GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP GRUBU ÖNERİSİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:50
Tarih:11.01.2012

ALİM IŞIK (Kütahya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün, Cumhuriyet Halk Partisi Grubunun yerel basın ve yayın kuruluşlarımızın yaşadığı sorunların araştırılması ve mevcut sorunların çözümünün sağlanmasına katkıda bulunmak amacıyla vermiş olduğu Meclis araştırma önergesinin İç Tüzük gereği aleyhine ama gerçekte lehine söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, benden önce konuşan Değerli Hatip Sayın Aslanoğlu'nun özellikle İnternet gazeteciliğinin sahipsizliği konusundaki düşüncelerine aynen katıldığımı ifade etmek istiyorum. Her geçen gün sayıları artan, önemi de buna paralel olarak artan bu gazeteciliğin ya da İnternet yayıncılığının mutlaka bir sahibi ve dayandıkları bir yasal kanunlarının olması gerekiyor. Eminim Meclis bu konuyu önümüzdeki günlerde daha ciddi ele alarak değerlendirecektir.

Değerli milletvekilleri, hepimizin de bildiği gibi gerek yaygın gerekse yerel bazda yayın yapan medya kuruluşları, ki bunlardan "Yazılı medya kuruluşu" grubunda değerlendirilen basınla "Görsel medya" grubunda değerlendirilen televizyon ve radyo kuruluşlarının en önemli sorunlarından birisi ekonomik sorundur. Sadece kuruluşların değil, burada çalışanların da önemli sorunları var. Bunların da başında yine ekonomik sorunlar gelmekte. Ancak, tabii şu anda Türkiye'de, gerek demokrasinin güçlenmesi gerekse vatandaşın haber alma özgürlüğünün artırılmasına çok ciddi katkılarda bulunan bu yerel ve yaygın medya kuruluşlarının desteklenmesi kaçınılmazdır. Bugün sayılarda az sayıda değişiklik olabilir ama eldeki yayınlanmış verilere göre, 1.058 adet radyo, bunun 928'i yerel; toplam 247 adet televizyon kuruluşu var, bunun 207'si yerel; yine gazetenin de 2 binden fazlası yerel bazda yayın yapıyor.

Şimdi, bunların temel sorunları nedir derseniz, biraz önce bahsettiğim temeldeki ekonomik sorunların dışında, yerel televizyonların en önemli sorunlarının başında, müzik meslek birliklerine yapılan telif hakları ödemesinin yüksekliği geliyor. Bu konu şu: Eğer siz bir tane sanatçının bir şarkısını alıp yerel televizyonda yayınlamak isterseniz, tüm sanatçıların şarkıları adına toptan bir telif ödemesinde bulunmak zorundasınız. Binlerce şarkının içerisinden bir tanesini yayınlayacak olan televizyon, o binlerce şarkının tamamına bu telif hakkını ve yüksek miktardaki telif hakkını ödemek zorunda. Örneğin Kütahya'daki bir yerel televizyon, bir şarkı için bir yılda 7 bin-10 bin TL dolayında telif hakkı ödemek zorunda. İllere göre, illerin nüfuslarına göre bu rakamlar değişiyor. Bir defa bunun halledilmesi lazım. Yani yerel televizyonlar birkaç tane şarkıyı çalmak istediğinde bunun için telif hakkını ödesin, ama bu ad altında, binlerce şarkıya toptan ödemesi gereken telif hakkına maruz bırakılmasın.

İkincisi, enerji maliyetleri çok yüksek. Değerli milletvekilleri, yerel televizyon veya radyolar yayın yapmak zorunda kaldıklarında ortalama, bugün itibarıyla, 1.500 TL/ay dolayında elektrik enerjisi bedeli ödemek zorunda. Mutlaka bu yerel medya kuruluşlarının enerji desteğinden yararlandırılması ve bunların kullanacakları elektrik faturaları ödemesinde bir indirime gidilmesi kaçınılmaz hâle gelmiştir.

Bir başka konu, yerel televizyonların ve radyoların resmî ilanlardan faydalandırılmaması sorunudur. Evet, gazeteler bunlardan faydalanıyor ve onunla ayakta duruyor ama yerel televizyonlar ve radyolar da kendilerine bu resmî ilanlardan bir payın ayrılmasının daha yerinde olacağı ve sorunlarının çözümüne ciddi anlamda katkı yapacağı düşüncesindeler. Basın İlan Kurumunun mutlaka bu düzenlemeyi geciktirmeden gerçekleştirmesi gerekmektedir.

Bir başka önemli sorunları, yerel medya kuruluşlarının, istihdamın teşviki yönünde herhangi bir özendirmede bulunulmamasıdır. KOBİ kapsamına alınmış olsalar da hiçbir teşvikten yararlandırılmamaktadırlar. Dolayısıyla bugün, 200 civarında olan ve toplamda 250 civarında olan televizyon kanallarının, ulusal yayın yapanları ve bölgesel yayın yapanları dikkate alınmaz, dışta bırakılırsa, yerelde yayın yapanların sayılarının her geçen gün azalmasının altındaki en önemli gerçeklerden birisi de budur. 2005 yılında sayıları 600'den fazla olan yerel televizyonların sayısı bugün üçte 1'e düşmüştür yani son beş yılda 200 dolayına inmesinin altında yatan önemli gerçeklerden bazıları bunlardır.

Peki, yerel basın ne yapıyor yani gazetelerde ne sıkıntı var derseniz, her şeyden önce ekonomik güçleri yetmediği için ciddi anlamda her geçen gün sayıları bunların da azalıyor. Resmî ilanlardan pay alıyorlar ama bu ilanların kapsamının genişletilmesi lazım. Bir başka deyişle her resmî kurum ve kuruluşun o ilde çıkartılan yerel gazetelere abone edilmesi lazım ki hiç olmazsa onunla ayakta durabilsinler.

Diğer taraftan, 10 kişiden fazla çalışanı bulunan yerel gazeteler o ilin yararlandığı kısmi teşviklerden yararlandırılıyor olsa da 10'un altında çalışanı bulunan, örneğin 9 ya da 8 kişinin çalıştığı bir gazetenin bu haktan yararlandırılmaması gerçekten anlaşılabilir değildir. Onun için, en azından 5'e belirli bir miktar teşvik, 10'a ve üzerine başka bir kademede teşvik yapılması bu anlamda ciddi bir katkı olacaktır dolayısıyla 10'dan az çalışanı bulunan gazetelerin de söz konusu indirim teşviklerinden yararlandırılmasının önü açılmalıdır. Bu, kaçınılmaz hâle gelmiştir. Bu anlamda, bunun da, mutlaka yüce Meclis tarafından en kısa zamanda değerlendirilmesinin yararı vardır.

Değerli milletvekilleri, tabii, medya çalışanlarının çoğu düşük ücretlerle çalıştırılmaktadır. Ulusal bazda yayın yapan medyada çalışanların, evet, çok astronomik rakamlarla aylık bazda geliri olanlar vardır, köşe yazarlarının birçoğu ciddi paralar almaktadır ama aynı köşe yazarının milyonlarca lira alabildiği bir medya kuruluşunda harcadığı paranın karşılığını alamayan birçok çalışanın da bulunduğu bir gerçektir. Elbette ki herkes aynı potada değerlendirilmemelidir ama en azından, bu çalışan insanların alın terinin karşılığının ödendiği bir ödeme sisteminin bu sektörde mutlaka yerleştirilmesi zorunluluğu vardır. Özellikle yüksek tirajlı, yaygın basında çalışanların ücretleri arasında adaletsizlik, dengesizlik ve hatta uçurumlar söz konusudur, bunun giderilmesi lazım. Aynı gazetede       -biraz önce belirttiğim gibi- astronomik rakamlarla çalışanlar varken, yapmış olduğu harcamanın fatura karşılığını almakta zorlanan insanların da bulunduğu bir gerçektir.

Günümüzde bölgesel bazda, il veya ilçeler bazında haberler toplamak için ve bunları yayın hâline getirerek kamuoyunun bilgisine sunmak için çalışan kameramanlar, gazeteciler ve diğer çalışanlar ciddi anlamda tehlikelerle karşı karşıyadırlar. Özellikle yerel medyada çalışanların kaynağı mutfaktaki ya da sokaktaki işsiz gençlerdir. İletişim fakültesini bitirmiş olan hiçbir genç yerel medya kuruluşunda istihdam edilmemektedir. Fırsat bulursa ulusal ya da yaygın basın veya medya kuruluşlarını tercih eden bu gençler, yerelde çalıştırılabilecekleri ortamı bulamadıkları gibi maaş ve ücretleri de bulamadıkları için yerelde kaliteli gazeteciliğin ya da televizyon veya radyoculuğun önünün açılmasında katkı sağlayamamaktadırlar. O zaman bunların gerek yerelde gerekse ulusal bazda çalıştırılmaları hâlinde en azından asgari bir ödemeyle çalıştırılmalarının sağlanması, bu konuda ciddi bir katkıya yol açacaktır.

Bu duygu ve düşüncelerle, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu tarafından verilmiş olan yerel basın yayın çalışanlarının ve kuruluşlarının sorunlarının araştırılması yönünde bir Meclis araştırması açılmasının faydalı olacağı düşüncesini tekrarlıyor, hepinize saygılar sunuyorum (MHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Işık.