Konu: | Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 111 |
Tarih: | 18.07.2025 |
MUSTAFA ADIGÜZEL (Ordu) - Maddelerde, fıkralarda boğulmayın, ben size durumu iki cümleyle özetleyeyim: Bu bir ticaret değil, bu bir cinayettir; bu bir siyaset değil, bu bir ihanettir.
Önce şu vahşi madenciliğin ekonomik değerinin ülkeye faydası nedir? Bunu bir konuşalım. Şimdi birlikte bir hesap yapacağız. Burası Fatsa altın madeni, şu gördüğünüz sarı çıban da 2 bin dönüm alan ve burası bir fındık coğrafyası arkadaşlar. Şimdi, dönüm başına 200 kilo fındık -en kötü ihtimalle- bu, 400 bin kilo fındık yapar. En kötü ihtimalle de 5 dolardan bunu satarsınız, değerli arkadaşlarım, yılda 2 milyon dolar yapar; beş yılda 10 milyon dolar yapar. Şimdi, peki, bu şirket devlete ne taahhüt etmiş? Beş yılda 9,2 milyon dolar. Arkadaşlar, bir yıldaki fındık geliri devletin buradan aldığı altın payından daha fazla ve burada yüz yıl başka bir şey yetişmeyecek değerli arkadaşlarım. Al sana hesap. Aynı zeytin de böyle.
Peki, şimdi, burada durum ne arkadaşlar? Burada durum aynen bu şekilde duruyor, burayı bu şekilde bıraktılar. Şimdi, bir gün MAPEG'in sitesinde burada 15 hektar alana 200 bin ağaç diktiğiyle ilgili bir yazı gördüm. "1 metreden daha kısa ağaç. Ya, bu nasıl olur?" diye sorduk. Cevap geldi, aha işte cevap arkadaşlarım, MAPEG sitesinde diyor ki: "Dikilen ağaç sayısına ilişkin veriler maden ruhsat sahiplerinin beyanlarından alınıyor." Şimdi siz işte bu MAPEG'i bu kanunun merkezine koydunuz. İşte bu çevreyi, şirketin ağzıyla konuşan MAPEG mi koruyacak değerli arkadaşlarım?
Şimdi, AKP döneminde bu kanunda tam 21 değişiklik yapıldı, bunların çoğunu da FETÖ talep etmişti. Bu 22'nciyi kim talep etti, söyleyelim: Uluslararası maden kartelleri ve yerli iş birlikçileri. Bir ABD'li enerji ve maden karteli var: Harold Hamm. 12 Mart 2025'te ABD'nin Houston kentinde Türkiye Cumhuriyeti Enerji Bakanı ile bu Harold Hamm arasında bir anlaşma imzalandı. Şimdi, ben soru-cevap bölümünde Hükûmete soru sordum geçen gün: Harold Hamm'le yapılan bu anlaşmanın içeriği nedir? Bu getirilen maden yasası teklifi ile o anlaşma içerisinde uyuşan maddeler var mı? Şimdi, bana Hükûmet yerine Komisyon Başkanı Varank cevap verdi, aynen söylüyorum: "Böyle bir anlaşma yok. Harold Hamm'i de tanımıyorum." dedi. Şimdi, ben kendisine Harold Hamm'i takdim ediyorum. Bu en sağdaki Harold Hamm, onun yanındaki de Enerji Bakanı. Arkadaşlar, o "Yok." dediği anlaşma da şu altta görülen anlaşma. Bakın, burada aynen bunu gösteriyorum. Şimdi, çok vahim bir durum var. Millet adına bu kaynakları burada takip eden ve denetleyen Komisyonun, o Bakanlığın buradaki karşılığı bu Komisyonun Başkanının bu anlaşmadan haberi yokmuş arkadaşlar. Siz bu devleti böyle mi yönetiyorsunuz? Bu nasıl bir iştir? Bu ne dehşet bir durumdur? Bu anlaşmadan nasıl olur da sizin haberiniz olmaz arkadaşlar? (CHP sıralarından alkışlar) Yahu, bunu Bakan kendi sitesinden, X hesabından yayınladı arkadaşlar. Bak, burada duruyor bu.
Şimdi, arkadaşlar, ben soruyu Hükûmete sordum, madem Komisyon Başkanı Varank'tan cevap geldi, o zaman yine siz cevap verin: Kendi ülkesinde çevre kirliliği ve işçi kıyımından mahkemelerde mahkûm olmuş bir adamı bu ülkeye neden sokuyorsunuz? Türkiye'ye "Üçüncü dünya ülkesi." diyerek aşağılayan bu adamı bu ülkeye niye sokuyorsunuz? Neymiş? Zeytin ağaçlarını taşıyacakmış. Ne bu ya, siz saksıda bitki mi taşıyorsunuz? Ne bu, siz arı kovanı mı kaldırıp da başka bir yere koyuyorsunuz?
Değerli arkadaşlarım, samimi bir tespitimi söyleyeceğim: Bakın, bu kanundan siz de rahatsızsınız, yerinizde olsam hemen geri çekerim; hâlâ vaktiniz var çünkü uygulanma şansı yok. Millet buna izin vermez, halkın istemediğini halka dayatamazsınız, sadece afişe oluyorsunuz. Bu kanun bir turnusol kâğıdı gibi; burada ihanete kalkacak ellerle milletin gözünden ve gönlünden daha fazla düşeceksiniz. Vallahi bizim için hava hoş, biz yine o köylerde, o ormanlarda o halkımızla beraber bunu sonuna kadar savunacağız, siz de gidersiniz o siyanür ve sülfürik asit çeteleriyle karşımızda durursunuz. En iyisi, taşıyamayacağınız yükü taşımayın, bu şekilde bu yükün altına girmeyin değerli arkadaşlar, hâlâ vaktiniz var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
MUSTAFA ADIGÜZEL (Devamla) - Doksan yıl önce bu çatı altında şu sözler yankılandı değerli arkadaşlarım: "Memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde olabilirler ve hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler." İşte, yine tam da buradayız, yüz yıl sonra yine bir işgale karşı halkımızı ve topraklarımızı yine savunacağız. Kahrolsun emperyalizm, siyonizm ve onların yerli iş birlikçileri!
Yaşasın tam bağımsız Türkiye! (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)