GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:106
Tarih:08.07.2025

İYİ PARTİ GRUBU ADINA MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Geçtiğimiz günlerde Irak'ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Harekâtı bölgesinde meydana gelen ve şüpheli bulduğumuz bir olayla metan gazı zehirlenmesi sonucu 12 evladımızı, 12 Mehmetçik'imizi kaybettik, bir kez daha Allah'tan rahmet diliyoruz. Şehitlerimizin ailelerine, milletimize başsağlığı diliyoruz ancak başsağlığı dilemekle görevimiz yerine gelmiş olmuyor. Bu kürsüde bulunmamızın bir sorumluluğu var. Bütün şehitlerimizin hikâyesi ayrı, her birinin bambaşka, farklı hikâyesi var ama 12'sinin de tek bir ortak noktası var; o da hepsi yoksul çocukları, hepsinin evleri sıvalı ve bütün evlerde de Türk Bayrağı var. Kamuoyunun vicdanını yansıtmak, milletin sesini duyurmak ve bu olayla ilgili hesap sormak da bizlerin bir diğer görevi. Bakın, bunu soracağız. Belki Gara'daki şehitlerimizin hesabı da sorulsaydı, o konu da detaylı bir şekilde incelenmiş olsaydı bugün biz bu hadiseyi konuşmuyor olabilirdik. Bu Millî Savunma Bakanı terör örgütü PKK'nın saldırısı olduğunda, çok açık olan bir olayda şehit olan askerimiz için "'Drone' Mehmetçik'e çarptı." ifadesini kullandı yani bugün bu araştırma önergesini istemek konusunda ne kadar haklı olduğumuzun çok somut örneğidir bu. "Drone"la şehit olan bir askerimize "'Drone' çarptı." gibi hafif bir ifade kullandı çünkü bu Millî Savunma Bakanı terör örgütü PKK'nın saldırısında yaralanan askerlerimizle ilgili tek bir kelime edemedi. Şimdi, önümüzde şehit olan 12 askerimiz var. Sayın milletvekilleri, 2025 Türkiyesinde biz hep askerî gücümüzle, varlığımızla övünüyoruz ancak bu övüncü yaşarken nasıl böyle bir kayıp yaşayabiliriz? Bir askerî birlikte hâlâ metan gazı birikimini tespit edecek bir sensör yok mu? Varsa neden çalışmadı? Solunum cihazları ordumuzun envanterinde yok mu? Varsa neden kullanılmadı? Hani çok övünüyoruz ya "Onu yaptık, bunu yaptık." diye, biz de gurur duyuyoruz. Bu, çok basit teçhizatlarla 12 evladımızı da şehit olmaktan, hayatını kaybetmekten koruyabilir, kurtarabilirdik. Bu birliklerdeki güvenlik prosedürleri ne durumda? Eğer anlatıldığı gibi bir olay varsa anlaşılması inanın çok zor. Eğer bize anlatıldığı gibi değilse ki bir sessizlik, suskunluk hâkim, onu anlamak da mümkün değil. Sorumlular hakkında başlatılan idari ve bir adli soruşturma olduğundan bahsediliyor. AK PARTİ Grup Başkan Vekili Sayın Özlem Zengin mağarada geçmişten kalmış gıdalardan çıkan gazın böyle bir zehirlenmeye sebep olabileceğinden bahsetti. Tabii, bunların hepsi bir varsayım ve hani açıkça söyleyeyim, bana da çok inandırıcı gelen bir konu değil. Bir varsayımda bulunduğunuzu biliyorum, onun için bütün yönleriyle araştırılması lazım. Araştırılmadığı zaman başka kapıları...

ÖZLEM ZENGİN (İstanbul) - Buğra Bey, şahsi görüşüm değil, Bakanlığın bana verdiği bilgiyi söyledim.

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (Devamla) - Biliyorum siz yorum yaptınız evet ama yani teknik olarak bir gıdadan 12 Mehmetçik'in zehirlenme ihtimali inanın soru işaretleriyle dolu. Onun için bu araştırma önergesini veriyoruz, araştırılsın. Şeffaflık yoksa eğer kamuoyunun aydınlatılmadığı her olay daha büyük güvenlik zafiyetine ve bilgi kirliliğine yol açıyor.

Bir diğer mesele ise uzunca bir süredir terörsüz Türkiye algısının bu tür olaylarda bir rehavete dönüşme riski ve ihtimali. Bu ülkenin Savunma Bakanlığı terör örgütünün saldırısını, bu saldırının faillerini ve bu saldırıdan etkilenen askerlerimizi neden açıklamadı? Yoksa bütün bunların "terörsüz Türkiye" denilen süreçle bir alakası mı var? Nasıl bir zafiyet söz konusu, 12 askerimizin şehadetiyle ilgili bilmediğimiz şeyler mi var? Bu mudur devlet ciddiyeti? Bu mudur milletin ordusuna sahip çıkmak? Bu mudur millî güvenlik? Bakınız, ne acıdır ki -üzülerek söylüyorum- bu olayda sadece askerlerimiz değil devletin onuru da boğulmuştur.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (Devamla) - Bitiriyorum Sayın Başkan.

BAŞKAN - Sayın Kavuncu, lütfen tamamlayın.

MEHMET SATUK BUĞRA KAVUNCU (Devamla) - İYİ Parti Grubu olarak bu kürsüden tekrar vurguluyoruz: Bu olay daha öncekiler gibi örtbas edilemez. Bu facia ihmaller zinciridir. Bu milletin ordusu sahipsiz değildir. Şehitlerimizin aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyor, ailelerine sabırlar diliyoruz. Sorumluların yargı önüne çıkarılmasını talep ediyoruz. Gazi Meclisi de bu öneriye sahip çıkmaya çağırıyoruz çünkü en başta, yetim olduğu için yetim bir çocuğa burs veren -ki çok yaralayıcıdır, bunu paylaşacağım, sosyal medyada da yayınlandı- Özkan Özkanlı, bakın, WhatsApp mesajlaşması; "Ne zaman başlayalım göndermeye?" Bursu talep eden kişi de diyor ki: "Özkan, senin durumun müsait değil, istersen zorlama." O da diyor ki: "Benim durumum yeter, 34 bin lira alıyorum, iki yıl alacağım ve ben bu bursu ödeyeceğim."

Bu çocuklardan bahsediyoruz, Allah gani gani rahmet eylesin diyorum. Saygılar sunuyorum. (İYİ Parti ve YENİ YOL sıralarından alkışlar)