GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BİREYSEL EMEKLİLİK TASARRUF VE YATIRIM SİSTEMİ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:118
Tarih:12.06.2012

CHP GRUBU ADINA BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Sıra sayısı 271 olan, Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı üzerinde söz almış bulunuyorum, ikinci bölümle ilgili olarak. Hepinize saygılar sunarım.

Değerli arkadaşlarım, biliyorsunuz, ekonomi birey ve toplumla ilgili her türlü faaliyeti kavrar, kapsar. Ekonominin ölçülmesi çok zordur, neredeyse imkânsızdır. Çünkü milyonlarca çok değişken faaliyet vardır ekonomi içerisinde, ekonomik faaliyetler içerisinde; bunların çok çeşitli sebepleri vardır. Bunların tümünün kavranması, yönetilmesi aşağı yukarı imkânsızdır. Ekonomi bilimi ya da disiplini belli modeller çerçevesinde, belli modeller yaparak bunları kavramaya çalışır, ölçmeye çalışır, mukayeseler yaparak kavramaya çalışır.

Türkiye'de de bu konuyla ilgili olarak bazı çalışmalar yapıyoruz ama ekonomiyi kavrama konusunda, henüz, bizde kayıt dışı ekonominin de çok fazla olması nedeniyle yeterli durumda değiliz.

Bunu neden söyledim? Bugün gündeme gelen, daha doğrusu dün gündeme gelen, bugüne de taşan bu bireysel emeklilik sistemiyle ilgili olarak ekonomi ve sosyal hayatla ilgili çok önemli bir yere sahip olan tasarıyı değerlendiriyoruz hep birlikte. Bu çok önemli bir düzenleme ekonomik ve sosyal açıdan, o nedenle de üzerinde, bu saatte de olsa çok daha dikkatli olarak durmamız gerekir, konuşmamız, tartışmamız gerekir.

Biz, alt komisyonda bireysel emeklilikle ilgili olarak bir çalışma yaptık, sonra Komisyona getirdik. Bireysel emeklilikle ilgili bölümünü ilgili meslek kuruluşları ve bürokrasi hazırladı. Dolayısıyla teknik bir kanun olduğu için birçok açıdan iyi bir düzenleme oldu diyebiliriz. Özellikle ben zamanlama hatası olduğunu düşünüyorum konuyla ilgili olarak ama Komisyonda sadece bireysel emeklilik kısmıyla ilgili bir çalışma olduğunu düşünüyorum. İlave olarak getirilen maddeler olmasaydı çok daha güzel olacaktı, çok daha düzenli, çok daha anlaşılabilir, bugün de tartışırken hepimizin daha iyi kavrayacağı bir hukuki düzenleme olacaktı. Maalesef getirilen yirmiye yakın çeşitli, farklı kanunlarla ilgili maddeler nedeniyle, o da yirmiye yakın, konu kavranması zor bir hâle geldi, değerlendirilmesi zor bir hâle geldi maalesef.

Bireysel emeklilikle ilgili bir zamanlama sorunu var dedim, zamanla ilgili bir sıkıntı var dedim. Zamanla ilgili sıkıntı şu: Bireysel emeklilik? Biliyorsunuz, aslında kanun 2001 yılında çıktı, yürürlüğe girdi. On bir yıl içerisinde aşağı yukarı 16-17 milyar lira toplandı, 2 milyon 800 bin üyesi var sistemin. Çok başarılı olmadı, Avrupa'yla, gelişmiş ülkelerle kıyasladığımız zaman çok gerilerde olduğumuzu görüyoruz. Millî gelirle kıyasladığımız zaman yüzde 2,3'lük bir oranla OECD ülkeleri içerisinde de gerilerdeyiz bu açıdan. Çok başarılı olunamadı, bunun tekrar canlandırılması, düzenlenmesi gerekiyor.

Şimdi, bu dönemde yapılması bunun zamanlama açısından, timing açısından -futboldaki terimle- yanlış oluyor. Neden? Çünkü şimdiye kadar özellikle harcamaların bol olduğu bir dönem yaşadık, likidin bol olduğu bir dönem yaşadık, böyle bir düzenleme yapmadık. Şimdi, orta vadeli programda da özellikle açıklandığı üzere sıkıntılı bir döneme giriyoruz ekonomik açıdan. Geçen yılki büyüme hızının yarısını yakalamamız dahi zor. Böyle bir dönemde biz tasarrufları artırmaya yönelik bir tasarı üzerinde çalışıyoruz, tasarrufların artması gerektiğini söylüyoruz. Gerekçesinde de öyle diyor, çok iddialı bir gerekçesi var. İstanbul'un finans merkezi olması, tasarrufların artırılmasından bahsediyor.

Şimdi bu dönemde özellikle Bireysel Emeklilik Kanunu'ndaki  bu değişiklik tabii ki sıkıntılı bir dönem olduğu için tasarruflarda artış getirmeyecek, sıkıntı yaratacak.

Ben biraz önce Sayın Bakana sordum: Bireysel Emeklilik Kanunu'nun mevcut şekliyle bu düzenlemeden sonra yürürlüğe girmesi hâlindeki arasında ne kadar fark olacak? Şöyle bir şey düşünün: 500 liralık her ay tasarruf yapıyorsanız, bireysel emeklilik sistemine girmişseniz çok düşük bir miktar söz konusu olacak. Birisinde zaten vergi dilimleri değişiyor ama aşağı yukarı 500 liralık kısımla ilgili olarak 40-50 liralık bir fark en fazla söz konusu olabilecek. Bunun için kimsenin sisteme dâhil olması, bu kadar tasarrufta bulunması söz konusu olamaz. Yani bundan sonrasıyla ilgili olarak on yılda, on bir yılda sisteme dâhil olmuş 2 milyon 800 bin kişi var Türkiye'de düşünebiliyor musunuz? Bundan sonra bu ayda 50 lira yüzünden, bu rakamın 2 misline çıkması mümkün müdür? Değil. 2 misline çıksa dahi -çok düşük bir rakamdan bahsediyoruz- yani bu 5 milyona, 6 milyona çıksa dahi hedeflenen rakama ulaşmamış olacak. Hâlbuki bizim bu dönemde tasarruflarımız dibe vurduğu için çok daha fazla tasarrufa ihtiyacımız var. Çok daha fazla bu konuyla ilgili teşvik yapılması gerekirdi, teşvik düzenlenmesi gerekirdi. Dolayısıyla gerekçedeki o iddialı kısım, iddialı ibarelerin çok bir anlamı kalmamış oluyor maalesef.

Mayıs ayı içerisinde Merkez Bankası Finansal İstikrar Raporu açıklandı biliyorsunuz. Finansal İstikrar Raporu'nda önemli ibareler var. Bunlardan bir tanesi de 26'ncı sayfada geçiyor hatırladığım kadarıyla, Türkiye'deki hane halkı tüketiminin arttığını ve tüketim içerisinde özellikle borç payının arttığını söylüyor. Yıl sonu itibarıyla, 2010 sonu itibarıyla, her 100 liralık harcama içerisinde 51,7 lira borç var yani hane halkının yaptığı her 100 liralık harcamanın 51,7 lirası borç. Diyor ki: "Bu, gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında, Avrupa'yla kıyaslandığında düşüktür." Düşük belki Avrupa'yla kıyaslandığında ama bu son on sene içerisinde çok artmış. Belki seri olarak farklı ama 2002 yılında bu rakamın biz 4,7 olduğunu biliyoruz yani 2002 yılındaki 100 liralık harcamada 4,7 lira borç varken, şimdi, 2011 sonunda 51 lira, 52 lira borç var. Bu çok büyük, hızlı bir değişim, çok büyük bir artış, çok tehlikeli bir artış. Dolayısıyla bunun önünün alınması lazım. Bunun önünün alınması için bireysel emeklilik sistemi çok önemli bir mekanizmaydı ama maalesef ondan yeterince yararlanamıyoruz, yararlanamayacağız bu şartlar altında da, amacına ulaşmamış olacak; böyle bir sıkıntısı var. Bunu özellikle dikkatinize sunmak istiyorum. 

Bir de, biraz önce de tartıştık, mevcut şekliyle Bireysel Emeklilik Kanunu önemliydi, bir bütün olarak getirilebilirdi. Baştan yine diğer kanunlar söz konusuydu, ona yakın başka kanun da söz konusuydu; Merkez Bankası, Halk Bankası, Elektrik Kurumuyla ilgili düzenlemeler de içeriyordu ama daha sonra getirilen on beş maddeyle çok karışık hâle getirildi. Dolayısıyla işin içinden çıkılması zor bir durum söz konusu oldu. Halbuki daha net bir düzenleme yapılabilirdi.

Yine, kanunun 31'inci maddesinde, daha önce eleştirdiğim yap-işlet-devlet ya da yap-işlet-kiralayla ilgili bir düzenleme vardı. Orada hazine garantisi getiriliyordu. Yine ona benzer bir düzenleme yapılıyor. S&P not düşürmüştü, tekrar not düşürebilir bakın. Tekrar uyarıyorum, o zaman da söylemiştik, not düştü, tekrar not düşebilir.

Diğer taraftan, bu varlık kiralama şirketiyle ilgili de eleştirim olacak; onunla ilgili bir önergemiz var, ondan sonra bu eleştirilerimi de yapacağım.

Hepinize saygılar sunuyorum.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Kuşoğlu.