GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2012 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2010 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:40
Tarih:17.12.2011

A. EMİN ÖNEN (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2012 Yılı Merkezî Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın 12'nci maddesinde şahsım adına söz aldım. Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Bildiğiniz gibi, tasarının 12'nci maddesi, Türkiye-Avrupa Birliği mali iş birliği kapsamında bağış, hibe ve yardımlara ilişkin ilişkileri düzenlemektedir.

Avrupa'da, geçtiğimiz kırk yıllık dönemde, çoğu kredi niteliğinde toplam 1,7 milyon avro hibe kullanılmıştır. 2002 yılı Kasım ayında AK PARTİ' nin iktidara gelmesiyle birlikte Türkiye Katılım Öncesi Mali Yardım Programı'na ait hibe nitelikli fonlardan tek bir çerçeve altında yararlanmaya başlamıştır. Türkiye, 2002-2006 döneminde, yüzde 30'u kurumsal yapılanmaya, yüzde 35'i AB müktesebatına uyuma, yüzde 35'i ise ekonomik ve sosyal uyumun temini için yaklaşık 1,3 milyon avroluk fonu 164 proje için kullanmıştır.

Bu dönemde, Türkiye, reform sürecinin yarattığı ivmeyle, Avrupa Birliği ile müzakere sürecine başlamıştır. Üyeliğe uzanan yolda atılan bu adım, gerek reformların gerekse bu reformları desteklemek üzere sağlanan mali yardımların nitelik ve niceliğini de değiştirmiştir. Enerjiden ulaşıma, halk sağlığından tarıma kadar çok farklı ve kapsamlı alanlarda AB'ye uyumu amaçlayan müzakere süreciyle birlikte toplumun pek çok kesimini etkileyen yasal ve idari değişiklikleri AK PARTİ Hükûmeti yapmıştır.

Hükûmetlerimiz döneminde Türkiye'de yaşanan bu gelişmelere paralel olarak Avrupa Birliği de 2007-2013 yıllarına ait bütçe dönemiyle birlikte aday ülkelere sağladığı mali yardım mekanizmasında değişikliğe giderek, aday ve potansiyel aday ülkelere yapılan mali yardımları kısa adı "IPA" olan "Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı" adı altında birleştirilmiştir. "Geçiş Dönemi Desteği ve Kurumsal Yapılanma", "Sınır Ötesi İş Birliği", "Bölgesel Kalkınma", "İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi", "Kırsal Kalkınma" başlıkları altında beş bölüm halinde yapılandırılan IPA, çevre, ulaştırma, bölgesel rekabet, insan kaynakları kalkınması ve kırsal kalkınma olarak belirlenen yeni alanlarda katılım öncesi mali destek sağlamıştır.

Dokuz yıllık iktidarımız döneminde, Türkiye'nin daha güçlü bir bölgesel iş birliği ve ortaklık sağlanması hedefi ile komşu ülkeler ile sınır ötesi iş birliği programlarını çok başarılı bir şekilde yürüttük. Bu süreçte sınır komşularımızdan başlayarak Orta Doğu, Kafkasya, Asya ve Afrika'da yirmi üç ülkede koordinasyon merkezi oluşturarak yoksul, hasta ve işsiz insanlara, kadın ve çocuklara yardım elimizi uzattık. Arap baharının yaşandığı dönemde dünyanın en sıcak bölgesi hâline gelen Libya'dan yaklaşık 25 bin vatandaşımızı çok kısa bir süre içinde ve daha birçok ülke vatandaşını gerek deniz gerek kara yoluyla tahliye ettik. Yani Türkiye'yi el açan ülke olmaktan çıkarıp el uzatan ülke konumuna getirdik.

Şöyle geriye dönüp baktığımızda bugüne kadar eğitimden sağlığa, müktesebata, uyumdan istihdama, ulaşımdan tarıma, ticaretten hibe ve fonların kullanılmasına kadar her alanda hangi hükûmet bu kadar etkili ve çok sektörlü, yüksek katılımlı, sürdürülebilir kalkınma programları yürüttü? Bunun tek ve değişmez adresi vardır, o da AK PARTİ'dir.

Bugün seksen bir ilimizde AB il daimi temas noktalarımız var, ortak akıl üreten, Avrupa Birliğine uyum danışma ve yönlendirme kurullarımız var, proje ofislerimiz var, kalkınma ajanslarımız var, tarım ve kırsal kalkınmayı destekleme kurumlarımız var. AB'nin sağladığı bu finansal kaynaklardan yararlanan STK'larımız ve yine kurumlarımız var.

AK PARTİ iktidara geldiğinde, 2002 yılında yerlerde sürünen itibarımızı dokuz yılda baş döndüren olağanüstü bir performansla başta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, AGİT, Avrupa Parlamentosu olmak üzere birçok uluslararası platformda söz sahibi yaparak karar merkezine yerleştirdik. Artık Avrupa da çok iyi biliyor ki Türkiye'siz bir Avrupa Birliği olmaz, olamaz.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Avrupa Birliği tarafından ülkemize sağlanan katılım öncesi mali yardım hibe programlarından memleketim olan Şanlıurfa'da da 28 projeyle toplam 6 milyon 440 bin avro hibe desteği sağlanmıştır. Şanlıurfa, Türkiye genelinde toplam hibe miktarının yüzde 1,71'ini almıştır. İnşallah, önümüzdeki dönemde bu payının yüzde 6'ya çıkması için yaklaşık 150 hibe projesiyle elimizden gelen çabayı göstereceğiz.

Türkiye, bölgesel kalkınmasını yararlandığı hibe ve fonlarla birlikte merkezî bütçe olanakları ve hazırladığı eylem planlarıyla sürdürmektedir. Türkiye Cumhuriyeti'nin gerçekleştirdiği en önemli ve büyük proje olarak kabul edilen Güneydoğu Anadolu Projesi'nin yanı sıra Doğu Anadolu, Doğu Karadeniz, Konya Ovası Projeleriyle bölgelerin çehresini değiştirmekte, oluşturulan istihdam olanaklarıyla işsizliğe çare bulmaktadır.

Bu duygu ve düşüncelerle, 2012 yılı bütçesinin hayırlara vesile olmasını diler, hepinizi saygıyla selamlarım. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Önen.