GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: ANKARA MİLLETVEKİLİ LEVENT GÖK VE 22 MİLLETVEKİLİNİN, SİYASİ NÜFUZUNU KULLANARAK RANT ELDE ETTİĞİ, ÇIKAR İLİŞKİSİ KURDUĞU KAMU GÖREVLİLERİNİ HİMAYE ETTİĞİ VE BÖYLECE GÖREVİNİ KÖTÜYE KULLANDIĞI İDDİASIYLA GENÇLİK VE SPOR BAKANI SUAT KILIÇ HAKKINDA GENSORU AÇILMASINA İLİŞKİN ÖNERGESİNİN ÖN GÖRÜŞMESİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:87
Tarih:31.03.2012

HASAN ÖREN (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Spor Bakanı hakkındaki gensoruyla ilgili önergem adına on dakikalık konuşmam var.

Şimdi, bununla ilgili, bir bakanı itham etmek, bir bakana suç yöneltmek gerçekten zor bir iştir eğer bunun tabanı yok ise, belgeleri yok ise; dinimizde de siyasette de yalan söylemenin müthiş bir ezikliğinin olması lazım insanların içerisinde. Ama ben biliyorum ki Sayın Bakanımızın çıraklık döneminde, Turgutlu Belediyesiyle olan ilişkileri içerisinde o günün arkadaşlık bağlarıyla ilgili yaptıklarını biraz sonra söyleyeceğim. Kalfalık dönemindekini ise başka arkadaşım anlatacak. Çıraklık dönemi, kalfalık dönemi, ustalık dönemi; ustalık dönemi de herhâlde üç-beş ay sonra ortaya çıkar.

Değerli arkadaşlarım, Sayın Bakanımızın cümle kurar iken bir kelimeyi üç, dört pozisyonda söyleyip güzel konuşmaları olur ve etik değerlerden de çok fazlasıyla bahseder. 2004 yılında gerçekleşen olay şudur? İki sorum olacak Bakana. Tabii ki bu iki soruya vereceği cevaplar ile sayın bakanlarımızı ve sizleri ve bizleri ikna eder ise veya bu iki sorunun karşılığında yapmadığını söyler ise bu suçu isnat eden Hasan Ören olarak benim de bir ceza görmek gerekli. Nasıl ki Sayın Bakanın gensoruyla düşürülmesini talep ediyor isek yanlış bilgi de verdiğimizde karşılığında bizim de bir cezai müeyyideye uğramamız gerekli. Ben de diyorum ki dönem sonuna kadar bu kürsüye bir daha hiç çıkmayacağım, dönem sonunda da milletvekilliğimi bırakacağım, siyasetle de asla ilgilenmeyeceğim. Ama siz, Genel Kuruldaki Adalet ve Kalkınma Partisi milletvekilleri eğer kabul eder iseniz istifamı da vermeye hazırım.

Değerli arkadaşlarım, Sayın Bakanımızın çıraklık döneminde, divan kâtipliği yaptığı dönemde -burada kayıtları var, hemen okumaya başlayayım- eski plakası 06 AK 755 olan Volkswagen Transporter TDI kısa şasi bir araç almıştır, sıfır kilometre. Bu aracı Şaşmaz'a götürmüştür, "?" şu esnafın atölyesinde de içerisine istediği şekilde bir şeyleri yaptırmıştır ve bu aracı 2004 yerel seçimlerinde Samsun'da kullanmıştır. Araç yerel seçimler sonrası Turgutlu Belediyesine satılmıştır. Turgutlu'yla ilgili o kadar çok şey var ki, ona daha sonraları geleceğim bu kürsüden.

Turgutlu ile İzmir arası 50 kilometredir, 40 kilometredir. İzmir Büyükşehir Belediyesinde 50 müfettiş vardır ama Turgutlu Belediyesine 2 tanesi gelip de ne olduğunu görmek istemezler. Turgutlu Belediyesine gelseler -bu kürsüden anlatacağım sonra- elleri, ayakları kirlilikle çıkarlar, ayrı bir şey ama Sayın Bakanımız kendi belediye başkanının olduğu bir belediyeye aracını satmıştır, özel aracını satmıştır. Belediye başkanına satabilir, belediye başkanı alır ama bütün halkın parasının emanet edildiği bir belediye ve belediye başkanı milletvekilinden, divan kâtipliği yapan bir milletvekilinden araba alması etik değildir. Birinci sorun bu. Siz, Turgutlu Belediyesine vasıflarını saydığım arabayı sattınız mı? Etik değil.

İkincisi: Olabilir, satabilir ama satar iken de belirli bir şekilde, 40 bin liralık, 45 bin liralık bir arabayı, yardım olsun diye, 30 bin liraya verir, 20 bin liraya verir, 15 bin liraya verir, bu da olabilir ama Sayın Bakanımız böyle bir şeyi tercih etmemiş. Bütün hepsi buradadır, bilgileri kendisine de ulaştırabilirim. O gün, 2004'te sıfır kilometre arabanın fiyatı 37 bin lira ile 40 bin lira arasıdır. Bunun içerisinde "milletvekili indirimi" diye bize jest yaparlar ya, 1 milyar düşüş filan olur, 39 bin liraya bu arabanın aynısı bana teklif edilmiştir Ankara'daki Volkswagen bayiliğinden. Sayın Bakanımızın yaptırdığı aynı yere gidip "Bu arabayı Sayın Bakanımıza yaptığınız gibi?" diyerek? Yani o gün "bakan" kelimesi yok, sadece ve sadece "Sayın Samsun Milletvekilimiz Suat Kılıç'ın arabasının içine yaptığınız gibi ben bu arabanın içini istiyorum." diyerek aldığım teklif 5 bin lira, 7 bin liraya yapıldığı da söyleniyor. Yani 39 bin liralık araç üzerine 5 bin lira daha koyduğunuzda 44 bin lira yapar. Ama ben biliyorum -onlarca araba elimden geçti- 44 bin liraya mal ettiğiniz sıfır kilometre bir araba kullanılmış ise, kullanılan araba daha ertesi gün satışa çıkmış olursa bilin ki en az yüzde 10'la yüzde 20 fiyatı düşer. Doğru mudur arkadaşlar?

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Yanlış, yüzde 20 düşmez.

HASAN ÖREN (Devamla) - Yanlış? Şimdi Grup Başkan Vekilimiz buradan "Yanlış." diyor. Herhâlde onun da bir belediyeye sattığı bir araba var galiba! (CHP sıralarından alkışlar) Onu bilmiyorum.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Şimdiden başladın iftiraya.

BAŞKAN - Sayın Elitaş, lütfen, söz atmayalım, Hatibi dinleyelim.

HASAN ÖREN (Devamla) - Ama nerede olursa olsun sıfır bir arabayı alıp üzerinize çıkardığınızda, üzerinize aldığınızda bir gün dahi kullanmış olsanız o arabayı ertesi gün satsanız aldığınız fiyata satamazsınız. Aşağı satarsınız, yukarı satamazsınız.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Seni kazıklıyorlar o zaman.

HASAN ÖREN (Devamla) - Şimdi ne olmuş? 44 bin liraya mal olan araba, 45 bin liraya mal olan araba Turgutlu Belediyesine ahbap çavuş ilişkisiyle 49 bin liraya satılmış. Hangi bankadan ödeme yapıldığı da var.

Değerli arkadaşlarım, eğer bu bilgilerim yanlış ise, bu bilgilerle ilgili bir sorun var ise, ben kendi cezamı kendim kesmeye hazırım. Sizler de yardımcı olursunuz, dönemin sonunu bitirmeden burada imzayı atarız, bitiririz.

Ben otuz yıldır Sayın Bakanımla Manisa'da siyaset yapıyorum, iki dönemdir de milletvekilliği yapıyorum. Geçmiş dönemde Bakanımız burada Meclis Başkanıydı. Çok konular geçti. Pamuklu Mensucatı geçti, Et Balık Kurumu geçti, yolsuzlukları geçti ama kendisiyle ilgili ağzımdan, yolsuzlukla veya kendi boğazından bir lira geçmesiyle ilgili hiçbir şey söylemedim. Siyasette söylediğiniz lafın nereye gittiğini bileceksiniz. Ama gençliğinden midir veya bu ilişkilerin acaba siyasette etikle ilgili bir değerinin olmadığını düşündüğünden midir, onu bilemem. Fakat bugün Bakanımızın yaptığı doğru değildir, Belediye Başkanının yaptığı doğru değildir. Eğer siz?

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Kaça satmış belediyeye, onu anlamadım.

HASAN ÖREN (Devamla) - 49 bin liraya satmış arkadaşlar. 45 bin liraya, 44 bin liraya mal ettiği, seçimle ilgili çalışmayı Samsun'da yapan bu araba ve Bakanımız, Turgutlu Belediye Başkanının, yüzde 99'u, yüzde 100'ü Turgutlu Belediyesine ait olan TURKAP şirketine 49 bin liraya aracı satmıştır.

Şimdi, burada konuşulacak bir şey var mıdır? Noter satışı ortada, çekle yapılan, hangi bankadan alınan para ortada, bir milletvekilinin kendi belediyesine sattığı araba ortada. Eğer buna da söyleyecek bir şeyiniz var ise ben sizin önünüzde saygıyla falan eğilmem arkadaşlar. Bu kadar açık olan bir şeyde bir ceza kesilecek ise bu cezayı ya bana kesin ya Bakana kesin.

AHMET YENİ (Samsun) - Kasko değeri var mı?

HASAN ÖREN (Devamla) - Noter satışı ortada. Biraz sonra gelecek bununla ilgili size Sayın Bakan bilgi verecek. Sayın Bakan, ben bu işi yapmadım, Turgutlu Belediyesine bu aracı satmadım, 49 bin lira parayı da almadım dediğinde Hasan Ören bir daha bu kürsüye gelmeyecek, siyasi yaşamı bittiğinde de kenara çekilecek. Arzu ederseniz imzamı şimdi atacağım, sizin oylarınızla bugün milletvekilliğim bitsin. Bu iddia işidir arkadaşlar.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Arabayı satanın adı var mı?

HASAN ÖREN (Devamla) - Bu böyle laf atmayla olacak iş değil, lafla yapılacak iş değil.

AHMET YENİ (Samsun) - Kasko değerini söyle.

BAŞKAN - Sayın Yeni, lütfen?

HASAN ÖREN (Devamla) - Siz, İzmir Belediyesinde 52 tane müfettiş tutacaksınız, soğuk sandviç dağıtıldığından dolayı insanları içeriye alacaksınız, Turgutlu Belediyesine 2 tane müfettiş göndermeyeceksiniz. Bakanın bu ilişkilerinden dolayı da Bakanı korur vaziyette bana laf atmaya çalışacaksınız.

AHMET YENİ (Samsun) - Hayır, kasko değerini söylemedin.

BAŞKAN - Sayın Yeni, lütfen?

HASAN ÖREN (Devamla) - Laf atmayın. Laf atmayın. Sayın Bakan buraya geldiğinde kendisini dinleyin. Arabayı Turgutlu Belediyesine satmış mı?

AHMET YENİ (Samsun) - Satmış, tamam.

HASAN ÖREN (Devamla) - Sattığı bu arabayla ilgili?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HASAN ÖREN (Devamla) - ?yenisinden fazla para almış mı? (CHP sıralarından alkışlar)

Eğer bunun dışında bir şey söylüyorsa Sayın Bakan?

BAŞKAN - Sayın Ören, teşekkür ediyorum. Lütfen Sayın Ören?

HASAN ÖREN (Devamla) - Değerli arkadaşlarım, yanlış yapmayın. Bu kim olursa olsun, bu kimin yanında olursa olsun, buradan da çıksa bu işe el koyun.

BAŞKAN - Sayın Ören, lütfen? Teşekkür ediyorum.

HASAN ÖREN (Devamla) - Değerli arkadaşlarım, hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)