GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YARGI HİZMETLERİNİN ETKİNLEŞTİRİLMESİ AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VE BASIN YAYIN YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARA İLİŞKİN DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİ HAKKINDA KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:128
Tarih:30.06.2012

ALİM IŞIK (Kütahya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşmekte olduğumuz kanun tasarısının 45'inci maddesi üzerinde vermiş olduğumuz önerge hakkında söz aldım. Bu vesileyle tekrar saygıyla selamlıyorum hepinizi.

Değerli milletvekilleri, bugün bu kanunun görüşülmesi sırasında, saat 20.30 sıralarında, Diyarbakır merkez Bağlar ilçesinde devriye görevi yapan polis aracına molotofkokteyliyle saldırı, 21.30 sıralarında da Van Özalp ilçesindeki Durukan Kışlası'na PKK'lılarca roket ve uzun namlulularla silahlı saldırıda bulunulmuştur. Dolayısıyla, bir taraftan saldırılar artırılıyor ki "Bir an önce bu kanunu çıkarınız, ilave olacakları da bir an önce buna ilave ediniz." mesajını hepimize iletiyorlar.

Değerli milletvekilleri, Sayın Bakan, bir haftadır farklı ağızlardan farklı açıklamalarda bulunuluyor, CMK 250'nci madde değişikliğiyle ilgili, doğru olan hangisidir? Biz hangi başbakan yardımcısına, Başbakana veya bakana güveneceğiz? Buraya ne zaman getireceksiniz, kime ne sözler verildi, lütfen bunları bu Mecliste bari açıklayınız. Nasıl olsa şu anda vatandaş izlemiyor. İleri demokrasi uygulaması olarak salı, çarşamba, perşembe günleri saat 19.00'dan sonra canlı yayın yok. Biz bilelim ama, biz bilelim kime ne söz verildi? Oslo'da mı verildi yoksa İmralı'da mı verildi yoksa Bursa'daki MİT misafirhanesinde mi verildi, şu sözleri bir alalım.

ERKAN AKÇAY (Manisa) - Hepsinde vermişlerdir.

ALİM IŞIK (Devamla) - Bu sözler nereye verildiyse lütfen buraya bir açıklayın bunu. Bu kanunla neyi değiştirmek istiyorsunuz? Türkiye'nin temeline dinamit mi koymak istiyorsunuz, bunu açıklayın da biz de bilelim. Biz de vatandaşlarımıza gidince açıklayacağız; dinamiti şuraya, şuraya, şuraya koydular, koyanlar da bunlar diyeceğiz. Burada da aynı şekilde.

Şimdi, Danıştayla ilgili görev daraltmasına gidiliyor. Mevcut kanunun 60'ıncı maddesinin birinci cümlesi, "Başsavcı, dava dosyalarını uygun göreceği görev ayrımına göre savcılara havale eder" diyor. Yani, Danıştay başsavcılarının görevini onların inisiyatifine bırakmış, uygun gördüğü şekilde dağıtıyor.

Şimdi, bu 45'inci maddedeki değişiklikle neyi getiriyorsunuz? Bakınız; "Başsavcı, ilk derece mahkemesi sıfatıyla Danıştayda görülen dava dosyalarını, esas hakkındaki düşüncelerini bildirmek üzere, uygun göreceği görev ayırımına göre savcılara havale eder." Bir, birinci derece yani ilk derece mahkemeye bu görevi sadece veriyorsunuz; iki, sadece esas hakkında. Onu da alın elinden de bari hiç olmazsa Danıştaya dava gitmesin. Yani, nasıl bir hukuk devletinde yaşıyoruz? Bu kadar mı rahat hissediyorsunuz? Yani, bu şımarıklığın sebebi nedir? Nedir bu şımarıklığın sebebi? Bu ülke sadece sizin mi? Allah aşkına, yani bu düzenlemeleri bu Meclise getirmiş olmanızdan dolayı ben bu Meclisin bir üyesi olarak kendimden utanıyorum. Yani bu kadar, bu ülke, kolay parçalanır, satılır mı ya! Olmaz böyle şey.

Bu düzenlemeyle Danıştaydaki başsavcıların görevleri daraltıldığı gibi, değişikliğin Danıştaydaki yargılamanın daha hızlı sonuçlanmasını sağlayacağına yönelik iddialar asla doğru değildir. Hâlbuki bunun aksine Danıştaydaki dosya birikimine Danıştay savcıları sebep olmuyor. Danıştaya gelinceye kadarki alt mahkemelerdeki dosyalar bunun sebebi. Şimdi, buralarda çözüm bulmuyorsunuz, Danıştayda, sadece esas hakkında? Peki, yanlış geldiyse veya vatandaşın mağduriyetine yol açan usul hakkında yanlış yönlendirilmiş dosya, ne yapacak? O da yok.  Sadece esastan görüş verebileceğiz.

Dolayısıyla, bu kanun teklifinin içinde, her ne kadar birer ikişer cümleyle sıkıştırılmış da olsa dikkatle incelendiğinde bu ülkeyi dinamitleyecek maddeler var. Bu hukuk devleti ilkesini zedeleyen ve gerçekten bu ülkede bundan sonraki kardeşlik ve barış ortamını ciddi anlamda sıkıntıya sokacak maddeler var. Bizim görevimiz sizi uyarmak. Siz de bu uyarı karşılığında herhâlde kendi sorumluluğunuzu kendiniz tartarsınız.

Tekrar hepinizi saygıyla selamlıyor, önergemize desteğinizi bekliyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN -  Teşekkür ederim Sayın Işık.