GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HUKUK UYUŞMAZLIKLARINDA ARABULUCULUK KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:116
Tarih:06.06.2012

TURGUT DİBEK (Kırklareli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Değerli arkadaşlar, 32'nci madde, aslında 31, 32, 33  bir bütün. Şimdi, kanunda sayılan görevler var. Ara bulucular görev yapacak, vatandaşlarımız onları seçecek, nasıl yapacaklar, onlar var da bu düzenlemeleri yürütecek bir de bir yapının oluşması lazım. Bunu da komisyonda konuşmuştuk, alt komisyonda ve ana komisyonda. Tabii bağımsız bir yapı kurulabilir mi; yani Adalet Bakanlığının dışında, içinde siyasi iradenin olmadığı, hani Avrupa, Amerika diyoruz ya, arkadaşlarımızla konuşuyoruz, her şey güzel, oralarda var da böyle bir yapı yok orada. Yani bizim Türkiye'de bu yapıyı yine Bakanlık takip ediyor, her şey Bakanlığın elinde.

Bu 31'inci, 32'nci ve 33'üncü maddeler maalesef, değerli arkadaşlar, ara buluculukla ilgili tüm düzenlemeleri bir Bakanlığın eline veriyor. Hocalarımızla konuştuğumuzda "Ya niye böyle bir şey uygun görüldü, niçin bunu bağımsız bir kurulun denetimine, yapısına devretmeyelim?" dedik ancak onlar da dediler ki "Biz içinden çıkamadık, işte burada bir kötü niyet yok, art niyet yok, işte mecburen gittik Bakanlığa teslim ettik." dediler ama  değerli arkadaşlar, konu öyle değil, gerçekten öyle değil.

Şimdi, kurul, ara bulucular kurulu biraz bağımsız bir yapı gibi gözükmekle beraber, aynen Hâkim ve Savcılar Yüksek Kurulunun, HSYK'nın yapısına benzer bir şekilde orada da arkadaşlar elemişler, bakmışlar, ince eleyip sık dokumuşlar, 15 kişilik bir yapıyı nasıl biz kontrol ederiz diyerek bunun 8'ini bakanlık bürokratları ve bakanın belirleyeceği bir kurul hâline getirmişler. Yani kurul hukuk işleri genel müdürü var, daire başkanı var -kurul ve ona bağlı olarak kurulan bir daire başkanlığı var biliyorsunuz bu kanunla beraber- Adalet Bakanının atadığı ara bulucular içerisinden 3 kişi var. Biz, ya niye Bakan atıyor, ara bulucular sicili oluşacak, çok sayıda ara bulucu var, kendi içlerinden ara bulucular 3 kişiyi belirleyemezler mi bu kurulun içerisine onların böyle bir yeteneği yok mudur? Onlar kendi içerisinden? Hani diyordunuz ya hâkimler, kürsü hâkimleri işte kendi içinden seçsinler, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna gelsinler, daha demokratik  bir yapı oluşsun, daha katılımcı bir yapı oluşsun. Hayır orada da Bakanlık belirliyor ara bulucular içerisinden, bakanın kendi belirliyor, o var. Ancak komisyonda şunu yapabilmiştik: Orada YÖK'ün 2 tane temsilcisi olacak kurul içerisinde, bunun 1 tanesini Barolar Birliğine aktarabildik yani bunu önergeyle komisyonda yaptık. O kadar, arkadaşlarımız öyle bir, sağ olsunlar bizimle beraber hareket edebildiler ama onun dışında, uzatmayayım değerli arkadaşlar, bu kurul bürokratik bir yapı olarak Bakanlığa bağlı bir hâle getirildi.

Şimdi, işlerin çoğunu Bakanlık yapacak. Kurulun az çok, yine TOBB'dan gelen, esnaf sanatkârlar, Odalar Birliğinden gelen, Barolar Birliğinden gelen, Noterler Birliğinden gelen temsilcileri var, 8'in 7'si oradan geliyor. 8 tanesi tamamen Bakanlığa bağlı olan birimlerden geliyor. Şunu diyebiliriz: Ya kurulun hiç olmazsa görevlerini biraz arttıralım. Yani daire başkanlığı hemen hemen tüm kanundaki görevleri üstlenmiş gibi. Kurul senede iki kere toplanacak "Ya bunu da dört kez toplayalım." dedik yani üçer ay arayla dört kere toplansın yıl içerisinde, biraz daha yetkileri arttırılsın, daha fazla yetkileri olsun. Yani sınavı Bakanlık yapacak, yani bu ara bulucularla ilgili sınavı. Eğitim iznini kimler veriyor? İşte, hukuk fakülteleri verecek, Barolar Birliği verecek -onu da önergeyle Komisyonda ilave etmiştik- Adalet Akademisi verecek. Bu eğitim iznini de değerli arkadaşlar kurul veremiyor. Şimdi baktım ben -orada, bayağı Komisyonda da konuşmuştuk- eğitim iznini Bakanlık verecek ama eğitim iznini iptal etme yetkisini kurula vermiş yani bu da bir tuhaf, tezat olay, iptali kurulda ama izin Bakanlıkta.

Yani kurul bir anlamda sembolik bir hâle getirilmiş durumda burada. Denetimi kurul yapamayacak, denetim yine Bakanlık tarafından yani ara bulucularla ilgili denetimi kurul yapamayacak.

Kurula ne görevler verilmiş? Denetimle ilgili görüş bildirecek. Nereye? İşte, Hukuk İşleri Genel Müdürlüğüne veya Daire Başkanlığına. Efendim, harç miktarlarını belirleyecek, aidatları belirleyecek, böyle bir tablo.

Şimdi, tabii burada ne kadar iyi niyet var? Avrupa'da -işte, arkadaşlarımız, İngiltere'de gördük- denetimi kim yapıyor, eğitimi kimler veriyor, hükûmet, bakanlık ne kadar işin içerisinde? Tamamen bağımsız bir hâle gelmiş ama bizde tamamen Bakanlığın vesayeti içerisinde?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

TURGUT DİBEK (Devamla) - ?siyasi iradenin vesayeti içerisinde bir kurul ve yapı.

Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Dibek.