| Konu: | |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 5 |
| Tarih: | 09.10.2025 |
ŞABAN ÇOPUROĞLU (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, az milletimiz; öncelikle Gazze'de yapılan barış anlaşmasının neticelenmesinden dolayı mutluluğumuzu ifade etmek istiyorum. İlk günden beri Sayın Cumhurbaşkanımızın sürece verdiği katkıyı hem bizler buradan şahitlik ediyoruz, dile getiriyoruz hem de tüm dünya devletleri, liderleri hem yazılı hem de görsel medyada bunu defaatle açıklamalarından dolayı mutluluğumuzu ifade etmek istiyorum.
Değerli milletvekilleri, belki bir kısmınızın bilgisi var, belki yok; "Okuldaki Çiftlik" diye bir uygulama var, daha önce duydunuz mu bilmiyorum, mutlaka duyanlar vardır ancak yeteri kadar anlaşılmadığını düşünüyoruz. Bugün ayın 9'u, üç gün kadar önce Millî Eğitim Bakanımız Sayın Yusuf Tekin ve Tarım ve Orman Bakanımız Sayın İbrahim Yumaklı bir araya gelmek suretiyle bir çatı protokol imzalıyorlar. Protokolün amacı, tüm okullarımızı bahçeye çevirmek. 81 ildeki okullarımızda gençlerimizi tarıma yönlendirmek, tarımı sevdirmek, teknoloji ile tarımı birleştirmek adına bir çalışma yapıyorlar. Bu, bazı yerlerde okulların bahçesinde fasulye olarak, bazılarından marul, bazılarında çilek olarak karşımıza çıkacak yani bu işin mottosu şu: 1 tohum ek, mucizeyi gör. Burada, bu süreçte, gençlerimiz, çocuklarımız başından sonuna kadar tohum ekilirken başlayacak not almaya satışa kadar bu süreci takip edecekler, yalnız süreci takip etmekle de kalmayacaklar. Belki içinizden soranlar olur "Bu mahsuller çıkınca ne olacak?" diyeceksiniz. Bu mahsuller çıkınca da özellikle bu mahsullerin ticarete dönmesi, nakde dönmesi için kooperatifler yoluyla bunların satılması sağlanacak. Bir genç bu süreçte olduğunu, yetiştirdiğinin para ettiğini gördüğü müddetçe özellikle milyonlarla ifade edilecek bir büyüklükteki eğitimde belki 100 bin genç çiftçilikle bundan sonraki hayatını devam ettirecek. Tabii, zaman zaman gençlerimize "O elindeki telefon var ya, onu bırak." diyoruz. İşte, gençlerimiz artık o telefonu tarım ürünleriyle alakalı, teknolojiyle alakalı kullanmaya devam ettiği müddetçe hem kendine gelir hem de memlekete katkı verecek. Tabii, bunlar okullarımızda yapılırken belki içinizden soran olabilir "Ya, bu kadar öğretmenin bu kadar görevi varken bir de bunu yükleyeceksiniz başlarına." Hayır, öyle değil. Biraz önce sözümüzün başında söyledik, ne dedik? Tarım Bakanlığımız ile Millî Eğitim Bakanlığımızın iş birliği dedik. İlçelerimizde, illerimizde bu süreçte Tarım Müdürlüklerimiz, İlçe Müdürlüklerimiz alet, ekipman, materyal ne varsa bu desteği verecek, bunu da sahada öğrenerek birkaç yıl sonra bu işe olan ilgisi artacak. Yalnız, ufak bir problemimiz var, bazı illerde sular akmıyor, oralarda nasıl yapacağız bilmiyorum. Herhâlde oralara birkaç yıla kadar su gelir, kanaatini taşıyorum, onlara da o zaman devam ederiz kanaatiyle.
Tabii, burada belirtmekte büyük fayda var 81 ilin 81'inde de olacak bu uygulama kıymetli mi, kıymetli. Tarım sadece traktörle mi yapılıyor? Artık, bundan sonra tarım hem traktörle hem teknolojiyle yapılacak. Gençlere de artık, bundan sonraki süreçte "Ya, niye siz tarıma sıcak bakmıyorsunuz?" diyenlere de güzel bir cevap olacak. Adı neydi? "Okulda Çiftlik Projesi" Hepiniz "Bu tutmaz, bu iş devam etmez." diyebilirsiniz, "Bu iş üç dört günlük." diyebilirsiniz. Hiç de öyle değil, tam 2029 yılına kadar protokol imzalamış vaziyette. Bizim bakanlarımızın bu işte gayretleri devam ettiği müddetçe Allah'ın izniyle hem gençler tarıma yaklaşacak, ürün üretecek ve piyasada satılır hâle gelecek. Hatta, ebeveynlere de halk eğitim merkezleri vasıtasıyla bunların eğitimleri verilecek.
Peki, son söz ne söylememiz lazım? Seçim bölgemiz Kayseri'de bir söz var, benim rahmetli babam da bunu çok kullanıldı "Oğlum ekici ol, bilici olma." derdi. İnşallah, gençlerimiz ekici olacak, bilici olmayacak. İnşallah, bu projenin hayata geçtiğini de sular akarsa şayet her ilde göreceğiz. Bu vesileyle hepinizi saygıyla selamlıyor, iyi günler diliyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)