| Konu: | CHP GRUBUNUN, TEKİRDAĞ MİLLETVEKİLİ EMRE KÖPRÜLÜ VE 21 MİLLETVEKİLİ TARAFINDAN 12/5/2013 TARİHİNDE BULGARİSTAN'DA YAPILACAK SEÇİMLERDE BİR SİYASİ PARTİYİ DESTEKLEYEN FAALİYETLERDE BULUNAN MÜLKİ İDARE AMİRLERİNİN FAALİYETLERİNİN ARAŞTIRILMASI VE GEREKLİ ÖNLEMLERİN ALINMASI AMACIYLA 8/5/2013 TARİHİNDE TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA VERİLMİŞ OLAN MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGESİNİN, GENEL KURULUN 8 MAYIS 2013 ÇARŞAMBA GÜNKÜ BİRLEŞİMİNDE SUNUŞLARDA OKUNMASINA VE GÖRÜŞMELERİNİN AYNI TARİHLİ BİRLEŞİMİNDE YAPILMASINA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 101 |
| Tarih: | 08.05.2013 |
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhuriyet Halk Partisi grup önerisi aleyhinde söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlarım.
Sayın milletvekilleri, Cumhuriyet Halk Partisi, hafta sonu Bulgaristan'da yapılacak olan erken genel seçimlerden yola çıkarak, Tekirdağ Çorlu ilçesi Kaymakamı tarafından sarf edildiği iddia olunan bir kısım sözleri de gerekçesine dercederek, Hükûmetimizi başka ülkelerin iç işlerine karışmakla itham etmektedir.
Sayın milletvekilleri, bildiğiniz gibi Bulgaristan'da yapılacak seçimlerle ilgili olarak ülkemizde yaşayan Bulgaristan vatandaşı soydaşlarımızın oy kullanabilmesi için Türkiye'de sandıklar oluşturulmakta ve oy kullanmaları sağlanmaktadır. Nitekim Tekirdağ ilimiz ve Çorlu'da da bu sandıklar oluşturulacaktır. Bu nedenle, bu bölgede ve başkaca bölgelerde mülki idare amirlerimizin, Bulgaristan seçimlerinde oy kullanma hakkına sahip olan soydaşlarımızla ilgili olarak seçimlerin sağlıklı yürütülmesi, sandık güvenliğinin sağlanması gibi hususlarda hassasiyet içinde olması tabiidir. Kaldı ki Bulgaristan Hükûmeti de bu amaçla Dışişleri Bakanlığımıza izin için başvuruda bulunmuş, Dışişleri Bakanlığımız tarafından da bu başvuru 26 Mart 2013 tarihinde olumlu olarak yanıtlanmıştır. Nitekim bu izin neticesinde, Bulgaristan Merkez Seçim Komisyonu kararıyla Türkiye'nin değişik illerinde 86 seçim sandığı oluşturulmuştur. Öte yandan, Bulgaristan Hükûmetinin Türkiye'deki büyükelçilik ve konsolosluk temsilcileri bölge mülki idare amirlerini ziyaret ederek, bu sandıklarda oy kullanacak Bulgaristan vatandaşlarının rahat oy kullanabilmesi ve sandık güvenliğinin sağlanması gibi hususlarda yardımcı olunmasını istemişlerdir. Sonuç olarak, bölgede görev yapan mülki idare amirlerimiz Bulgaristan Hükûmeti ile iş birliği içerisinde gerekli tedbirleri almaktadır, öneri konusu yapılan olayın özü de bundan ibarettir.
Sayın milletvekilleri, hâl böyle olmakla birlikte Hükûmetimizi Bulgaristan'ın iç işlerine karışmakla itham edip zan altında bırakarak AK PARTİ ve Hükûmete karşı bir muhalefet alanı oluşturmak soydaşlarımızın faydasına olmayacağı gibi CHP'ye de bir yarar getirmeyecektir. Konu, dış politika ya da bütün partilerin ortak değeri olan soydaşlarımız olduğunda, atılacak adımların, sarf edilecek sözlerin titizlikle atılması ve seçilmesi gerekmektedir. Bu Meclis çatısı altında bulunan hiçbir partinin, başka ülkelerde yaşayan soydaşlarımızın tüm haklarına kavuşmuş olarak refah ve huzur içinde yaşamalarından başka bir şey düşünmeyeceği şüphesizdir. Biz gerek Balkanlarda gerek Kafkaslarda ya da dünyanın her neresinde olursa olsun tüm soydaşlarımızı, yaşadıkları ülkelerle Türkiye'yi yaklaştıran insani ve kültürel bir köprü olarak değerlendiriyor ve onları eşit haklara sahip vatandaşlar olarak görmeyi arzu ediyoruz. Bunun için de soydaşlarımızın, bulundukları ülkelerde barış içinde ve en yüksek demokratik katılımla siyasi hayata katılmaları Hükûmetimizin temel öncelikleri arasında yer almaktadır.
Sayın milletvekilleri, bu kürsüden bu öneriyi vererek, Hükûmetimizi başka ülkelerin iç işlerine karışmakla itham eden CHP'li arkadaşlarıma seslenmek istiyorum: Değerli arkadaşlar, mevzu soydaşlarımızın hak, hukuk ve refahı olduğunda kimse bizden objektif olmamızı beklememelidir. Bizim yerimiz elbette soydaşlarımızın yanı olacaktır. Önceki hükûmetler döneminin dış politika parametreleriyle hareket edip içe kapanarak yanı başımızda olup bitenlere ve soydaşlarımızın sıkıntılarına seyirci kalmamız mümkün değildir.
NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Bölerek mi yapacaksınız?
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Devamla) - Bugün, demokrasilerde partiler kurulabilir, herkes eşit şartlar altında mücadeleye girişebilir; bu, demokrasinin en temel şartlarından bir tanesidir. Bir parti kurulmuşsa, bizim Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti olarak bu partiye "Kurulmayın." mı dememiz gerekiyor?
NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Taraf olmayacaksın, taraf!
EMRE KÖPRÜLÜ (Tekirdağ) - Taraf oluyorsun.
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Devamla) - Bugün soydaşlarımızın azınlık olarak yaşadığı devletlerin yöneticileri Türkiye'nin soydaşlara yönelik her türlü girişimine kendilerinin iç işlerine karışıldığı iddiasıyla karşılık vermektedirler. Nasıl olur da ana muhalefet partisi de soydaşlarımızla ilgili olarak bu ülkelerin argümanlarıyla örtüşecek şekilde bir retorikle karşı çıkmaktadır?
Sayın milletvekilleri, biraz önce de ifade ettiğim gibi, Türkiye soydaşlarımızın bulundukları ülkelerde gerçekleştirilen seçimlere azami derecede katılımı sağlamalarını özendirecek bir yaklaşım içerisinde olmuştur. Bu, sadece hükûmetlerimiz döneminde değil, AK PARTİ iktidarından önceki hükûmetler döneminde de aynı yaklaşım sergilenmiştir. Örneğin, Bursa'da bir Cumhuriyet Halk Partisi milletvekili oy kullanmak üzere yola çıkan soydaşlarımızın otobüsüne de binip bu minvalde konuşmalar gerçekleştirmiştir. Bu, yazılı ve görsel medyada yayınlanmıştır. Yine, yirmi üç yıldan bu yana yaklaşım bu olmakla birlikte neden bu grup önerisi verilmiştir, anlamak mümkün değildir.
NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Kaymakamları alet ettiniz, kaymakamları!
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Devamla) - Değerli arkadaşlar, Türkiye'nin devlet politikası bellidir. Bizim nerede bir soydaşımız varsa biz orada bulunmayı kendimize bir görev addediyoruz.
Bakınız, bu bölgelerin insanları, soydaşlarımız, akraba topluluklarımız yıllarca görmezden gelindi, sorunları çözülme noktasında hiçbir adım atılmadı. Ben size birkaç örnek vermek istiyorum. Ben, o bölgede yaşamış, büyümüş ve o bölgede bulunmuş bir kardeşiniz olarak size sesleniyorum: Bu ülkeye gelen kardeşlerimize, orada yaşamış oldukları sıkıntılar karşılığında buraya gelen kardeşlerimize yıllarca burada ikamet tezkeresi verilmedi. Üç ay süreyle sürekli maaile, dörder, beşer kişilik olarak, 75 lira harç ödemek suretiyle giriş çıkış yaptılar, gümrükten mühürlerini vurdurup döndüler. O zaman nerelerdeydiniz? Neden bunları yapmadınız? (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Size bir şey sormak istiyorum: 1989 yılında göçe maruz kalan soydaşlarımız buraya geldiklerinde Bulgaristan'da yapmış oldukları bütün çalışmaları bertaraf edildi, yok sayıldı ve buraya geldiler. Siz neden bunların oradaki çalışmalarına -borçlanmak suretiyle- yasa çıkarmadınız?
MAHMUT TANAL (İstanbul) - O dönem askerî darbe Cumhuriyet Halk Partisini kapatmıştı, senin bilgin yetersiz o konuda.
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Devamla) - Siz 91 yılında SHP-DYP Hükûmeti döneminde hükûmet ortağı değil miydiniz?
Değerli arkadaşlar, 2002'den sonra hiçbir şey eskisi gibi değil. Bakınız, bugün Balkanlarda, Kafkaslarda, dünyanın her neresinde olursa olsun yaşayan bütün soydaşlarımız göğsü dik, başı dik bir şekilde, yere sağlam basarak, güçlü basarak yürümeye devam ediyorlar.
EMRE KÖPRÜLÜ (Tekirdağ) - Öyleydi de size kadar öyleydi.
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Devamla) - Çünkü arkalarında "ana vatan" olarak gördükleri Türkiye ve onun bir hükûmeti var.
NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Hangi problemi çözdünüz Hakan Kardeşim, onu söyle, yuvarlak konuşma!
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Devamla) - Sevgili kardeşlerim, size şunu söylemek istiyorum: TİKA bugün yılda 2 milyar dolarlık yatırım yapıyor soydaşlarımıza ve akraba topluluklarımıza. Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklarını bizim Hükûmetimiz kurdu.
NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Ayıp, ayıp! TİKA'yı kim kurdu, TİKA'yı?
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Devamla) - Yunus Emre Enstitüsü bugün o bölgelerde soydaşlarımızın da dışında o bölge insanlarının, yabancıların Türkçe öğrenmesine vesile oluyor.
NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Dış Türklerden sorumlu bakanlık vardı, bakanlığı kaldırdınız.
HAKAN ÇAVUŞOĞLU (Devamla) - Değerli kardeşlerim, bakınız, soydaşlarımız göçe maruz kaldıktan sonra Türkiye'ye geldiklerinde kendilerinden kendilerine bir ikametgâh tesis edileceği noktasında paralar toplandı ama daha sonra bunlar verilmedi, gerçekleştirilmedi. Peki, siz yıllar boyu neden bu paraları iade etmediniz? Bizim Hükûmetimiz iade etti. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Sevgili arkadaşlar, ben bu duygu ve düşüncelerle, dış politika veyahut da soydaşlar üzerinden bir muhalefet zemini oluşturmanın Türkiye'ye de, soydaşlarımıza da, hele hele ana muhalefete de hiçbir fayda getirmeyeceğini söylemek istiyorum. Bu duygu ve düşüncelerle öneriye karşı olduğumuzu belirtiyor, hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)