GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YARGI HİZMETLERİNİN ETKİNLEŞTİRİLMESİ AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VE BASIN YAYIN YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARA İLİŞKİN DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİ HAKKINDA KANUN TASARI VE TEKLİFİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:129
Tarih:01.07.2012

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 60'ıncı madde üzerine verdiğimiz önerge hakkında söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Yıl 1912 ve şair haykırıyor değerli arkadaşlar:

"Bir devri şeamet, yine çiğnendi yeminler;

Çiğnendi, yazık, milletin ümmidi bülendi,

Kanun diye topraklara sürtündü cebinler;

Kanun diye, kanun diye kanun tepelendi..."

Şimdi 2012'deyiz, tam yüz yıl geçmiş. Yüz yılda yaşadığımız bin kıssa, on yıllık iktidara bin hisse verdi mi acaba? Bu yüz yılın on yılı size ait iktidar mensupları. Adalet mülkün temelidir. Adli yargıda, idari yargıda, diğer pek çok kanunda yapılan düzenlemelerin bazıları maalesef adaleti de, yargı düzenini de, mülkü de sakatlamaktadır.

Değerli arkadaşlar, on yıllık AKP İktidarı bir kamuoyu araştırması yaptırsa, ortaya çıkacak sonuç şu olacaktır: İktidarın en başarısız olduğu iki alan vardır:

1) Hukuk ve adalet, adalet kurumu,

2) Terörle mücadele.

Kuvvetler ayrılığı prensibini hayata geçiren, onu gerçek kılan "hukukun üstünlüğü" ilkesidir. Yürütmenin veya yasamanın anayasal sınırlar dışına taşan güç ve yetki kullanımı "hukukun üstünlüğü" ilkesiyle sınırlanır. En başta, bizatihi, yargı, hukukun üstünlüğüne uymak zorundadır. Hukuk devleti şeklî bir kanun devleti değildir. "Kanun" diye, "kanun" diye hukuku tepeliyorsunuz. Birey ve toplum, huzur ve barışı adalet sayesinde bulur. Toplum vicdanı "adalet" kavramıyla sükûn bulur. Adaletsizlik herkesi incitir. Hukuk devletine ulaşmak için yargının bağımsız ve tarafsızlığını sağlama adına bugüne kadar görev yapmış tüm hükûmetler çeşitli çalışmalar yapmışlardır. 2009 yılında Adalet Bakanlığınca Yargı Reformu Stratejisi hazırlanmıştır, yol haritası belirlenmiştir. Belirlenmiş de ne olmuştur?

1) Yargı bağımsızlığının güçlendirilmesi: On yılda yargı bağımsızlığı güçlendirildi mi, yoksa bağımsızlık daha mı azaldı, yargı daha mı bağımlı hâle geldi? Yargı maalesef daha bağımlı hâle geldi. HSYK, yüksek yargı, bağımsızlığını neredeyse kaybetti, Hükûmetin güdümüne girdi. Çok basit olaylarda dahi bunun örneklerini görmek mümkündür. Bazı adliyelerin kapatılmasında, HSYK'nın Adalet Bakanlığının yönlendirmesine ne kadar açık olduğunu ve cılız kararlar verdiğini gördük. Danıştay Başkanının neredeyse her hafta, magaziner, siyasi ve iktidar yandaşı ancak hukuk dışı beyanlarına tanık oluyoruz. Danıştay Başkanı ihsası reyde bulunuyor, siyasi ve hukuki durumlarda açıkça taraf tutup mahkemeleri etki altına almaya çalışıyor.

2) Yargı tarafsızlığının geliştirilmesi: Yargı tarafsızlıktan daha da uzaklaşmıştır. On yılda gelinen nokta budur. Yargının on yılda daha tarafsız hâle geldiğini söyleyen varsa, biliniz ki, o ya kördür ya da vicdansızdır.

3) Yargının verimliliği ve etkinliği: Hükûmet verimlilikte somut bilgiler sunabilir mi, yargı verimli mi, etkinlikte mesafe alındı mı? Bunların cevabını verebilir mi Hükûmet? Hayır.

4) Yargıya güvenin artırılması: AKP dönemi yargıya güvenin en çok azaldığı bir dönem olarak anılacaktır.

5) Adalete erişimin kolaylaştırılması: Adalete erişim daha da zorlaştırılmıştır. Yüzden fazla adliyenin kapatılması adalete erişimi kolaylaştırıyor mu, zorlaştırıyor mu? Yüksek yargı harçları, tebligat ücretleri, keşif giderleri, bilirkişi ve tanık ücretleri avans şeklinde peşin olarak alınmaktadır. Bunlar adalete erişimi kolaylaştırıyor mu, zorlaştırıyor mu?

6) Ceza infaz sisteminin geliştirilmesi: Uzun tutukluluk süreleri cezaya dönüştürülerek ceza infaz süreleri oldukça geliştirildi(!) Cezaevlerinde, cezaevi araçlarında yanarak ölenler?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ERKAN AKÇAY (Devamla) - ?insanlık dışı muameleye tabi tutulanlar ceza infaz sisteminin geldiği acı noktayı göstermektedir.

Hepinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Akçay,  teşekkür ediyorum.