| Konu: | BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 131 |
| Tarih: | 03.07.2012 |
ENGİN ALTAY (Sinop) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Şimdi, sayın milletvekilleri, Hükûmet bizi de taşeron işçi zannetmiş, zira 652 sayılı bir Kanun Hükmünde Kararname yaptı Hükûmet ve tatbik etmeye başladı. Şu torba kanuna baktığınız zaman, bu maddelerin birçoğunun yapılan 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ve diğer kanun hükmünde kararnamelerdeki hataları düzeltmek için burada bizi meşgul ediyor Hükûmet. Yani şimdi "652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 37'nci maddesini biz yanlış yaptık, siz düzeltin." diyor. Bunu diyebilir, bunda bir beis yok, ama şunu soruyorum Genel Kurula: Şimdi, bu Kanun Hükmünde Kararname Meclise geldi mi, Meclisten geçti mi? Gelmedi. Meclise gelmemiş, Meclis bunun tümü üzerinde bir işlem yapmamış, siz de bizden? Şimdi Hükûmet "Kanun hükmünde kararnamemi düzelt." diyor.
Bana göre, kanun yapma tekniği bakımından bu olamaz, bu yanlıştır, ama bunun yapılması da şart. Yani Hükûmetin getirdiği, özellikle bu 54'üncü maddeye "hayır" demek de mümkün değil. Ee, ama Hükûmet de artık tecrübesiz bir Hükûmet değil, on yıllık bir Hükûmetin bu kadar acemilik yapmasına akıl sır erdiremiyorum. Biraz sonra eğitimle ilgili meseleleri konuşacağım.
Benim şimdi, sayın milletvekillerim, sizinle paylaşmak istediğim mühim bir derdim var. Dün gece geç saatlerde Sinop ilimizin Dikmen ve Durağan ilçelerinde çok büyük bir sel felaketi gerçekleşti. Biraz önce il Valimizle konuştum. Sayın Vali? Çok büyük bir felaket, can kaybı bakımından çok büyük bir felaket, bir ilçenin âdeta yok olması, bir mucizevi şekilde? Biraz sonra gerekçesini de anlatacağım, Ulaştırma Bakanına da teşekkür edeceğim ama orada oturan bakanlardan da destek isteyeceğiz.
Sayın milletvekilleri, dün geceki sel afetinde iki ilçemizde de çok şükür bir can kaybı yok ama her iki ilçenin de bütün altyapısı çökmüş vaziyette. Yüzlerce büyük ve küçükbaş hayvan telef oldu. Sinop ilinin Durağan ve Dikmen ilçesinde kullanılabilir yol, yer altı şebekeleri, içme suyu kalmadı.
Şimdi, 2 Sayın Bakanımız da burada.
Sayın Bakanlarım, Sayın Milletvekilimiz Mehmet Ersoy da sizinle muhakkak irtibata geçecektir ancak biz Sayın Milletvekilimle de görüştük, yarın bölgeye gideceğiz. Hükûmetinizden rica ediyorum. "Efendim, can kaybı yok, onun için de afete gerek yok?" ne olur, demeyin. Esasen, bir Sayın Bakanın, bir Hükûmet yetkilisinin mutlaka bölgeye gitmesi lazım. Dün akşam, Binali Yıldırım olmasaydı, Dikmen ilçesi şimdi tarihten silinmişti.
Sayın milletvekilleri, Dikmen ilçesinin kenarından dolguyla bir yol yapıldı. Dolguyla çayın kenarından büyük bir yol yapıldı ve Dikmen Çayı, "Kanlıçay" dediğimiz, sonra adı "Güzelceçay" olan Kanlıçay taşınca bu yol, bu dolgu yol ilçeyi kurtardı ama yol tümüyle gitti yani devletin harcadığı trilyonlarca para çaya gitti, denize gitti ama feda olsun, bir tek Dikmenli hemşehrimin burnu kanamadı.
Şimdi, Karayollarının yolu yapacağı muhakkak. Sosyal yardımlaşmadan sorumlu Bakanım orada.
Sayın Bakanım, yarın ben gideceğim, Sayın Ersoy da gidecek, ne olur, siz de gelin, manzarayı yerinde görün. Vatandaşlarımızın yaralarını bir an önce kapatalım. Bölgenin afet kapsamına alınmasına yönelik vilayetin mutlaka bir talebi olacaktır. Bu konuda Hükûmetten katkı bekliyoruz, yardım bekliyoruz.
Bu vesileyle, Parlamento adına, sizler adına da bölge halkına "Geçmiş olsun." diyorum. Yaralılarımız var, onlara acil şifalar diliyorum. En büyük tesellimiz can kaybı olmamasıdır ama tekrar altını çiziyorum: Sayın Hükûmet, Durağan ve Dikmen ilçelerimizdeki manzara çok kötü bir durumda, hiç altyapısız bir yerleşke hâline döndü iki ilçemiz de. Bu konuda da Hükûmetten, Parlamentodan destek bekliyoruz.
Bu vesileyle -Bu kanuna yapacak bir şey yok. Bu, teknik olarak geçmek zorunda ama- Hükûmeti bir kere daha uyarıyorum: İşinizi doğru yapın, yapamıyorsanız bırakın.
Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Altay.