| Konu: | HÜKÛMETİN SON DÖNEMDE KÜTAHYA İLİNDEKİ UYGULAMALARINA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 127 |
| Tarih: | 29.06.2012 |
ALİM IŞIK (Kütahya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle sizleri ve bizleri izleyen aziz milletimizi saygılarımla selamlıyorum.
Adı "Ak" ancak icraatları daha çok akçeli olan bir partinin tek başına geldiği 2002 yılından beri Kütahya'nın üstünde dolaşan kara bulutlar her geçen gün artmıştır. Bu süreçte Kütahya'nın elinde bulunan birçok fabrika ve tesis satılarak yandaşlar zenginleşmiş, Kütahyalı 100 bine yakın gencimiz işsizlikten dolayı ili terk etmiş; aldığı kamu yatırımları açısından 1999-2002 döneminde 29'uncu sırada olan il, AKP hükûmetleri döneminde tam 10 sıra gerileyerek 39'uncu sıraya düşmüştür. Bu dönemde Türkiye nüfusu yüzde 10'dan fazla büyürken Kütahya il nüfusu yüzde 15 oranında düşmüş ve milletvekili sayımız 6'dan 5'e inmiştir. Bu olumsuzluklara son bir yıl içerisinde eklenen yeni birçok sorundan bazılarını sizlerle paylaşmak istiyorum.
Değerli milletvekilleri, ilimize yıllardır hizmet veren Jandarma Er Eğitim Taburunun başka bir ile taşınmayacağı yönünde 12 Haziran 2011 seçimleri öncesinde AKP'li birçok yönetici tarafından Kütahyalılara söz verilmesine rağmen, seçimlerden kısa bir süre sonra bu tabur Kastamonu iline taşınmış ve hemşehrilerimiz kandırılmıştır.
Şimdiye kadar 4 teşvik bölgesinin 3'üncü bölgesinde bulunan ilimiz, yeni teşvik sistemiyle 6 bölgeden 4'üncü bölgeye alınarak daha kötü bir konuma itilmiştir.
On yıldır, ilin Afyon çıkışında yapılacağı söylenen ve Sağlık Bakanlığının 2010-2013 yatırım programına alındığı belirtilen 500 yataklı devlet hastanesi inşaatına bir türlü başlanamadığı gibi, şimdi de hastanenin yerinin değiştirilmesi gündeme gelmiştir ve Kütahya bu yatırımı da kaçırmak üzeredir.
Kütahya'nın Tavşanlı ilçesi yolu üzerinde bulunan Dumlupınar Üniversitesi Merkez Kampüsü içerisinde bir buçuk yıl önce inşaatı tamamlanan 520 yataklı Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi binası bugüne kadar faaliyete geçirilememiş ve boş bekletilmektedir.
İlimiz Tıp Fakültesi hastanesi kapatılarak Sağlık Bakanlığına ait devlet hastanesiyle birleştirilmiş ve Kütahya il merkezinde ikinci basamak hastane kalmamıştır.
19 Mayıs 2011 tarihinde meydana gelen Simav depreminin verdiği yaralar sarılamamış, birçok insanımız evsiz ve işsiz kalmış, ilçeden 7 bin dolayında vatandaşımız göçe zorlanmıştır. Bu insanlarımızın bu kürsüden defalarca dile getirdiğimiz sorunlarına âdeta kulak tıkanmıştır. Deprem nedeniyle yıkım kararı verilen Simav Devlet Hastanesi için bugüne kadar hâlâ uygun bir yer tespit edilememiştir.
Seyitömer Linyit İşletmeleri, Garp Linyitleri İşletmesi, Seyitömer ve Tunçbilek termik santralleri ile Etibor tesislerinde taşeron işçisi olarak çalışan gençlerimiz, "Arkanızda AKP ve Hükûmet var." söylemleriyle açık senet, tarihsiz istifa dilekçesi ve alacağı bulunmadığına dair ibraname istenerek tehdit edilmekte ve bunları vermeyenler ise işten çıkarılmaktadır.
Tavşanlı, Gediz, Şaphane ilçelerinde kurulmak istenen zehirli atık tesislerine karşı bölge halkının tepkisi hiçe sayılmış ve gizlice ÇED raporları düzenlenmiştir. Termik santrallerin linyit yataklarıyla birlikte özelleştirilmesinin önündeki engel de iki gün önce Meclis gündeminde olan torba yasaya eklenen bir maddeyle kaldırılmıştır. Bor üretimi ve zenginleştirilmesi ile pazarlanmasına yönelik işlemlerde özelleştirmenin önünü açacak çok tehlikeli bir kanun tasarısı Meclis gündemine getirilmiştir.
Habur'da PKK'lı teröristlerin ayağına seyyar mahkeme götüren AKP Hükûmeti, HSYK'nın 15 Haziran 2012 tarihli kararıyla ülke genelinde 146, Kütahya'da ise Osmanlı'nın kuruluş merkezi olan Domaniç ile Şaphane ilçelerindeki adliyeleri kapatmış, gelen baskılar sonunda bir hafta sonra iade edilen 44 ilçe adliyesi içerisine Şaphane ve Domaniç dâhil edilmemiştir. Yakında bu adliyelere ek olarak, Domaniç Cezaevi ile ilçelerde icra müdürlükleri, noterler ve maliyelerin de kapatılması kaçınılmaz olacaktır.
Tüm bunlar yetmiyormuş gibi "Müslüman mahallesinde salyangoz satar." hesabıyla, Kütahya'da bulunan Rum kilisesinde, doksan yıl aradan sonra 1 Temmuz 2012 Pazar günü, İstanbul Ortodoks Patrikhanesi Bursa Metropoliti yönetimindeki bir ayinle Kütahyalıların çan sesiyle uyandırılmasına yönelik hazırlıkların yapıldığı iddiaları medyada yer almaktadır.
Hükûmeti, AKP'li yöneticileri ve değerli bürokratları, Kütahyalı hemşehrilerimi tahrik etmeye yönelik girişimlerden vazgeçerek, sürekli olarak gündeme taşımaya çalıştığımız sorunlara çözüm bulmaya, uyarılarımıza ve önerilerimize kulak vermeye davet ediyor, iyi tatiller dileklerimle saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.