GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Birleşimi yöneten Başkan Vekili Bekir Bozdağ’a, 2026 yılı bütçesine ve bugün Plan ve Bütçe Komisyonundaki bütçe görüşmelerine katılan Sanayi ve Teknoloji Bakanına ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:4
Birleşim:12
Tarih:04.11.2025

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) - Sayın Başkan teşekkür ediyorum.

Ben de öncelikle size geçmiş olsun diyor, bugün burada sizi görmekten duyduğumuz memnuniyeti ifade etmek istiyorum. Umarım çok daha sık bir arada oluruz inşallah önümüzdeki dönemlerde.

2026 bütçesi Meclise geldi, şu anda komisyonda 2026 yılının bütçesi ilgili bakanlıklarla konuşuluyor. Aslında bizim bütün vaktimizi ve önümüzdeki iki üç ayı üzerinde ciddi şekilde tartışmamız gereken bu bütçeye ayırmamız lazım. Neden bunu söylüyorum? Çünkü bütçe bir iktidarın namusudur arkadaşlar; bütçe, siyasetin ana belgesidir; bütçe, bir iktidarın ülkeyi nasıl yöneteceğini ve hangi anlayışla hareket edeceğini gösteren ana ilkeleri içerisinde barındırır. Biz bu bütçeyi duyduğumuzda, bütçenin detaylarına baktığımızda tek tek her bakanlıkla ilgili söyleyeceğimiz, ekleyeceğimiz, yapacağımız eleştirileri yapıyoruz ama çok net olarak bu bütçe milleti tüketen iktidarın tükeniş bütçesidir. Bunun başka hiç uzatılacak, kıvrılacak bir tarafı yok; bir tükeniş bütçesi. Neden böyle söylüyoruz? Bir: Bu bir enflasyonla mücadele yani dezenflasyon bütçesi falan değil, enflasyonla mücadele yapıldığı falan da hiçbir şekilde bu millete anlatılamıyor çünkü öyle bir çabayı görmüyoruz. Üç ayağı var bu işin; para politikası, maliye kamu politikası ve yapısal reformlar. Burada sadece para politikasının uygulandığını biz görüyoruz, üretim yerine âdeta vergiyi öncelikleyen bir anlayışla karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz. Bakın, üretim Türkiye'de bitme noktasında; hem İstanbul Sanayi Odası hem de MÜSİAD yani Türkiye'deki iş örgütlerinin, iş odalarının, birliklerinin çoğunluğu artık hep bir ağızdan feveran ediyor. TÜSİAD da önceden söylüyordu ama işte orada bir tutuklama, gözaltı oldu; eskisi kadar sesini duymasak da TÜSİAD'ın bu konuyla ilgili vermiş olduğu mesajlar da MÜSİAD ve İSO'nun söyledikleriyle aynı.

Bu bütçede neyi görüyoruz biz? Toplanan her 100 liralık verginin 61'i dolaylı, 35'i de dolaysız yani gelir, servet üzerinden alınacak hâle gelmiş. Bu yüzde 65, sadece tüketim üzerinden de yüzde 35 yani emekçinin, işçinin sırtına binen bir anlayış olduğunu görüyoruz. Bununla beraber, büyük sermaye çevrelerine af, erteleme, yapılandırma da aynı hızıyla devam ediyor. Şimdi, resmî bütçe sonuçları bizi başka bir gerçekle de yüzleştiriyor. Toplanan verginin, toplanan her 100 liralık verginin 21,4'ü doğrudan faiz ödemelerine gidiyor. Hani faiz kötüydü ya, hani faiz sebep enflasyon sonuçtu ya. Vatandaştan aldığınız her 100 liranın 21'i, 22'si faize gidiyor; yazıktır, günahtır. Bu oran 2015'te ne kadardı biliyor musunuz? 12,5 liraydı, 12 liraydı. Bugünkü iktidar topladığı vergilerin 21'ini yani 2015'e göre 2 katını faize öder hâle geldi; bu artık üretimi falan unutmuş, âdeta borcu çeviren, borcu döndüren bir iktidarın yaklaşımı. Bakın, üretim yoksa, üretim bitiyorsa gelir artışı yokken yapılan her vergi artışı fiyatlara biner, fiyatların üstüne eklenir ve fiyatlar yukarı çıkar. Üretici perişan durumda. Ticari kredilerin yüzde 50,2; ihtiyaç kredisinin yüzde 65,7 olduğu bir ülkeden bahsediyoruz. Üretici bitme noktasında diyorum.

Kapasite kullanım oranlarına bakın. Kapasite kullanım oranları yüzde 74 yani sanayici sadece kapasitesinin yüzde 75'ini kullanıyor yani dörtte 1'ini kullanamıyor, atıl durumda. Bununla beraber, makine yatırımlarına bakıyorsunuz, ne kadar artmış biliyor musunuz geçen seneye oranla? Makine ve teçhizata yapılan yatırım sadece yüzde 1, geçen seneye oranla artışı.

Yurt dışına giden yatırım Türkiye'den ne kadar olmuş? Geçen seneye göre yüzde 22 yurt dışına yapılan yatırım artmış yani artık kendi ülkesine...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Kavuncu, lütfen tamamlayın.

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) - …yatırım yapmayı tercih etmeyen, yurt dışına giden sermaye sahipleriyle karşı karşıyayız.

Şimdi, bununla beraber, bakıyoruz Sanayi Bakanı acaba ne diyecek işte bugün Komisyonda? Geçen sene ben burada da ifade ettim; bakın, ara malı ithalatı toplam ithalatın yüzde 76’sı. Ya, biz ihracat yaparken ithalat yapıyoruz. Bununla ilgili bir önlem alındı mı; bununla ilgili bir plan var mı, bununla ilgili bir proje var mı? Yok. Sanayi Bakanına bugün de soracak arkadaşlar, geçen sene de geldi burada teknolojiden bahsetti. Sanayicinin, iş adamının bitme noktasına geldiği bir noktada biz Sanayi Bakanından bu problemleri çözecek birtakım öneriler duymak istiyoruz.

Enflasyon hedefinin tutmayacağı net, yüzde 2,55 ekim ayı yani yıl sonu enflasyon oranı da yüzde 32,9 yani öngörülen hedefi tutturamayacağını artık ilan etmiş oldu.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) - Bitiriyorum.

BAŞKAN - Sayın Kavuncu, lütfen tamamlayın.

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) - Zira, planlanan bütçenin tutması için bundan sonraki iki ayda yüzde 1,2 çıkması lazım aylık enflasyonun. Bakın, gelecek seneyle ilgili enflasyon tahmini yüzde 16. Vatandaşla yapılan ankette çıkan rakam ne kadar biliyor musunuz? Yüzde 55. Bu iktidar daha güven sağlayamamış durumda, güvenin sağlanamadığı bir ortamda da enflasyonu kontrol edemezsiniz.

Tekrar söylüyorum: Milleti bitiren, tüketen iktidarın tükeniş bütçesidir bu diyorum.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.