşlar, -sizlere önerim- bir tek şey kaldı, bir kanun çıkaracaksınız, "Sayın Başbakanın düşündüklerini yapmayan ve onu övmeyen kişiler, herkes vatan hainidir, teröristtir." diyeceksiniz, onları da yargılayacaksınız. (CHP sıralarından alkışlar)