GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TURİST REHBERLİĞİ MESLEK KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:117
Tarih:07.06.2012

SEYFETTİN YILMAZ (Adana) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 257 sıra sayılı Turist Rehberliği Meslek Kanunu Tasarısı'yla ilgili şahsım adına söz almış bulunmaktayım. Hepinize saygılar sunuyorum.

Bu yasa tasarısının turizmimize ve memleketimize hayırlar getirmesini diliyorum. Fakat ben, öncelikle, kendi seçim bölgem olan Adana'yla ilgili konulara girmek istiyorum.

Biraz önce Sayın Bakana da sormama rağmen? Adana, biliyorsunuz, bu İktidar döneminde, son on yılda bütün alanlarda kan kaybetti yani iktidar partisi tarafından özellikle üvey evlat muamelesi gören bir kent. İşte, işsizlikte birinci olmuş; sağlık yolsuzluğunda, yolsuzlukta, yatırımlarda sonuncu sıraları alıyor ama Adana, gerek konumu gerek ulaşım imkânları gerekse sahip olduğu tarihî mirası, doğal güzellikleri, sosyal ve kültürel değerleriyle turizm açısından önemli potansiyeller taşımaktadır.

Bakın, ben, burada, Turizm Bakanlığının yetkililerine seslenmek istiyorum: Bölgemiz, bir, deniz turizmi açısından; iki, yayla turizmi? Yani bugün yüz binlerce insan yaz döneminde yaylalarda vakitlerini geçiriyor. İrili ufaklı birçok yaylamız var; Tekir'den, Kozan'ın Horzum'una, Bürücek'ine kadar birçok yaylamız var. Buralar Allah'a emanet, hiçbir çalışma yapılmadan kendiliğinden gidiyor.

Yine, bölgemizi tek başına düşünmemek lazım. Mersin'iyle, Hatay'ıyla, Osmaniye'siyle, Niğde'siyle baktığınızda, hem deniz turizmi açısından hem ekoturizmi açısından hem de Orta-Doğu'ya açılan bir kapı olarak sağlık turizmi açısından çok önemli potansiyeller taşımaktadır.

Şimdi, biz seçimden önce de proje sunduk. Buradan Turizm Bakanlığı yetkililerine sesleniyorum: Bakın, Türkiye'nin 45 kilometrelik en güzel kumsalları, bizim "Karataş, Tuzla ve Akyatan" dediğimiz bölgede. Seyhan Nehri'nin denize döküldüğü yerden Adana'ya aldığınızda 44 kilometre. 40 kilometrelik bu uzunluktaki yerde 40-50 metre genişliğinde? Burayı diyoruz ki: "Gelin, denizle Adana'yı birleştirelim. 40-50 metre kanal yaptığımızda? Kanal Adana projesi; çok basit bir proje ve uygulanabilmesi kolay çünkü etrafı tamamen Devlet Su İşleri tarafından istimlak edilmiş, düşük maliyetli bir proje. Bu bölgeyi turizm alanı ilan edelim, burada beş yıldızlı oteller yapılsın ve kanalın etrafına golf sahalarından hobi bahçelerine kadar? Artık Adanalı Adana'dan kalktığında tekneyle, kayıkla denize inebilecek hâle gelsin." Bunların yapılması birtakım projelere bağlı.

Yine ekoturizm açısından baktığımızda bölgemiz, Bolkarlardan Demirkazıklara kadar, Karagöl'den Çinili Göl'e, Hacer Ormanlarından Yedigöller'e kadar, ekoturizmin dünyada yükselen değer olduğu günümüzde çok ciddi potansiyeller taşımaktadır ama baktığınız zaman, turizm açısından bölgemize yapılan ciddi bir yatırım görememekteyiz.

Yine -bunların hepsini bir bütün olarak söylemek istiyorum- sağlık turizmi açısından karşımızda Orta Doğu gibi çok önemli bir potansiyel var. Bölgemizi faydalı kaynaklar açısından değerlendirdiğimizde, bu bölgeyi aynı zamanda sağlık potansiyeli açısından da değerlendirip sağlık turizminin merkezi hâline getirebiliriz.

Yani iktidar mensuplarına ve Hükûmete şunu söylemek istiyorum: On yıldır Adana'ya üvey evlat muamelesi yapıyorsunuz. Bakın, Çukurova olarak dünyanın en mümbit topraklarına sahip olmasına rağmen şu anda tarımda can çekişmekte. Türkiye'de 1950'li yıllarda sanayileşme hamlesinin başlamasıyla beraber Türkiye'nin ilk sanayileşen kenti olmasına rağmen, iktidarınız döneminde elliye yakın fabrika kapandı, 10 binlerce insanımız işini kaybetti.

Tarım ve sanayinin yanı sıra turizm olarak da bölgemizi bir bütün olarak değerlendirdiğimizde, çok önemli bir potansiyele sahip. İktidar partisinden bir daha rica ediyorum, Sayın Bakandan ve turizm yetkililerinden cevap bekliyorum: Bu kadar önemli turizm potansiyeline sahip olan bu bölgemize ciddi bir proje yapma imkânımız yok mu?

Şimdi, ülkelerin kalkınması, belli bölgelere yapmakla geçmiyor. İşte, İstanbul'a çılgın projeden bahsediyorsunuz ama bölgesel kalkınmalar bir ülkenin kalkınması açısından çok daha önemlidir. Oralara milyar dolarlarca lira para yatırıyorsunuz. Bunun kırkta, ellide 1'i yatırımla? Hatay'dan başlayarak, Osmaniye, Adana ve Mersin'i bir bütün olarak düşündüğünüzde ellide 1, yüzde 1 yatırımla çok daha büyük katma değerler sağlarsınız. Bu bölgeyi Kocaeli, Sakarya, İstanbul bölgesine aldığınızda ikinci bir megakentten bahsediyorsunuz. İşte, bir depremde Türkiye'nin ne kadar etkilendiğini görüyorsunuz. Bir büyük ülke olmak, büyük düşünmek ancak potansiyelleri harekete geçirmekle mümkündür. Bizim bölgemizde de bu potansiyeller vardır. Sizden ricamız bu potansiyelleri hayata geçirmenizdir. Ben tekrar?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Lütfen sözlerinizi tamamlayınız.

SEYFETTİN YILMAZ (Devamla) - Teşekkür ediyorum. (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Yılmaz.