| Konu: | |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 76 |
| Tarih: | 11.04.2025 |
AK PARTİ GRUBU ADINA EFKAN ALA (Bursa) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri, bizleri ekranları başında izleyen aziz milletim; sözlerimin başında, sizleri partim ve şahsım adına saygıyla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum.
Bütçemizin memleketimize, milletimize hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. Çeyrek asırdır aralıksız milletimizin hizmetinde olan AK PARTİ hükûmetlerimize 24'üncü bütçemizi Meclisimizde görüşme imkânı veren milletimize şükranlarımı sunuyorum.
Bu sabah İstanbul'da şehit olan polisimiz Emre Albayrak kardeşimize Allah'tan rahmet, ailesine ve milletimize başsağlığı diliyorum.
Değerli milletvekilleri -tabii, söyleyeceğim ama gelecek biraz sonra- Sayın Özel Sayın Cumhurbaşkanımızla ilgili bir değerlendirme yaptı sözlerinin başında. Sayın Özel burada konuşurken Sayın Cumhurbaşkanımız, Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın Türkiye'ye resmî ziyareti vesilesiyle Türkiye için anlaşmalar imzalıyordu. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Burada Cumhurbaşkanı Yardımcımız da kendisini gayet hakkıyla temsil ediyor ve bütçe sunumunu gerçekleştirdi.
Sayın Genel Başkan, hoş geldiniz.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Hoş bulduk Sayın Bakan.
EFKAN ALA (Devamla) - Siz burada Cumhurbaşkanımızla ilgili bir değerlendirme yapmıştınız. Hemen sözlerimin başında... Belki bilginiz yoktur, onu sizinle paylaşayım "Sayın Cumhurbaşkanımız, siz burada konuşma yaparken Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın Türkiye'ye resmî ziyareti dolayısıyla Türkiye için anlaşmalar imzalıyordu. Burada da Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız hakkıyla kendisini temsil ederek bütçeyi Türkiye Büyük Millet Meclisine sundu." diye arkadaşlarımla tam paylaşmıştım ki sizler de geldiniz, teşrif ettiniz.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulun takdirine sunduğumuz 2026 yılı bütçemiz sadece rakamların, cetvellerin, gelir gider tablolarının teknik izahından ibaret bir mali doküman değildir. Bu bütçe, tarihin akışının hızlandığı, küresel dengelerin yeniden şekillendiği, dünyanın belirsizlikler çağına girdiği bir dönemde Türkiye'nin millî duruşunu ve stratejik tercihlerini yansıtan kapsamlı bir mali çerçevedir. Dünya, 21'inci yüzyılda, daha önce hiç tanık olmadığımız, hiç tecrübe etmediğimiz derinlikte çok katmanlı bir dönüşümle karşı karşıyadır değerli arkadaşlar. Küresel aktörler arasındaki mücadele, ekonomik rekabetin sınırlarını çoktan aşmış, tarife savaşlarıyla âdeta silahsız bir ekonomik savaşa dönüşmüştür.
Diğer taraftan, dünyanın çeşitli bölgelerinde ve bölgemizde sıcak çatışmalar, bölgesel savaşlar devam etmektedir. Önümüzdeki dönemde bu risklerin artarak devam edeceği öngörülmektedir. Avrupa'da aşırı akımların yükselişi ve artan yabancı düşmanlığı, siyasal istikrarsızlıkları giderek daha görünür hâle getirmektedir. Böyle bir çağda, belirsizliğin artık bir kural hâline geldiği, uluslararası hukukun masum insanların acılarının enkazı altında kaldığı bir dönemde, bir devlet için en büyük hazine devlet aklıdır, öngörüdür, dirayettir ve en önemlisi de kararlı bir siyasi liderliktir.
Türkiye bugün, bu niteliklere sahip bölgesel güç ve küresel aktör olarak etrafındaki ateş çemberine rağmen bir güven ve istikrar adası olarak yoluna devam etmektedir. Bunun liderliğini Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan yapıyor ama arkasındaki irade halktır, destekçisi sizlersiniz; teşekkür ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; iktidara geldiğimiz 3 Kasım 2002'den beri AK PARTİ olarak proaktif, pozitif, insani ve erdemli dış politika izlemekteyiz çünkü biliyoruz ki gücü kadar adaleti, zenginliği kadar merhameti, cömertliği, imkânı kadar vicdanı olmayan dünya haksızlık üretir, zulüm üretir. Bunun en vahim örneğini Gazze'de yaşadık, yaşıyoruz.
Gazze'de zulüm ve soykırım canlı yayınlandı. Gazze'de uluslararası kuruluşlar iflas etti, insanlığın vicdanı öldü, on binlerce masum insan şehit edildi, yüz binlercesi yaralandı ve milyonlarcası yerlerinden edildi. Hastaneler, okullar ve ibadethaneler bombalandı. Bu zulme en yüksek sesle karşı çıkan, bütün uluslararası kuruluşlarda hakkı dile getiren, zulme karşı duran Türkiye oldu. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Ateşkes sürecinde ve Mısır'daki görüşmelerde en etkili inisiyatif alan yine Türkiye oldu, biz olduk. Mısır'da Gazze için imza atan dört ülkeden biri Türkiye'ydi ve Recep Tayyip Erdoğan'dı, kendisini buradan selamlıyoruz saygıyla. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Vicdanımız nerede kanıyorsa orada oluyor ve vicdanımız hangi sesi yükseltiyorsa onu bütün platformlarda dile getiriyor. Arkadaşlar, bunu Meclis adına dile getiriyor, dışarıda sen, ben yok, dışarıda Türkiye var. Türkiye'nin Cumhurbaşkanının böyle bir anlayışa sahip olmasından hepimizin memnuniyet duyuyor olması lazım çünkü bizi, Türkiye'yi temsil ediyor, Türkiye Cumhuriyeti'ni ve milletimizi temsil ediyor ve hakkı, hukuku, bu tür zulümlere karşı duruşu dile getirerek, değerli kardeşlerim, bütün gönül coğrafyamızdaki insanların muhabbetini kazanıyor ve umudu oluyor. İşte, bu nedenle de bütün mazlum coğrafyalar için Sayın Cumhurbaşkanımız küresel vicdanının sesidir ve bu nedenle dünyanın dört bir yanından milyonlar Cumhurbaşkanımızı, Türkiye'yi, bizleri bağrına basmaktadır. Daha yeni, bir ülkeyi ziyaret ettiğimde, pasaport kontrolünde bir kız kardeşimiz oturuyordu, karşılaştığım muhabbeti burada size anlatamam çünkü siz de duygulanırsınız. Bu, herkese nasip olacak bir şey değil. İçeriye geldiğimizde birbirimize söyleyecek çok şeyimiz var, söyleriz, orada hiçbir beis yok. Herkesin ayrı politikası, ayrı görüşü var ama dışarıda Türkiye Cumhuriyeti'nin güçlü bir temsile sahip olması hepimizin başarısıdır, hepimizi gururlandırıyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Değerli milletvekilleri, uluslararası ölçekte jeopolotik rekabetin sertleştiği, teknolojik üstünlüğün belirleyici hâle geldiği ve ekonomik bloklaşmanın hızlandığı tarihsel bir dönüşümden geçiyoruz. Bu yeni güç mimarisinde Türkiye, jeopolitik merkeziyet, savunmada millî kapasite, çok boyutlu diplomasi ve beşerî nüfuz gücü sayesinde denge belirleyen merkez aktörler arasında yükselmektedir. Elbette Türkiye'nin bugün ulaştığı stratejik istikrar düzeyi asla bir rastlantı değildir; yirmi üç yıllık bir emeğin sonucudur, dirayetli liderliğin, iradeli yönetimin eseridir, alın terinin ürünüdür, aziz milletimizle kurduğumuz sarsılmaz bağın neticesidir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye, uluslararası ilişkilerde lider diplomasisini en etkin şekilde kullanan ülkedir. Aynı gün içinde hem Amerika'yla stratejik meseleleri konuşabilen hem Moskova'yla en kritik güvenlik konularını aynı yetkinlikle müzakere edebilen tek ülkedir, lideri de Sayın Cumhurbaşkanımızdır. Türkiye coğrafi bir kavşak olmaktan öte, küresel barış ve istikrarın mimarisinde merkez konumundadır. 2026 yılında NATO Zirvesi Türkiye'de yapılacak. 200'e yakın ülke ve bölgenin katılacağı COP31 İklim Zirvesi Türkiye'de yapılacak ve Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi başta olmak üzere, savunma, enerji, iklim ve bilim alanındaki uluslararası zirvelere ev sahipliği yapacağız. Bu toplantılar, Türkiye'nin liderlik kapasitesinin sürdürülebilir kalkınma ve küresel güven inşasına sunduğu katkıların somut göstergeleridir.
Sayın Özel meydanlara yeni çıktı, heyecanlı, anlıyoruz. Sayın Özel, AK PARTİ meydanlardan geliyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) "Meydanların sesi" dediğiniz zaman, usta lideri Recep Tayyip Erdoğan'dır, bunu meydanlar söylüyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bir seferde, bir günde kaç meydanda miting yaptığımızı biz biliriz, biz yetişemiyorduk. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Onun için bu konularda, tabii, değerlendirmelerinizi gözden geçirmenizi özellikle tavsiye ederim. Ama her söz aldığınızda Cumhurbaşkanımıza saldırmayın. Bakın, bu kadar büyük bir dönemi yönetiyor. Başınız her dara düştüğünde AK PARTİ'yi suçlamayın; kendinize dönün ve partinizi şaibelerden temizleyin. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Sayın Cumhurbaşkanımız dünyada diplomasinin ve Türkiye'de siyasetin liderliğini yapıyor, Türkiye Cumhuriyeti'ni, devletini temsil ediyor; Ukrayna-Rusya arasında savaş oluyor, Cumhurbaşkanımız devrede; tahıl krizi yaşanıyor, dünya açlık çekecek, çözen, Sayın Cumhurbaşkanımız. Gazze'deki vahşete karşı en etkili ses Sayın Cumhurbaşkanımız. Libya, Suriye meseleleri gündeme geliyor, en etkili lider Recep Tayyip Erdoğan. Saymakla bitiremeyiz. Bu liderlik Türkiye'ye aittir, bunu örselemeyin. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Kendi iç sorunlarınızı Sayın Cumhurbaşkanımıza saldırarak, onu konu edinerek perdelemeye çalışmayın lütfen. Biz, Türkiye'nin, dünyanın ve bölgenin sorunlarını çözmeye çalışıyoruz. Siz de hiç olmazsa Türkiye'nin 2'nci büyük partisi olarak kendi sorunlarınızı çözün, bunu da bizden beklemeyin. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - 2'nci parti sizsiniz yalnız.
EFKAN ALA (Devamla) - Şimdi, darbelerden söz ettiniz, darbelere karşı duran, şapkasını alıp gitmeyen lider, Recep Tayyip Erdoğan; dimdik duran, AK PARTİ kadroları. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Muhtıraları yırtıp çöpe atan AK PARTİ kadroları, lider Recep Tayyip Erdoğan ve Hükûmeti. Çetelerle, cuntalarla mücadele eden biziz. Siz 60 darbesini desteklediniz, 28 Şubatı alkışladınız, 27 Nisan muhtırasını kucakladınız. Yeni bir ekipsiniz, işbaşına geldiniz, yeni seçildiniz; tebrik ediyorum, kutluyorum ama bu bagaj da size ait. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Onun için, buradan kurtulmak da kolay bir şey değil ama umarım başarılı olursunuz.
Tabii, Türkiye'nin ana muhalefet partisi... Yurt dışına çıktığımızda, inanın, bize sorduklarında biz, tabii, ana muhalefet partimizden, Meclisimizin çok çeşitli olmasından büyük bir gurur duyduğumuzu, memnuniyet duyduğumuzu orada onlarla da paylaşıyoruz, anlatıyoruz ama içeriye geldiğimizde eksik gediği de söyleyelim.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Allah razı olsun(!)
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Allah razı olsun, lütfettiniz(!)
EFKAN ALA (Devamla) - Şimdi, bakınız, siz diyorsunuz ki Cumhurbaşkanımız... Bir meşruiyet meselesinden bahsediyorsunuz, Cumhurbaşkanımız halkın doğrudan seçtiği Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk Cumhurbaşkanıdır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Altını çiziyorum, 86 milyonu temsilen, 60 milyona yakın seçmenin sandığa gidip yarısından fazlasının oy vererek seçtiği ilk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dır. Peki, ilk seçildi de ne oldu? Arkasından bir kere daha seçildi, ardından bir kere daha seçildi. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Ardından kaybetti.
MURAT EMİR (Ankara) - Anayasa'yı çiğnediniz, Anayasa'yı, 3 kere.
EFKAN ALA (Devamla) - Şimdi, böyle bir manzarada, böyle bir sonuçla karşı karşıyayız arkadaşlar. Burada meşruiyetten söz etmek -kim ediyorsa- lafügüzaftır. Onun için, size tavsiyemiz, önce bu meseleleri, böyle, güzelce, arkadaşlar, değerlendirip ondan sonra laf etmek lazım, yoksa döner "Siz önce kendi koltuğunuzun meşruiyetini düşünün." derler. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye olarak bölgemizde ve coğrafyamızda kalıcı huzur ve istikrarı temel önceliğimiz olarak görüyoruz. Dünyanın ve Türkiye'nin çevresindeki gelişmeler dikkate alındığında, terörsüz Türkiye hedefinin ne kadar önemli olduğu gerçeği izahtan varestedir. Enerjisini iç sorunlarıyla tüketmek yerine, fırsatlarına odaklanarak imkân ve kabiliyetlerini tamamıyla Türkiye Yüzyılı hedeflerine yönlendirecek, Türkiye'nin hedeflerine yönlendirecek bir Türkiye'nin kazananı 86 milyon vatandaşımız, gönül coğrafyamızdaki kardeşlerimiz ve bütün bölgemiz olacaktır değerli kardeşlerim, bütün bölgemiz. (AK PARİ sıralarından alkışlar) Kaybedeni ise ülkemizi ve bölgemizi istikrarsızlaştırmak isteyenler, terörden, kandan ve kaostan beslenenler olacaktır.
Değerli milletvekilleri, terörsüz Türkiye hedefimiz, terörün bütün imkân, kabiliyet ve anlayışıyla topyekûn ortadan kaldırılması iradesinin adıdır. Cumhur İttifakı olarak bu hedefi ortaya koyduğumuzdan beri geniş bir toplumsal ve siyasal destek söz konusu olmuştur; milletimiz, bu sorunun kökten çözülmesi konusunda güçlü bir destek vermektedir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli, güçlü, kararlı ve açık bir irade ortaya koymuşlardır. Bu çerçevede, terör örgütü kendini feshetmiş, silahlarını bırakmaya başlamış; Türkiye Büyük Millet Meclisinde Komisyon da görevini sürdürmektedir, tamamlamak üzeredir. Süreç, öngörüldüğü biçimde hassasiyetle yürütülmektedir; provokasyonlara ve sabotajlara asla fırsat verilmeyecektir. Terörün bölgenin ve Türkiye'nin gündeminden tamamen çıkması için bundan sonra gereken adımlar da kararlılıkla atılacaktır. Türkiye, prangalarından kurtulup 86 milyonun huzur ve güvenliği için emin adımlarla ilerleyecek ve bölgemizdeki tehditlerin de ortadan kaldırılması sağlanacaktır.
Değerli kardeşlerim, Türkiye'nin kendi sorunlarını kendi kapasitesi, kendi kurumları ve en önemlisi kendi iradesiyle çözmesinden daha kıymetli bir başarı olamaz. Başkaları devreye girdiğinde neler yaptıklarını tarihimiz -tecrübeyle sabittir ki- çok acı bir biçimde yaşamıştır. Bu bölgenin tarihi başkalarının "Sizi kurtaracağız, size yardım edeceğiz." diye gelip o insanlara zulümden, işkenceden, kötülükten başka bir şey getirmediklerinin tarihiyle, tecrübeleriyle doludur. İşte bu anlayışla değerli kardeşlerim, Cumhur İttifakı olarak, terörsüz Türkiye hedefi doğrultusunda kararlılıkla ilerlemeyi Türkiye'nin önemli bir başarı projesi olarak görüyoruz. İnanıyoruz ki terörün gölgesi kalktığında refah, huzur ve toplumsal dayanışma omuz omuza yükselttiğimiz bu yeni dönemin en somut ve kalıcı kazanımları olacaktır. Ülkemizin ve bölgemizin istikrarını tahkim edecek bu sürecin sonuca ulaşması için herkesin katkısının önemli olduğunun altını bir kez daha çizmek istiyorum. Ülkemizin birlik ve bütünlük içerisinde bugünlere ulaşmasında en büyük paya sahip şehitlerimizi rahmetle, minnetle yâd ediyorum; gazilerimizi saygı ve şükranla selamlıyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; AK PARTİ hükûmetlerimiz döneminde ekonomide çok önemli başarılara imza attık. 238 milyar dolar olan millî gelirimizi 1,6 trilyon dolara çıkararak trilyon dolarlık ülkeler kategorisine girdik. Yirmi üç yılda dünya ekonomisi 3 kat büyürken bu dönemde Türkiye ekonomisi tam 5,4 katına ulaştı; işte bu, AK PARTİ'nin başarısıdır. Türkiye ekonomisinin güçlü büyüme performansının olumlu sonuçlarını kişi başına düşen gelirde de görüyoruz. Kişi başına gelirimizi 2025 yılının sonuna kadar, değerli kardeşlerim, 17.748 dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Türkiye yıl sonu itibarıyla da orta gelirli ülkeler grubundan çıkarak ilk kez, tarihinde ilk kez yüksek gelirli ülkeler grubuna girecektir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Yine bu yılın sonunda ülkemiz satın alma gücü paritesi cinsinden gayrisafi yurt içi hasıla büyüklüğüne göre dünyanın en büyük 11'inci, Avrupa'nın en büyük 4'üncü ekonomisi konumuna erişecektir.
Değerli arkadaşlar, sürdürülebilir, dengeli ve üretimle büyüyen bir Türkiye ekonomisiyle 32,7 milyon vatandaşımıza istihdam sağladık. 2025 yılıyla birlikte ihracatımızda tarihî bir rekorla 270 milyar dolar eşiğini de geride bırakıyoruz. Günümüzde uluslararası ekonomi; teknolojik dönüşümü, AR-GE'yi ve bilgi teknolojilerini zorunlu kılıyor. Göreve geldiğimiz günden bu yana sanayi istihdamımızı 3,9 milyondan 6,7 milyona çıkardık. İmalat sanayi katma değerinde dünyada 14'üncü sıradayız. 2002 yılından bu yana Türkiye'nin AR-GE harcamalarını 1,2 milyar dolardan 19,9 milyar dolara yükselttik. Gençlerimizin hizmetine sunduğumuz teknoparkların sayısını 2'den 113'e çıkararak bugüne dek 13 milyar 670 milyon lira destek sağladık ve gençlerimizin bilgi ve birikimlerini, değere dönüştüreceklerini fırsatlarla buluşturduk, buluşturuyoruz.
Değerli milletvekilleri, teknolojiye, AR-GE ve inovasyona yaptığımız yatırımlar, gençlerimize sunduğumuz fırsatlar ve imkânlar sayesinde her gün savunma sanayimizde yeni bir tarihî ve küresel başarıya imza atıyoruz. İnsansız hava araçlarımız, akıllı mühimmatlarımız, elektronik harp sistemlerimiz ve ileri seviyede yazılım altyapılarımız tüm dünyada ilgiyle izlenmektedir. KIZILELMA'mızın MURAD radarımızla tespit edilen bir savaş uçağını GÖKDOĞAN füzelerimizle havada tam isabetle vurmayı başarması tüm dünyada geniş yankı uyandırdı. Emeği geçenleri tebrik ediyorum, teşekkür ediyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Ekim ayında yeni nesil zırhlı tankımız ALTAY'ın ilk teslimatı gerçekleştirildi, törene biz de katıldık. Türkiye bugün 180'den fazla ülkeye savunma sanayisi ihracatı yapmaktadır. Dünyanın en çok ciro yapan 100 şirketi arasında artık 5 Türk savunma sanayisi şirketi yer alıyor. 2002 yılında yalnızca 248 milyon dolar olan savunma ve havacılık ihracat hacmimiz, bizim dönemimizde tam 29 kat büyüyerek 2024 yılı itibarıyla 7,2 milyar dolara ulaştı, 8 milyar dolara ulaştırmayı hedefliyoruz.
Biz yirmi üç yılda sadece teknoloji üretmedik değerli arkadaşlar, biz öz güven ürettik, öz güven sağladık, saygınlık ürettik, üretmeye de devam edeceğiz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bir yandan küresel meydan okumalar ve bölgesel sorunlara rağmen ekonomimizi büyütürken, diğer yandan tarihimizin en büyük depremlerinden biri olan asrın felaketi karşısında, asrın dayanışmasını göstererek depremden zarar gören vatandaşlarımızın yaralarını sarmak için en hızlı şekilde kollarımızı sıvadık. Deprem bölgesinde şu ana kadar 350.178 konut ve bağımsız bölümü tüm sosyal donatılarıyla birlikte hak sahibi vatandaşlarımıza teslim ettik. Yıl sonuna kadar 453 bin bağımsız bölümü tamamlamayı hedefliyoruz. Dile kolay değerli arkadaşlar, söylerken kolay, bu deprem, Birleşmiş Milletlere üye 100'den fazla ülkenin ayrı ayrı yüz ölçümünden daha büyük değerli kardeşlerim ve yanı başımızdaki Bulgaristan'dan daha büyük bir alanı etkiledi. Diğer taraftan, vatandaşlarımızın barınma ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla eş zamanlı olarak 81 ilimizi kapsayan 500 bin sosyal konut kampanyasını başlattık, milletimize hayırlı uğurlu olsun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Değerli kardeşlerim, bu kadar büyük bir depremi, asrın felaketini millet-devlet iş birliğiyle dünyaya örnek olacak bir neticeyle milletimize sunuyoruz; bunu başarmak her yiğidin kârı değildir.
Değerli milletvekilleri, aziz milletim; biz bütün bu imkânlarımızla milletimizin yaralarını sarmaya, şehirlerimizi ayağa kaldırmaya çalışırken İstanbul Büyükşehir Belediyesinde yaşananları görüyoruz. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturma sonucunda hazırlanan ve ağır ceza mahkemesinde kabul edilen iddianameden anlaşılıyor ki bu iddialar vahim.
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Hükmü verdiniz yani!
EFKAN ALA (Devamla) - 14 bakanlığın bütçesinden daha büyük bir bütçeye sahip olan İstanbul Büyükşehir Belediyesinde projeler hazırlayıp kentsel dönüşüm yaparak İstanbul'u depreme hazırlamak yerine geniş ve derin bir yolsuzluk ekosistemi kurulmuştur; iddia bu. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Milletin kaynakları kendi hırsları ve emelleri için bu yolsuzluk sistemine aktarılmıştır, milletin varlığı talan edilmiştir.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Hâkim Efkan Ala!
EFKAN ALA (Devamla) - İddialar bunun üzerine.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - "İddialar..."
AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Delil var mı, belge var mı?
EFKAN ALA (Devamla) - Bu durum retoriklerle, mugalatalarla örtbas edilemez. Biz iddianameden olanı, artık mahkemenin kabul ettiğini söylüyoruz.
AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Delil nerede, belge nerede?
EFKAN ALA (Devamla) - Bunu siyasi alana çekerek üzerini örtemezsiniz.
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - O zaman TRT yayınlasın.
EFKAN ALA (Devamla) - Ülkenin en büyük yolsuzluk olayından mağduriyet üretmeye çalışarak milleti kandıramazsınız arkadaşlar. (AK PARTİ sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler)
SEDA KÂYA ÖSEN (İzmir) - Yayınlayın TRT'de o zaman.
EFKAN ALA (Devamla) - Yolsuzluk düzeninin siyasi manipülasyonlarla örtmeye çalışılması milletin aklıyla alay etmektir.
TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - TRT'den yayınlayın.
EFKAN ALA (Devamla) - Bu sistemi kuran, şikâyet eden, şikâyet edilen, delilleri yargıya sunan, kamuoyuyla paylaşan sizin partilileriniz, delegeleriniz, il başkanlarınız, ilçe başkanlarınız, milletvekilleriniz, eski Genel Başkanınız. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Hangi il başkanı ya, hangi il başkanı?
EFKAN ALA (Devamla) - "Ce-Ha-Pe"nin arınması gerektiğini söyleyen sizin eski Genel Başkanınız. Yani biz Genel Başkanı ciddiye almayalım mı?
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Hangi il başkanı, bir isim verin, bir isim.
TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - Genel Başkan burada, alabilirsiniz ciddiye.
EFKAN ALA (Devamla) - Yani, Cumhuriyet Halk Partisinin, ana muhalefet partisinin bir önceki Genel Başkanını ciddiye almazsak sizi de kimse ciddiye almaz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Genel Başkan burada.
EFKAN ALA (Devamla) - Olmaz böyle bir şey.
TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - Genel Başkan burada, burada.
EFKAN ALA (Devamla) - Sizin bir önceki dönem Genel Başkanınız bunları söylüyor, "Partim, Cumhuriyet Halk Partisi arınmalıdır." diyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - Genel Başkanımız burada.
AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Genel Başkanımız burada, bakın.
EFKAN ALA (Devamla) - Bu yolsuzluk düzeninden elde edilen kaynaklarla "Ce-Ha-Pe"nin dizayn edildiğini söyleyen sizin eski belediye başkanınız, delegeleriniz, milletvekilleriniz arkadaşlar.
TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - Genel Başkan burada, bak, bak; oturuyor şurada.
EFKAN ALA (Devamla) - Partinizi mahkemelik yapan sizsiniz, biz değil, partinizi mahkemeye götüren sizsiniz.
TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - 4 kere seçildi, 4 kere.
EFKAN ALA (Devamla) - Doğrusu, Türkiye'nin 2'nci partisinin içine düştüğü bu yolsuzluk sarmalı bizleri de üzmektedir arkadaşlar.
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - 1'inci partisi, 1'inci.
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Yazıklar olsun, yazıklar!
TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - Genel Başkanımız en önde oturuyor, bak.
EFKAN ALA (Devamla) - Değerli milletvekilleri, aziz milletimiz; "Ce-Ha-Pe" hep yerinde sayadursun, tamam, dünya baş döndürücü bir dönüşüm sürecinin tam ortasındadır. Dijital çağ insanlık tarihinin en hızlı ve kapsamlı dönüşümünün yaşandığı dönemdir.
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Orada bir kart daha olacak, arada.
EFKAN ALA (Devamla) - İnsanlık iki yüz elli yılda sağladığı ilerlemeyi son yirmi beş yılda katetmiş yani değişimin hızı ve etkisi benzeri görülmemiş bir seviyeye ulaşmıştır.
Biz bugün kararlılıkla hedeflerimize ulaşmaya çalışırken aynı zamanda geleceği de inşa etmek zorundayız. Yeni dünyanın artık yeni bir güç mimarisi var; bu güç mimarisinin de merkezinde dijitalleşme, dijital çağ var. Değerli kardeşlerim, bizim için dijitalleşme "Siber Vatan"ımızdır, veri egemenliğimizdir, mücadelenin zeminidir çünkü bu zemin değişmiştir. Artık rekabet konvansiyonel araçlar yerine bilgi teknolojilerine dayanıyor. Türkiye Yüzyılı vizyonumuzla insan aklının kapasitesini yapay zekânın muazzam işlem gücüyle birleştiren yeni bir dönemin kapılarını aralıyoruz. Kamu yönetiminden savunma sanayisine, sağlıktan eğitime kadar her alanda veri temelli yönetim anlayışını yerleştiriyoruz. Şimdi, geleceğin bilgi otobanlarını inşa ediyoruz. Bu kez inşa ettiğimiz otobanlar fiber optik kablolarla, yerli ve millî büyük veri tabanıyla ve altyapısıyla, yapay zekâ ve stratejileriyle, kendi üreteceğimiz çip teknolojisiyle örülüyor. Biz öbür altyapıları yaptık; İzmir'den İstanbul'a, Ankara'dan birçok ilimize otobanlarla, 30 bin kilometreye varan bölünmüş yollarla Türkiye'nin yol altyapısını çözdük. KÖYDES ve BELDES'lerle köylerin -kırsal alanın- yüz yıllık sorununu çözdük kardeşim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Biz bunları yaptık da şimdi de başka bir yüzyıla giriyoruz. O dijitalleşmenin yüzyılında da ben beklerdim ki bazı partili arkadaşlarımız, sizler çıktığınızda burada bu dünyayı da biraz anlatasınız ama bunlar yok; bunlar da bize düşüyor arkadaşlar, işimiz çok. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Bakın, AK PARTİ; bu millete yapacağımız daha çok şey var; çünkü dünyayı biz takip ediyoruz çünkü gelişmeleri biz takip ediyoruz çünkü o bilgi, birikim bu kadrolarda. Eksiğimizi gediğimizi gidermeliyiz, milletin bize olan güvenini tahkim etmeliyiz ve milletimize hedefleriyle buluşturmalıyız kardeşlerim; bu bizim sorumluluğumuzdur, başka hiçbir yere bakmayın lütfen. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Kıymetli kardeşlerim, 2026 yılında merkezî yönetim bütçe gelirlerimizi -şimdi, geldik, biraz da merkezî yönetim bütçesinden bahsedelim- yüzde 30 artırarak 16 trilyon 216 milyar liraya yükseltiyoruz. Şimdi, bütçemizde sosyal devlet anlayışına, yerli ve Millî Teknoloji Hamlemize, eğitime, dijital geleceğe, mali disipline ve dezenflasyon sürecine odaklanıyoruz.
TAHSİN OCAKLI (Rize) - Emekliye, asgari ücretliye ne var, onu söyle?
EFKAN ALA (Devamla) - Bütçemizi hazırlarken ailenin güçlendirilmesi ve korunması hususuna özel bir önem atfediyoruz. Önümüzdeki yıldan başlamak üzere, gelecek on yılı "Aile ve Nüfus On Yılı" ilan ettik. "Türkiye Yüzyılı" vizyonumuzun omurgasını insana yapılan yatırım oluşturmaktadır. Yerin üstündeki insanını değerlendiremeyen ülkeler, yerin altından altın çıksa değerlendiremez; bunu biz başörtülü kızların okul kapılarında nasıl engellendiğini yaşayan insanlar olarak çok iyi biliyoruz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
GÖKHAN GÜNAYDIN (İstanbul) - Ah, ah; oraya mı kaldınız ya, oraya mı kaldınız?
EFKAN ALA (Devamla) - Kıymetli kardeşlerim, onun için, insanımız hangi düşünceden olursa olsun, gençler hangi düşünceyi benimserseniz benimseyin, hangi partiye oy verirseniz verin; bizim için siz, bu memleketi daha da ileriye götürecek en kıymetli varlıklarımızsınız, milletin varlığısınız. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) O bakımdan, size yaptığımız her şeyi eksik buluruz, daha fazlasını yapmamız gerektiği anlayışıyla söyleriz yani bunları söylüyoruz, çok bir şey yaptık diye değil, her zaman daha fazlasını hak ediyorlar, onları fırsatlarla buluşturmak boynumuzun borcudur.
TURAN TAŞKIN ÖZER (İstanbul) - Cezaeviyle buluşturuyorsunuz.
EFKAN ALA (Devamla) - Değerli kardeşlerim, AK PARTİ hükûmetleri olarak eğitimi her zaman en öncelikli meselemiz olarak gördük. Şimdi, burada Genel Başkan Sayın Özel bazı değerlendirmeler yaptı. Bakın, biz gençlere ilişkin yaptığımız şeylerden cüzi, böyle çok basitçe geçelim, bunları geçseniz bitiremezsiniz de.
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Her gence bir kelepçen var!
EFKAN ALA (Devamla) - Üniversite sayısını 76'dan 208'e biz çıkardık.
MELİH MERİÇ (Gaziantep) - İçi boş çünkü!
SEDA KÂYA ÖSEN (İzmir) - Daha çok işsiz olsun diye!
EFKAN ALA (Devamla) - Ve dershaneler vardı, dershaneleri yerle bir eden, kapatan AK PARTİ, Türkiye, Tayyip Erdoğan ya! Dershanelerin kapısında millet kuyruk olurdu, perişan olurdu. Yurt kapasitesi geldiğimizde 188 bindi, 1 milyon 5 bine çıkardık, 1 milyon 5 bine. Şimdi, değerli kardeşlerim, talep eden herkes girebiliyor yurda. Şimdi, biz sizin vaatlerinizi belediyelerden biliyoruz, siz ancak bedava vaat verirsiniz, bedava başka hiçbir şey veremezsiniz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Çünkü belediyeleriniz bir sürü vaatte bulundu: "Bedava vereceğim, bedava vereceğim." Neyi bedava veriyorlar? Hiçbir şeyi ama vaatler bedava, verebilirsiniz, verebildiğiniz kadar verin.
TAHSİN OCAKLI (Rize) - Belediyelerimiz veriyor o zaman, müsaade edin, yasaklamayın.
EFKAN ALA (Devamla) - Şimdi, değerli kardeşlerim, kadınlar konusunda Allah aşkına AK PARTİ'ye laf söyleyecek kimse yoktur. Ya, kardeşim, bizim kadın kolları -bakın, siyasete yaptığımız katkıya bakın- üye sayımız 5,5 milyon, Cumhuriyet Halk Partisinin bütün üyesinin 3 katı ya! (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Ya sadece Kadın Kolları üyemiz 5,5 milyon, sizin toplam üyenizin 3 katı. Şimdi kim kadınlara daha fazla ehemmiyet veriyor? Bizim Kadın Kolları, bir kere, Türkiye'nin gece gündüz, yirmi dört saat, üç yüz altmış beş gün her yerindeler. Daha iyisini yapabilir miyiz, onu da araştırıyoruz. Yani, biz, bunları yaparken öyle toplantılar yapıyoruz ki hep eksikleri görerek, hep yanlışları söyleyerek. Yüzde 99 mu yaptılar, yetmez, o 1 nerede, 1'i niye yapmıyoruz; bunun çabası içerisindeyiz ama biz bunları dışarıda böyle kavga gürültü içinde, bu anlayış içinde söylemiyoruz, içeride birbirimize eleştirel katkı olarak söylüyoruz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Değerli kardeşlerim, o bakımdan bunları da biz yapacağız ve yolumuza devam edeceğiz. Şimdiye kadar olduğu gibi, 2026 bütçemizde de en büyük kaynağı bu anlayışla eğitime ayırarak toplamda 2 trilyon 896 milyar liraya yükseltiyoruz. Yapay zekâ çağına, Millî Teknoloji Hamlesi vizyonuyla hazırladığımız pırıl pırıl gençlerimizle Türkiye Yüzyılı'nı da inşallah inşa edeceğiz. Bizim en büyük gücümüzün iyi yetişmiş insan kaynağımız olduğunu biliyoruz ve kaynaklarımızı buraya en güçlü şekilde yönlendiriyoruz. 2026 yılı bütçemizle deprem hariç harcamalarımızı kontrol altında tutarak kamu açığını kademeli olarak düşürüyoruz ve dezenflasyon sürecini en güçlü şekilde yürütüyoruz. Biz mali disiplini ve kalıcı refahı bütçenin temeline koyuyoruz. Bizim politikamız sorunları görmezden gelmek, ötelemek değil, ele alıp çözmektir değerli kardeşlerim. Milletimiz müsterih olsun, enflasyonu da tek haneye indireceğiz, milletimizin alım gücünü yükselteceğiz; emeklimizin, çiftçimizin, işçimizin, esnafımızın, memurumuzun refahını artıracağız. Bizim siyaset yapma nedenlerimizin en başında bunlar gelir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Gençlerimizin fırsat ve imkânlarını çoğaltacağız, hep birlikte büyük ve güçlü Türkiye'yi inşa etmeye devam edeceğiz.
Sayın Başkan. değerli milletvekilleri; biz AK PARTİ olarak gerektiği zaman gereken adımları atan bir partiyiz. Türkiye'de altyapı yatırımları konusunda devasa işlere imza attık. Stratejik altyapı yatırımlarımızla Türkiye olarak jeostratejik üstünlüğümüzü tahkim ettik. Limanlardan raylı sistemlere, otoyollardan havaalanlarına ve köprülere kadar bütün altyapımızı bölgenin en güçlü ülkesi hâline getirecek şekilde inşa ettik. Bir kısmını sayayım arkadaşlar, insanoğlu hafızası nisyan ile maluldür. Marmaray'dan Avrasya Tüneli'ne, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nden Çanakkale Köprüsü'ne, İstanbul Havalimanı'ndan Osmangazi Köprüsü'ne binlerce kilometrelik bölünmüş yollardan otoyollara, hızlı tren ağlarına kadar çok sayıda altyapı inşa ederek Türkiye'yi küresel bir lojistik merkezi hâline getirdik. İstanbul Havalimanı'mızın, dünyanın yolcu ve lojistik havalimanı hâline geldiği apaçık ortadadır. Aynı anda üç piste uçakların iniş kalkış yapabildikleri dünyadaki iki ülkeden biriyiz arkadaşlar. 132 ülkede 355 noktaya uçuşla dünyada en fazla noktaya uçan birinci hava yoluyuz, tebrik ediyoruz. Bu, Türkiye'nin kazanımıdır, Deriner Barajı'ndan, Yusufeli Barajı'na, Akkuyu Nükleer Enerji Santrali'nden Sakarya Gaz Sahası'na ve Gabar'daki petrol kuyularına kadar aldığımız tedbirlerle enerji arz güvenliğimizi güçlendirdik, uluslararası enerji hatlarında sahip olduğumuz stratejik konumu pekiştirdik yani "Su akar Türk bakar." diyorlardı eskiden, şimdi iş değişti "Su akar, Türk yapar." diyorlar; bunu ahali söylüyor yani hakkı teslim ediyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Selamlamayalım mı onları? Onun için yirmi üç yıldır bizi destekliyorlar. Buradan bütün vatandaşlarımızı saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Şehir hastanelerimiz başta olmak üzere sağlık alanında yaptığımız yatırımlarla devrim gerçekleştirdik ve hastanelerde rehin kalma ayıplarına son verdik. Bize o günlerde "Bunlara ne gerek var?" diyenler pandemi döneminde mahcup oldular. Gerçi "Libya'da, Suriye'de ne işiniz var?" diyenler de mahcup oldu yani sadece onlar değil ki. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) 18 yaş altı tüm vatandaşlarımızı sağlık güvencesi altına aldık. Genel sağlık sigortasıyla dünyanın en kapsamlı sağlık sigortası sistemini kurduk. Düşük gelirli ailelerimizi destekliyor, yaşlı ve engelli vatandaşlarımıza evde bakım dâhil her türlü hizmeti sunuyoruz, daha fazlasını sunmak için de birlikte çalışıyoruz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Ala, lütfen toparlayın, on dakika ilave süre verdim.
Buyurun.
EFKAN ALA (Devamla) - Daha benimki yeni bitti zannediyorum Sayın Başkan, peki.
GÜLÜSTAN KILIÇ KOÇYİĞİT (Kars) - Bilseydik biz de Genel Başkanlarımıza söylerdik Başkan, bizimkiler de uzun konuşurdu.
MEHMET EMİN EKMEN (Mersin) - Altmış dakikanın tamamını kullanıyordur belki.
EFKAN ALA (Devamla) - Değerli milletvekilleri, AK PARTİ olarak muazzam eserlere imza attık; bunda şüphe yok. Siyasal alanda yaptığımız reformlarla Türkiye'de bir makas değişimi gerçekleştirdik, paradigmayı değiştirdik. Halkın iradesini devlet idaresine hâkim kıldık, vesayeti yok ettik, kaldırdık. Sosyal ve siyasal alanda gerçekleştirdiğimiz sessiz devrimlerle temel hak ve özgürlüklerin, kültürel hakların önündeki engelleri kaldırdık, daha da kaldıracağız. Bunların tamamını sandıktan aldığımız güçle, milletimizin iradesiyle gerçekleştirdik, yine de gerçekleştireceğiz. Bunlar bugüne kadar yaptıklarımızın sadece bazıları.
Değerli milletvekilleri, Avrupa Birliğine tam üyelik katılım müzakerelerini AK PARTİ olarak biz başlattık.
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Sonra ne oldu?
EFKAN ALA (Devamla) - Tam üyelik için katılım müzakereleri...
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Tamam, sonra ne oldu?
EFKAN ALA (Devamla) - Bakın -ben hangi cümleyi söylediğimin altını çizerek- Avrupa Birliğine tam üyelik için katılım müzakerelerini söylüyorum yoksa 1960'lardaki imzadan bahsetmiyorum.
ALİ MAHİR BAŞARIR (Mersin) - Şimdi vize alamıyoruz, vize.
EFKAN ALA (Devamla) - Biz Avrupa Birliğine girme irademizi... Bazı anlaşmaları o zaman imzaladık ama tam üyelik için katılım müzakerelerini AK PARTİ başlattı. O zamanki şeyde siz burada değil miydiniz, Türkiye'de? Görmediniz mi?
Bugüne kadar da Türkiye'nin de yararına bulduğumuz birçok reformu yaptık ama şimdi aynı anlayışla yüksek gelirli ülkeler grubunda ilerlemek ve ülkemizi ekonomisiyle, demokrasisiyle, refahıyla dünyanın en gelişmiş 10 ülkesi arasına taşımak için gereken reformları da hazırladık ve hayata geçiriyoruz. 2026 yılını ülkemiz için bir reform yılı olarak geçirmekte kararlıyız. Eş zamanlı, çok alanlı Türkiye Yüzyılı reform programını hazırladık, milletimizle buluşturacağız ve buluşturuyoruz. Bu reformlar ekonomik dönüşümden yeşil ve dijital dönüşüme, sosyal politikalardan yargı ve temel haklara, sanayiden teknolojiye, tarımdan enerjiye, her alanda büyük bir dönüşümü sağlayacaktır çünkü bugüne kadar yaptıklarımızla orta gelir grubundan şimdi üst gelir grubuna çıktık; orada ilerlemek için şimdi bunları yapacağız. O altyapıları yapmasaydık -o otobanları, o havalimanlarını, o üniversiteleri- şimdi bunları yapamazdık. Şimdi bunlara sıra geldi, yine kaçırmıyoruz ve şimdi bunları yapacağız. Bunlar nedir? Ekonomik alanda, bakın arkadaşlar, sermaye piyasalarının derinleştirilmesinden sanayi ve teknoloji stratejisine, kuantum teknolojilerinden gıda arz ve lojistiğine, yeni yatırım teşvik sisteminden tarımda planlı üretime, kamu yönetimi mali kural seti oluşturulmasından kamu harcamalarında verimlilik ve disipline, KİT yönetişim reformundan vergide adalet ve etkinliğe kadar çok geniş bir yelpazede reformları hayata geçiriyoruz. Yeşil ve dijital dönüşüm alanında, iklim değişikliği stratejisinden emisyon ticaret sisteminin kurulmasına, sanayide yeşil dönüşümden hidrojen teknolojilerine, dijital devlete geçişten siber güvenliğe, yapay zekâdan ulusal veri stratejisine, akıllı ulaşım sistemlerinin yaygınlaştırılmasından nükleer enerji endüstrisinin güçlendirilmesine kadar yeşil ve dijital dönüşüm alanlarında ülkemizin küresel konumunu pekiştirecek pek çok reformu hayata geçiriyoruz. Sosyal politikalar alanında, sosyal konut seferberliğinden yeni çalışma modellerinin geliştirilmesine, ulusal istihdam stratejisinden yükseköğretim sisteminde revizyona, ulusal gençlik stratejisinden Türkiye Mekânsal Strateji Planı hazırlanmasına, tamamlayıcı sigorta modellerinden sosyal güvenlik sisteminde sürdürülebilirliğe, çocuklarımızın dijital mecralarda korunmasından sağlık endüstrilerinin geliştirilmesine kadar çok geniş kapsamlı adımlar atıyoruz, hazırladık, atacağız. Kamu yönetimi, yargı ve temel haklar alanında bireysel hak ve özgürlüklerin geliştirilmesinden yargılama sürelerinin azaltılmasına, kısaltılmasına, cezaların daha caydırıcı hâle getirilmesinden bilirkişilik sisteminde revizyon yapılmasına, kamu yönetimi reformundan sivil toplumun kapasitesinin geliştirilmesine kadar birçok alanda standartlarımızı daha da geliştirecek reformları uygulamaya alıyoruz. Yerel yönetimlerdeki mali disiplini güçlendirecek adımları da devreye alarak, kaynaklarını da çoğaltarak şeffaflığı, hesap verebilirliği ve verimliliği daha da pekiştireceğiz.
Değerli milletvekilleri...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Ala, lütfen, şimdi, sizden evvel süresinde...
EFKAN ALA (Devamla) - Efendim, bitiriyorum, iki sayfam kaldı.
SELÇUK ÖZDAĞ (Muğla) - Bir beş dakika daha verin efendim, bir beş dakika daha verin(!)
EFKAN ALA (Devamla) - Efendim, toparlıyorum.
BAŞKAN - Son bir dakika... .
SELÇUK ÖZDAĞ (Muğla) - Bize iki dakika verdiniz, Beyefendi'ye on beş dakika verdiniz; altmış dakikasını kullansın partisinin.
BAŞKAN - Son bir dakika, buyurun.
EFKAN ALA (Devamla) - Değerli milletvekilleri, bu reformları, bu değişimleri, bu gelişmeleri tahkim edelim; yeni, sivil bir anayasayla milletin önünü açalım, demokrasimizi kurumsallaştıralım. Artık korkular üzerine inşa edilmiş, milletin iradesini sınırlandırmayı, kontrol etmeyi, baskı altına almayı temel hedef edinmiş vesayetçi bir Anayasa yerine hürriyetlerin önünü açan, iyi işleyen bir devleti ve bireyin hak ve özgürlüklerini güvence altına alan yeni ve sivil bir anayasa yapma zamanı gelmiştir. Gelin, hep birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak yeni ve sivil bir anayasa yapalım ve milletimizin onayına sunalım. Katılımcılığı ve şeffaflığı sağlayan, kutuplaştırıcı değil birleştirici, ayrıştırıcı değil kapsayıcı, geçmişin tartışmaları üzerine değil gelecek vizyonuyla inşa edilen bir anayasayı hepimizin ortak eseri olarak milletimize arz edelim çağrısıyla...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MURAT EMİR (Ankara) - Veremez Sayın Başkan, veremez...
BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.
EFKAN ALA (Devamla) - ...sözlerime son verirken 2026 yılı merkezî yönetim bütçemizin ülkemize ve milletimize hayırlı uğurlu olmasını diliyorum; bütçeyi hazırlayan, emeği geçen bütün kardeşlerimize teşekkür ediyorum.
Yüce heyetinizi ve ekranları başında bizleri takip eden aziz milletimizi saygıyla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)