| Konu: | MEHMET AKİF ERSOY VE CHP İKTİDARI DÖNEMİNE İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 77 |
| Tarih: | 13.03.2012 |
MEHMET METİNER (Adıyaman) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Eskiler ne güzel demişler: "Dinime dahleden bari Müselman olsa." Sayın Ekşi'yi dinlerken bu söz aklıma geldi, bağışlasınlar. Aramızdaki dostluğa halel gelsin de istemem ama darbe süreçlerinin, en son da 28 Şubatın medyadaki başaktörlerinden biri olan Sayın Ekşi'nin demokrasi ve özgürlük bahsinde konuşacak en son kişi olduğuna inanıyorum. Karanlık çağ ve baskı edebiyatı yapmadan önce kendi geçmişini ve duruşunu gözden geçirmesi gerektiğine inanıyorum.
Mehmet Akif Ersoy ve İstiklal Marşı'yla ilgili olarak da bir çift söz söylemek istiyorum. İstiklal Marşı kabul edildiğinde biliyorsunuz cumhuriyet henüz ilan edilmemişti ama Cumhuriyet Halk Partisinin devri iktidarında Mehmet Akif zihniyetinin nasıl irticayla anılarak yurt dışına sürgüne gönderildiğini de hiç kimsenin unutmaması gerekiyor. Eğer İstiklal Marşı'nın dizeleri okunursa CHP'nin devri iktidarında yaptığı şeylerin, bu İstiklal Marşı'mızın ruhuyla ve anlamıyla bağdaşır olmadığını görürler.
CHP'nin muktedir ideoloğu ve Genel Sekreteri Recep Peker'in dini sadece devlet hayatından değil memleket ve toplum hayatından söküp atmasını amaçlayan laikçilik anlayışını, laisizm anlayışını da yeniden okurlarsa, Mehmet Akif nesline yapılan zulümleri, mezalimleri hatırlarlarsa buradaki çifte standardı da sanıyorum herkes bir şekilde gözden geçirir.
Evet, kitaplar yakılmıştır, elifbalar toplatılmıştır, ilmihaller toplatılmıştır ve meydanlarda yakılmıştır. CHP'nin devri iktidarında bütün bunlar yaşanmıştır. Karanlık çağ edebiyatı yapmadan önce kendi geçmişine övünçle sahip çıktığını söyleyen CHP'li arkadaşların bunları da unutmamaları gerektiğini hatırlatırım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Metiner.