GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: POSTA HİZMETLERİ KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:101
Tarih:08.05.2013

NAMIK HAVUTÇA (Balıkesir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 452 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 25'inci maddesinde değişiklik yapılmasını öngören önergemiz üzerinde söz aldım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, dün Türkiye Büyük Millet Meclisinde Bandırma Şeker Piliç mağduru işçiler vardı. Biz buradan, bu kürsüden bir yıl önce Balıkesir'de beyaz et sektöründe sorunlar olduğunu, eğer önlem alınmazsa iflasların kaçınılmaz olacağını ifade ettik. Ancak ne yazık ki sesimiz buradan yeterince duyulmadı ki bölgede, sektörde iflaslar art arda gelmeye başladı. Önce Şeker Piliçte iflas yaşandı, tam 1.200 işçi kardeşimiz ekmeğinden, aşından oldu. Bu insanlar şu anda işsiz durumda ve ne yazık ki eften püften gerekçelerle Çalışma ve İŞKUR'un mazeretleriyle işsizlik ödeneği bile alamamaktadırlar. Üniversitede okuyan çocuklarına ekmek getirememektedirler, harçlık verememektedirler. Ben, buradan Çalışma Bakanına ve Ekonomi Bakanına seslenmek istiyorum: Türkiye'de çok önemli bir istihdam yaratan ve Balıkesir olarak beyaz etin yüzde 25'ini üreten bir iliz ve bölgede 20 bin insan karnını bundan doyuruyor. Bu işçilerin ekmeğine, aşına eğer biraz saygınız varsa onlara, derhâl oraya müdahale ederek Hükûmetin gereken desteği acilen vermesi gerekiyor.

Değerli milletvekilleri, AKP döneminin en önemli klasiği belki de emek dünyasında yarattığı tahribattır. Bakın, siz iktidara geldiğinizde Türkiye'deki sendikalı işçi sayısı 2 milyon 650 bindi, bugün Türkiye'deki sendikalı işçi sayısı sadece 650 bin ve Türkiye'de yaşayan emek dünyasında "4/C, 4/B, sözleşmeli istihdam, taşeron istihdam" diye diye emek dünyasında tam bir emek köle cenneti yarattınız. Böyle bir Türkiye'de sosyal devletten, sosyal adaletten söz edilebilir mi? Belediyede çalışan, taşeronda çalışan işçi kardeşimiz asgari ücret alıyor ama asli kadroda bulunan onun iki katı maaş alıyor. Böyle bir adalet, adı "Adalet ve Kalkınma Partisi" olan bir siyasi partinin adalet anlayışıyla hangi ölçüde örtüşüyor? Böyle bir adalet dünyanın neresinde var?

Değerli milletvekilleri, eğer biraz vicdan varsa, biraz emeğe saygı varsa Türkiye'nin bu tablosu karşısında gerçekten adaletin gözlerinin kör olması lazım. Ne yazık ki şimdi de PTT yasasıyla getirmeye çalıştığınız tam tamına da bu. Yani, o fabrikalara baktığınızda dolar mı görüyor sizin gözleriniz? Yani böylesine mi iş adamları gözleri dönmüş bir şekilde saldırıyor?

Yine, işçiler ayakta, PTT çalışanları ayakta, sokaklarda ve bunu görüyorlar. Bakın, 27.317 sözleşmeli personeli, 789 işçiyi, 8.644 taşeron firma işçisini, toplam 37.819 çalışanı köle yapmak için gayret ediyorsunuz, bu tasarının amacı bu. Diğer yaptıklarınız gibi, iktidarda kaldığınız on bir yıl boyunca güvenceli iş kapsamındaki çalışan sayısını azaltacak pek çok kanunu Meclisten geçirdiniz. İlk iş olarak İş Kanunu'nu değiştiren AKP, esnek çalışma biçimlerini, iş mevzuatımızı aldı, iş güvencesi kapsamındaki iş yerlerini "30 ve daha fazla çalışanı bulunan iş yerleri" olarak değiştirerek çalışanların yüzde 90'ını iş güvencesi kapsamı dışında bıraktı. AKP kamudaki pek çok asıl görev kapsamındaki işleri, 4/B'li, 4/C'li, geçici personel, özel kanunlara göre sözleşmeli personel... Yani AKP döneminde gerçekten taşeronlaşma tam 5 kat artarak 1,5 milyona ulaştı. Türkiye artık, emek dünyasında taşeron şekilde yönetiliyor.

Bu rakamlar bizim uydurduğumuz rakamlar değil; işçi sendikalarının, ILO sözleşmelerinin ortaya koyduğu rakamlar. Burada, bu tasarıyla yapılmak istenen tam tamına da... Yine, bu çerçevede en ağır darbeyi emek dünyası ve çalışanları yiyecek. O nedenle, gelin, tasarının bu bölümünü bizim verdiğimiz önergeyle değiştirerek, kabul ederek bir nebze de olsa bu hataların, bu kusurların önüne geçelim diyorum ve yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)