| Konu: | Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 111 |
| Tarih: | 18.07.2025 |
NİMET ÖZDEMİR (İstanbul) - Sayın Başkan, sözlerime başlamadan önce, Gazi Meclisimizde, kıyafetinizle Atatürk'ün mirasını yeniden hatırlatıp cumhuriyet değerlerine gösterdiğiniz zarif saygı için teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli milletvekilleri, bugün yalnızca bir yasa hakkında değil bir halkın binlerce yıllık kültürel mirasına, tarihine, geleceğine sahip çıkmak için konuşuyorum. Yine bir torba yasa; artık içine ne konulursa konulsun, adı değişmiyor. Şimdi ise bu torbaya halkın hafızası, yaşamı, kültürü sığdırmaya çalışılıyor: Zeytin. Biz orucumuzu zeytinle açarız. Yola çıkanın heybesine zeytin-ekmek koyarız. Gelin olan kızlarımızın bohçasına zeytinyağlı sabunlar koyarız. Kur'an'da, Tevrat'ta, İncil'de zeytine yemin edilir. Homeros ona "ölümsüz ağaç" demiştir. Biz de "zeytin gibi köprü" deriz insana. Zeytin, sadece bir ağaç değil kültürdür, inançtır, hayattır. Şimdi, siz bu hayatı toprağından, kökünden söküp taşımaya kalkıyorsunuz. "Taşınacak." diyen iktidara soruyorum: Zeytin ağacının başka bir toprakta yeşerip meyve vereceğine inanıyor musunuz? Maden sahalarının hâli ortada; kazılan toprak, yok edilen orman, susan kuş, kuruyan dere, göçen köy. Böylesine bir çevre kıyımına sessiz kalmamızı bizden beklemeyin. Siz de susmayın, gelecek nesiller için karşı durun.
Bugün Türkiye'de 200 milyondan fazla zeytin ağacı var. Yasa yürürlüğe girerse en az 80 milyonu tehdit altında. Yalnızca Manisa ve Aydın'da 50 milyona yakın zeytin ağacı var.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Elleri kırılsın inşallah!
NİMET ÖZDEMİR (Devamla) - 35 ilde 3 milyondan fazla insan zeytincilikle geçiniyor. Türkiye, dünyanın 4'üncü büyük zeytin üreticisi. 2024'te 3 milyon 600 bin ton zeytin üretildi. Bu Meclis 3573 sayılı Kanun'la zeytini stratejik tarım ürünü ilan etti mi? Etti.
VELİ AĞBABA (Malatya) - Etti.
NİMET ÖZDEMİR (Devamla) - Peki, şimdi ne değişti? Aynı zeytini torba yasayla delik deşik etmeye çalışıyorsunuz. Soruyorum sizlere: Devletin sürekliliği yok mudur? (CHP sıralarından alkışlar)
Benzer girişimler daha önce de yargıdan döndü mü? Döndü. Danıştay 8. Dairesi "Zeytinler kamu yararı gereği korunmalıdır." dediği hâlde neden ısrar ediyorsunuz?
VELİ AĞBABA (Malatya) - Elleri kırılsın!
NİMET ÖZDEMİR (Devamla) - Bu teklif, yalnızca zeytin ağaçlarını değil adaleti ve gelecek kuşakların yaşam hakkını da yok saymaktadır. Bu teklif; köylünün, üreticinin, kadının, çocuğun emeğine, ekmeğine, alın terine göz dikmektir. Bu teklif, doların yeşiline doğanın yeşilini kurban etmektir. (CHP sıralarından alkışlar) Bu, demokrasi değil bal gibi dayatmadır. Kamusal fayda yerine ticari rantın satır aralarına gizlendiği bu teklifi tümden reddediyoruz. Muhalefet olarak zeytinin tarafındayız; doğanın, yaşamın, emeğin yanındayız.
Peki, yasa geçerse ne olacak? Zeytinler madenciliğin hedefi olacak, zeytinlerin kaderi hükmedenlerin insafına kalacak; yenilenebilir enerji bahanesiyle mera alanları amacı dışında kullanılacak, "süper izin" kavramıyla ÇED kararı beklenmeden projelere başlanacak. Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü ilgili kurumdan üç artı bir ay içinde görüş alamazsa izin verilmiş sayılacak. Zamanında görüş bildirmeyene yaptırım var mı -tırnak içinde- ayrı muamma.
Zeytin, insanlığın barış dilinin simgesidir. Sürekli barıştan, kardeşlikten söz ediyorsunuz. Böyle devam ederseniz toplumsal barış için tutunacak zeytin dalı bile bulamayacaksınız. Her gün ya bir belediye başkanını ya da bir bürokratı gözaltına alıyorsunuz. Hukuk ya herkes için vardır ya da hiç kimse için yoktur.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
NİMET ÖZDEMİR (Devamla) - Unutmayın, en büyük mahkeme milletin mahkemesidir. 2 Kasımda koyun sandığı ortaya; bırakın, millet kararını versin, bu siyasi davalar milletin vicdanında çözülsün. (CHP sıralarından alkışlar) Egemenlik milletindir, irade milletindir. Getirin o sandığı, iradeyi hep beraber görelim.
Son söz olarak: Anayasa'mıza göre Türk, Kürt, Arap, Alevi, Sünni, Müslüman, gayrimüslim tasnifi yapılmadan Türkiye Cumhuriyeti'ne vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkes Türk'tür ve eşit haklara sahiptir. Herkes bilsin ki bizler oldukça cumhuriyet sonsuza kadar yaşayacak ve payidar olacaktır.
Ne mutlu Türk'üm diyene! (CHP sıralarından alkışlar)