| Konu: | |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 29 |
| Tarih: | 11.12.2025 |
CHP GRUBU ADINA EYLEM ERTUĞ ERTUĞRUL (Zonguldak) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu ve ekran başında bizi izleyen milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Bugün bu kürsüdeki sözlerimin kaynağı siyaset değil, pek çok cephede vatanı savunan Türk Silahlı Kuvvetlerinin yüksek disiplin, fedakârlık ve onur ruhudur. (CHP sıralarından alkışlar) Son dönemde kamuoyunda millî savunma alanında Türkiye'nin egemenlik hakları noktasında çok çarpıcı, sansasyonel haberler maalesef gündeme gelmektedir. Milletimize şunu hatırlatmak boynumuzun borcudur: Ebedi Başkomutanımız Mustafa Kemal Atatürk'ün ordusu asırlardır oyun bozmuş kadim bir gücüm varisidir yani sizlerin Yüksek Askeri Şuranın yapısını bozmanız ve siyasallaştırmanız, FETÖ ve benzeri paralel örgüt yapılanmalarıyla Silahlı Kuvvetlerini kuşatma çabaları -ki sonucunu acı bir şekilde tecrübe ettiniz, hep beraber tecrübe ettik- türlü cemaat, tarikat yapılanmalarının Silahlı Kuvvetler içinde örgütlenmelerinin önünü açma planlarınız bo-şa-dır. (CHP sıralarından alkışlar) Bu orduda ne yaparsanız yapın Atatürk ruhunu silemeyeceksiniz ve Silahlı Kuvvetlerde Mustafa Kemal'in askerlerini asla bitiremeyeceksiniz.
Değerli milletvekilleri, bir devlet, ordusuna göz bebeği gibi bakmazsa bedelini millet öder. Şunu çok iyi biliyoruz ki personel kalitesi zafiyet kaldırmaz. Askerî sağlık sistemi, caydırıcılığın ve moralinin çok önemli bir parçasıdır ve moral, en az silah kadar stratejik bir unsurdur. Muvazzaf ve emekli personelin geçim sıkıntısı çekmesi kabul edilemez. Şehit ve gazilerimizin haklarının göz ardı edilmesi kabul edilemez. Kürsülere çıkıyorsunuz "En modern teçhizata sahibiz, her şey mevzuata uygun oluyor, hiçbir problem yok." diyorsunuz ancak askerlerimiz hâlâ donarak, mağaradaki gazlardan zehirlenerek, eğitimsiz, disiplinsiz kadrolar yüzünden güneş çarpmasından ve sıvı kaybından ölmeye devam ediyor. Buradaki asıl sorun ne biliyor musunuz aslında? Ülkede ihmaller, eğitimsizlik ve beceriksizlik zinciriyle oluşan olaylar karşısında "Bunlar askerlik fıtratından, eğitim zayiatından..." ya da mesela "Yüz yıl önce benim de dedem Sarıkamış'ta donarak öldü; bunlar askerlikle olur." açılarından bakan birinin ülkenin başında olmasıdır asıl sorun. (CHP sıralarından alkışlar) Asıl sorun, bu kişinin ülkedeki tüm kurumları sadece kendi fikir dünyasıyla yönetebileceğini sanması ve bunun devlet çizgisi olduğunu iddia etmesidir. Evet, askerlik şehadete en yakın görevdir ama bizim ihmallerle, beceriksizliklerle gereksiz yere tek bir Mehmetçik'in kaybına asla tahammülümüz yoktur.
Değerli milletvekilleri, 70'li yıllardan beri temelleri atılan ve bütün hükûmetler tarafından desteklenen savunma sanayisi bağımsızlığımızın omurgasıdır. Bugün dünyada hiçbir devlet kendi göklerini başkalarından kiraladığı sistemlerle yeterince koruyamaz. Hiçbir ordu, kritik teknolojide de dışa bağımlı kalarak caydırıcı olamaz. Dolayısıyla savunma sanayisindeki her adım -ister başarılı olsun ister tartışılsın- şunu gösterir: Bu ülke kendi göklerini, kendi kanatlarıyla ve çelik kubbeleriyle korumanın yolunu aramalıdır. Bunu da yaparken şeffaflık, etkinlik ve stratejik akılla yapmalıdır çünkü karşımızda siber tehditler var, terör örgütlerinin yeni yöntemleri var, bölgesel güç projeksiyonları var, sınır ötesi ilişkiler var, çok katmanlı bir güvenlik tablosu var ve bu tablo Türkiye'nin askeri kapasitesinin yalnızca bugünü değil, geleceği odağını alarak güçlendirilmesini zorunlu kılıyor.
Değerli milletvekilleri, Barzani geliyor, topraklarımızda uzun namlulu tüfekleriyle peşmergelerle beraber dolaşıyor. Yunanistan yıllardır sınırlarımızda ve Ege Adaları'nda silahlanıyor, kendine ait olmayan odalarda hâkimiyet kuruyor, seçim yapıyor, belediye başkanı seçiyor, Güney Kıbrıs Rum kesimi ile İsrail'le anlaşmalar yapıyor, Ege ve Akdeniz'de hâkimiyet alanını artırıyor. Trump maaşlı memuru üzerinden bizim devlet şeklimizle ilgili tahakkümler veriyor, haritalar çiziyor, bunlar paylaşılıyor. Ancak iktidar ve iktidar medyası tüm bunlara susuyor. Unutmayalım, geçmişte verilen tavizler ne kadar kötü bir şekilde sonuçlanmıştı. İktidar olarak vatan toprağına, egemenlik haklarımıza halel getiren bu olaylara sessiz kalmaya devam ederseniz aynı olaylar kaçınılmaz olacaktır.
Sayın milletvekilleri, asker güçlü olacak ki sınır sağlam olsun, ordu caydırıcı olacak ki savaş çıkmasın, devlet vizyon sahibi olacak ki millet huzur içerisinde yaşasın.
İnsanlık tarihinin gördüğü en büyük asker Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün yolundan ordumuz gitmeye devam etmelidir diyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)