| Konu: | |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 23 |
| Tarih: | 02.12.2025 |
MURAT EMİR (Ankara) - Sayın Akçay, siz bizim partiyi kurtarmamızı boş verin de ben sizi kafa karışıklığından kurtarayım. Siyasette kimi iddialar olur, hele hele bir kişi, bir kadro Türkiye'de Cumhurbaşkanlığını almak üzere ise, halkın çok büyük bir bölümünden destek görüyorsa ona her türlü saldırı olur. O kişi de "Veremeyeceğim hiçbir hesap yok." diyor. Biz arkadaşlarımızın yargılanmasından rahatsız değiliz; tam tersine, yargılanmadan tutuklanmasından rahatsızız, iddianameyi yedi ay beklemelerinden rahatsızız, delilsiz dosyalardan rahatsızız, "Herkesi alalım, iş adamlarını alalım, çocuklarını alalım, şirketlerine çökelim, özel kalemlerini alalım, korumalarını alalım; konuşturalım, delil koyalım." anlayışından, düşman hukukundan rahatsızız.
Şimdi, böyle bir düşman hukukunun olduğu yerde peşinen "Siz suçlusunuz, siz suçlanıyorsunuz, bir kenarda durun." demek kimsenin haddi değil.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Biz de öyle bir şey demedik ya! Bu kadar alevlenme yani.
BAŞKAN - Buyurun.
MURAT EMİR (Ankara) - Siz daha masumiyet karinesinin nasıl yaşama geçirileceğini söylemiyorsunuz, bu kişileri peşinen suçluyorsunuz, "Dışarıda tutun." diyorsunuz. Oysa ben buradan "Aklan da gel." diyenlere haykırıyorum ki bizim arkadaşlarımız hiçbir zaman kara olmadılar, aklanacak hiçbir şeyleri yok. Adil ve bağımsız mahkemelerde halkın gözü önünde, TRT'nin canlı yayınında yargılanmak istiyorlar. Siz de buna "evet" diyemeyecek kadar korkaksınız. (CHP sıralarından alkışlar)