GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 375 SAYILI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:50
Tarih:11.01.2012

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; biraz evvel Sayın Bakana, İçişleri Bakanına -iki bakan olduğu için belirteyim- bir soru sordum Kartepe Belediyesi hakkında.

Diyeceksiniz ki Haydar Akar Kartepe Belediyesine taktı. Evet, taktım çünkü 03/10/2011 tarihinde bir soru önergesi verdim. Yine 22/11/2011 tarihinde bir soru önergesi verdim. Bu da yetmedi -bu soru önergelerine cevap alamadım- geldim bu kürsüden bir dosya gösterdim, içi boş olan bir dosya değildi.

Dosyayı size kısaca hatırlatmak istiyorum. Kartepe Belediyesi bir teftişten geçiyor. Müfettiş gelmiş, incelemiş. Kim biliyor musunuz bu müfettiş? Adana Büyükşehir Belediyesini görevden alan müfettiş. Bu müfettiş Kartepe Belediyesini inceliyor, diyor ki: "Burada usulsüzlük var, yolsuzluk var." Teknik takip istiyor. Teknik takip sonucunda Belediye Başkanının, Kartepe AKP Belediye Başkanı Şükrü Karabalık'ın, Kartepe AKP İlçe Başkanının -geçen hafta tekrar seçildi- kayınpederinin hanımının bu paradan pay aldığı tespit ediliyor. Bu teknik takipte, bunları kendileri itiraf ediyorlar. Bunlar benim sözlerim değil. Bunu, iki günlük teknik takip sonucunda kendileri itiraf ediyorlar ve Kartepe AŞ Genel Müdürü, bu müfettişe 50 bin TL rüşvet teklif ediyor. Müfettiş bildiriyor ilgili birimlere. Para 30 bin TL olarak verilirken zapturapt altına alınıyor ve bu Genel Müdür tutuklanıyor. Bir ay sonra Genel Müdür serbest bırakılıyor, Belediye Başkanı ortada geziyor. Yine Belediye Başkanının özel kalem müdürü, bu işleri organize eden özel kalem müdürü bu müfettiş tarafından görevden alınıyor. Bakın davanın sonucuna: Önce mahkemeye gidiyor, birinci mahkemede serbest bırakılıyor Belediye Başkanı ve Kartepe AŞ Genel Müdürü; ikinci mahkemede, yani bir üst mahkemeye müracaat ediyor savcı, tekrar tutuklama talebi istiyor ama tutuklanmıyor. Yani şurada hep beraber gözümüzün içine baka baka çifte standardı oynuyoruz. AKP'li belediyeler yaparsa tutuklanmıyor, CHP'li belediyeler yaparsa sabah 6'da, yaparsa, -böyle teknik takip sonucu da yok, resmî bir sonuç yok, rüşvet verme olayı yok tespit edilen- onlar hapse yollanıyor ya da sabah 6'da evlerinden kaldırılıp mahkemelere götürülüyor.

Şimdi İçişleri Bakanına soruyorum: Sayın Bakan, 5393 sayılı Belediyeler Kanunu'nu niçin uygulamıyorsunuz? 44'üncü maddeyi size hatırlatmak istiyorum. 44'üncü madde bakın ne diyor: "Belediye başkanının, görevini yerine getiremeyeceğinin anlaşılması üzerine İçişleri Bakanlığının başvurusu üzerine Danıştay kararı ile görevi sona erer." 47'nci madde "Belediye başkanı yine bu görevleri yerine getiremezse İçişleri Bakanı tarafından görevden uzaklaştırılır." diyor, yani geçici uzaklaştırma ve iki aylık bir periyot içerisinde çek eder, test eder, gerçekten bir suç unsuru yoksa göreve iade eder.

Şimdi, bu Belediye Başkanı göreve devam ediyor, Kartepe AŞ Genel Müdürü devam ediyor. Devam ediyor arkadaşlar. Vicdanınız varsa? Ben dosyayı -geçen sefer dediğim gibi bütün arkadaşlara veririm, bir arkadaş istedi- İçişleri Bakanının kendisine takdim ettim. "Eğer burada suç unsuru yoksa Sayın Bakan, vicdanın rahatsa bir daha Kartepe Belediyesini gündeme getirmeyeceğim." dedim. Tekrarlıyorum Sayın Bakan, tekrarlıyorum: Eğer gerçekten -o dosyayı incelememişsiniz, siz inceleyin, müfettişi falan bırakın, siz inceleyin- suç yoksa, yolsuzluk yok ise ben de bir daha getirmeyeceğim.

Bunu getirmeyeceğim ama Kandıra Belediyesini getireceğim. Kandıra Belediyesini denetleme kurulu, 3 AKP meclis üyesi, Kandıra Belediye Başkanı hakkında yolsuzluk iddiasıyla tekrar savcılığa suç duyurusunda bulundu. Ne yaptınız arkadaşlar biliyor musunuz? Bu 3 tane belediye meclis üyesinin AKP'den ihraç edilmesi için karar aldınız. Vallahi sağduyuluymuş İl Yönetim Kurulu -yani sizin şeyinizin nasıl işlediğini bilmiyorum ama- ihraç kararını kaldırdı, geri yolladı ilçeye, ihraç edilmesini önledi 3 tane AKP Kandıra belediye meclis üyesinin.

Evet, Sayın Bakanım, Kandıra'yı daha sonra yine konuşacağız ama sizden şimdi öncelikle Kartepe'yi istiyorum. "Ben oraya müfettiş yolladım." demeyin. 80 tane müfettiş var İzmir Büyükşehir Belediyesinde. Artık "Müfettiş yolladım." demeyin, müfettiş hakkında açtığınız davayı söylemeyin. Bakın, Belediye Başkanı hakkında değil, müfettiş hakkında, Adana Büyükşehir Belediyesini yargılayan veya görevden alınmasını sağlayan -usulsüzlük nedeniyle- müfettiş hakkında soruşturma açtılar. Soruşturma açtılar ya! Böyle bir şey görülmemiş. Şahit oldunuz mu daha önce böyle bir şeye? Ve arkadaşlar, eğer gerçekten? Vicdanınıza sesleniyorum: İnceleyin dosyayı, ben haksızsam, bu söylediklerimin ucunda bir kelime yalan varsa bir daha da dillendirmeyeceğim.

Teşekkür ediyorum. Saygılar sunuyorum. (CHP ve MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Akar.