GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu:
Yasama Yılı:4
Birleşim:32
Tarih:14.12.2025

İYİ PARTİ GRUBU ADINA SELCAN TAŞCI (Tekirdağ) - Değerli milletvekilleri, dört yılda yüzde 3,77'den yüzde 2,81'e düşmüş, üstelik de bu düşüşü sosyal yardımları artırmayı sürdürerek yaşamış yani kadına, çocuğa, aileye, yaşlıya, engelliye, şehit aileleri ve gazilere ayırdığı payı daraltmak durumunda bırakılmış bir bütçe, gazla şişirilmiş bir balon gibi patlamaya ve patladığında da hepimizi yakmaya namzettir

Eğer, değerli milletvekilleri, çalışanların yarısına yakınının gelirinin açlık sınırı altında kaldığı bir ülkeyseniz, sosyal yardım alan sayısı on üç yılda 2'ye katlanmışsa, çalışmanın doymaya dahi yetmediği yani hayatın ve emeğin anlamsızlaştığı, kaybedecek hiçbir şeyi kalmayanlar ülkesiyseniz, eğer milyonlarca insan her 6-7 haneden birinde karanlıkta kalıyorsa devlet faturasını ödemediğinde, 1,6 milyon hane zemheride tir tir titriyorsa yakacak yardımı yapılmadığında, bir haneye bile yetilemediğinde, yetişilemediğinde, geçen yıl tam da bu zamanlarda alın size yoksulluk inkârının bedeli der gibi İzmir'de can veren o boy boy 5 çocuk gibi;

birkaç gün önce Pendik'te viranede ölüme kilitlenen o 3 evlat gibi ölmüş çocuk bedenleriyle belgeliyor "algı" diye inkâr edilen sefalet kendini. Doğurganlığı teşvike çalışıyoruz bir yandan, nüfusun kendini yenilemesi için gerekli oranın altındayız ve evet, bu bir beka sorunu ama doğurttuk diyelim; çocuk yardımı yapıyoruz, birinciye 5 bin lira, 62'li bebek bezi paketinden 3 tane aldık, bitti. Sonra ne olacak peki? Sonra ne oluyor? Sonra 4 çocuktan 1'i okula aç gidiyor; kumar ve uyuşturucu bağımlılığı düşmüş ilkokula; çocuk mafyacıklar cirit atıyor sokaklarda; oyun çocuklarının elinde bıçaklar, tabancalar tetikçilik yapıyorlar; gücün suçtan geldiğine inanıyorlar ki -çok vahim burası- en büyük hayalleri cezaevine girmek bu çocukların. Ki hiç de yadırgamıyorum, bu çocuklara rol model olması gereken kişiler suç örgütü liderleriyle kol kola fotoğraflar paylaşıp terör örgütü liderlerini ayakta alkışlıyorlar. İşçi oluyor o çocuklar, iş cinayetlerinde ölüyorlar. Bir yılda açılan çocukların cinsel istismarı dosya sayısı 39 bine dayanmış, kurban oluyor çocuklar. Avrupa Birliğinin en fazla çocuk nüfusuna sahip ülkesiyiz aslında ama doğurtmak, doğan çocukları doyuramayınca, okutamayınca, koruyamayınca gerçekten de beka sorunumuzu çözmüş oluyor mu bu durumda? Böylesi kayıp bir nesil mi olacak bekamızın garantisi?

Değerli milletvekilleri, eğer aile yardımının millî gelire oranında aile mefhumu olmadığına inandığımız Avrupa ülkelerinin bile gerisinde kalmışsanız, kadın istihdamında OECD'nin en kötü oranına sahipseniz, doksan bir yıl önce öncüsü olduğunuz siyasi güçlenmede 139'uncu sıraya gerilemişsiniz, her güne bir kadın ölümü düşüyorsa ve binlerce kadının katili, çocuğun tecavüzcüsü, bebeğin celladı olanların affını demokrasi şartı hâline getirmiş yani cezasızlığı iyi bir şey, faydalı bir şey, alkışlanası bir şey hâline getirmişseniz; 2060'ta nüfusumuzun dörtte 1'i yoksul yaşlılardan oluşacaksa ve üretme kabiliyetini kaybetmiş bağımlı bir toplum olmak varsa ufkunuzda, engellilerin kaderini bir kalemde değiştirme cüreti bulacak kadar pervasızlaşmışsa sistem; şehit aileleri, gaziler -bütçeden ayrılan payı söylemiyorum bile- katillerini affetmedikleri için işleriyle tehdit ediliyorlarsa bunların hiçbiri münferit vakalar değildir. Bir sosyal devlette, hukuk devletinde, bir adil düzende bir kişinin bile açlığı münferit olamaz, bir kişinin bile katli münferit olamaz; bir tek taciz, bir tek tecavüz bile münferit olamaz; Türkiye Büyük Millet Meclisinde yaşanan skandalı da dâhil ediyorum buna. Gün boyu defalarca gündeme gelecek bu konu ve herkes kendi mahallesinden baktığında gördüğü suçluya bağırıp çağıracak; hâlbuki hepimiz buradaydık.

Sayın Bakan, çocuklarımız, kadınlarımız, engellilerimiz, yaşlılarımız, yoksullarımız, gazilerimiz, şehitlerimizin aileleri, yani dünü ve yarını toplumun, yani vicdanı, gerekirse koltuklarımızdan olmak pahasına kavgaya değerdir ve şimdi hepimiz için o kavgayı vermenin vaktidir. Kendi körleşmemizle de yüzleşerek, propagandanın da şehvetine kapılmadan, dolayısıyla bu çatı altında yaşanan skandal umarım vesile olur böyle bir mücadeleyi partizanca kaygılar gütmeden yürütebilmeye.

Teşekkür ediyorum. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)