Konu: | Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 105 |
Tarih: | 03.07.2025 |
AHMET ÇOLAKOĞLU (Zonguldak) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 215 sıra sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin geneli üzerinde söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Öncelikli olarak İzmir Ödemiş'te yangın söndürme çalışmalarında şehit olan 2 işçimize Allah'tan rahmet, yakınlarına sabırlar diliyorum. Ayrıca ilim olan Zonguldak CHP Milletvekili Eylem Ertuğ Ertuğrul'un bugün babası rahmetli oldu, ona da başsağlığı dileklerimi iletmek istiyorum.
Kanun teklifinde madencilik, maden gerçekten önemli yer tutuyor. Kanun teklifinin maddelerine geçmeden önce de maden ve madencilik anlamında da bir değerlendirme yapmamız gerekiyor.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ülkelerin maden tüketimi ile gelişmişlik düzeyi arasında doğrudan bir ilişki söz konusudur. Madenlerin kullanımıyla beraber toplumların kalkınma ve refah seviyeleri de artmıştır. Madencilik, çağımızda devamlı gelişen ve geliştikçe de büyüyen bir sektördür. Uygarlık yer altı kaynaklarını oluşturan madenlerin değerlendirilmesine paralel olarak gelişmiştir. Bu sebeple ekonomik kalkınmanın temelini de madencilik sektörü oluşturmaktadır.
Dünyada ticareti yapılan yaklaşık 90 maden çeşidinden 70'i de ülkemizde bulunmaktadır. Türkiye maden çeşitliliği açısından bulunduğu jeolojik kuşak itibarıyla önemli bir konumda yer almaktadır. Ülkemiz dünyada bulunan 168 ülke arasında kaynak çeşitliliği bakımından da 8'inci sırada yer almaktadır. Madencilik insanların refah düzeyini doğrudan etkilemektedir. Madenlerin sağladığı ham madde insanların ihtiyaç duyduğu mal ve hizmetler ile sanayi ve hizmet sektörlerinin gelişmesini de sağlamaktadır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; basit bir örnek vermek istiyorum. Toplumda her bireyin kullandığı bir binek otomobilde, bir araçta kullanılan madenler: Bakın; demir 908 kilogram, krom 7 kilogram, çinko 10 kilogram, kurşun 11 kilogram. Bunu daha da sayabiliriz; hepimizin bindiği bir araçta dahi yaklaşık 20-30 çeşit maden kullanılmaktadır. Bununla beraber, yenilenebilir enerji kaynaklarımız... Bakın, bir gigavat kurulu güce sahip güneş paneli için gerekli madenler: Güneş paneli hücresi için yaklaşık 36 ton germanyuma ihtiyaç vardır, 23 ton talyuma ihtiyaç vardır, 21 ton kadmiyuma ihtiyaç vardır. Bunu sıralayabiliriz; birçok madenimize ihtiyacımız vardır.
İnsanların barınması için oluşturulan konutlarda, tarımda kullanılan gübrede, insan sağlığında kullanılan bütün tıbbi cihazlarda, yine bütün insanların birçok amaçla kullandığı, kendi faydasına olan her alanda madene ihtiyaç vardır. Tarım girdisi olan gübrenin yüzde 90'ı madencilik faaliyeti sonucu elde edilir. Hastanelerimizde -hepimiz gidiyoruz, çocuklarımızı, evlatlarımızı götürüyoruz- burada birçok tıbbi cihazlar var, bu cihazların yüzde 95'i yine madenlerden oluşmaktadır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kanun teklifimizdeki maddelerimize geçersek, kanun teklifimizle maden işletmecilerinden -yeni rehabilitasyon hükümleriyle- ruhsat sahibinden işletme ruhsat bedeli kadar rehabilitasyon bedeli alınacaktır. Ruhsat bedelinin yüzde 30'unu oluşturan çevre ile uyum bedeli yeni bir ödeme kalemi olarak düzenlemiştir, böylelikle çevre ile uyum bedeli "rehabilitasyon" adı altında yüzde 30'dan yüzde 70'e çıkarılmaktadır. Ayrıca, rehabilitasyon bedelinin, kamu kurum ve kuruluşları haricindeki ham madde üretim izin sahibinden de alınması gereken rehabilitasyon bedellerinin nemalandırılması, bedellerin ödenmesine ilişkin yükümlülüklerin yerine getirilmemesi hâlinde idari yaptırımlar gibi hususlar bu kanun metninde düzenlenmiştir. Bu bedelle rehabilite edilmez ise yine aynı şekilde bu işletmelerden yeniden bir ödeme alınacaktır.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kanun teklifimizde altın madenlerinde devlet katkı oranı artırılacaktır. Devlet katkı oranı şu anda yüzde 15 olarak uygulanmakta, bu oran bu teklifimizle yükseltilecektir. Ayrıca rehabilitasyon bedeli de altın madenlerinde bu kanun teklifimizde yükseltilecektir. Ayrıca maden ruhsatı alıp üretim yapmayan madencilerimiz var. Şekli ve şartları, evrak işlemlerini yerine getirmiş olabilirler ve ruhsatlarının uzatılma durumlarını kendilerine hak görebilirler. Biz buna bu kanun teklifimizle son veriyoruz. Bu madenlerimizin atıl kalmaması için, kamu kaynaklarının daha verimli kullanılması için bu kanun teklifimize bu maddeyi koyduk.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kanun teklifimizle maden aramada yatırım bedelinin yüzde 5'i teminat olarak alınacaktır. Arama ruhsat için istenilen asgari şartları yerine getirebilen ancak maden arama faaliyetleri için mali ve teknik açıdan yeterli olmayan gerçek ve tüzel kişilerin veya işletmelerin bu durumunu ortadan kaldırmak ve gerçek madenciye ulaşmak için başvuru sahibinin sunduğu projedeki, iş programındaki maliyetlerinin yüzde 5'i oranında teminat ödemesi zorunluluğu olacaktır. Amacımız, hedefimiz, burada gerçek madenciye, gerçek madenleri ekonomiye kazandıran madenciye ulaşmaktır.
Muhalefet tarafından bu kanun metninde özellikle gündeme gelen zeytinlikler. Bu konuda şunu da bilmemiz gerekiyor: Bu kanun teklifi sonucu kaç tane zeytin ağacının taşınacağını, ülkemizin zeytincilik faaliyetlerinin ne kadar etkileneceğini bilmemiz lazım. Bakın değerli milletvekilleri, 1 yaşından 3 bin yaşına kadar zeytin ağacı taşınabilir, dünyada da bunun birçok örneği var. Bu kanun teklif metnimizi ilgilendiren Muğla ilinde 20 milyon zeytin ağacının varlığını düşündüğümüzde, bahse konu alandaki zeytinlerin sayısı Muğla'nın zeytin ağacı sayısının binde 4'ü kadardır. Ülkemizdeki 204 milyon zeytin ağacını da hesapladığımızda bu bölgedeki zeytin oranı ise ülkemizdeki zeytine göre on binde 4'tür değerli arkadaşlar.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Gelin de o bölgedeki insanlara anlatın on binde 4'ü.
AHMET ÇOLAKOĞLU (Devamla) - Bakın, zeytinlik konusunda birçok söylem var, iktidarımız döneminde zeytinliklere önem verilmediği gibi söylemleri burada duyduk. Burada şunu özellikle vurgulamak istiyorum: 2002 yılında ülkemizdeki zeytin ağacı sayısı 101 milyon 600 değerli arkadaşlar, bugün 2024 yılı sonu itibarıyla 205 milyona ulaştık. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) 100 milyon sayıyı artıran yine AK PARTİ iktidarı ve AK PARTİ iktidarı dönemleridir. Bununla beraber, bakın, zeytin üretimi de 1 milyon 800 bin tondu 2002 yılında; bu rakam şu anda nerede biliyor musunuz, 3 milyon 750 milyon tona ulaştırdık.
İBRAHİM ARSLAN (Eskişehir) - Üretenler de dışarıda eylem yapıyor.
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Parkta yatanların yanına gidin, parkta yatan zeytin üreticisinin yanına gidin.
AHMET ÇOLAKOĞLU (Devamla) - Bununla beraber, bakın, zeytinyağı üretimi 2002 yılında 140 bin tonda, 2024 yılında biz bunu 475 bin tona ulaştırdık ve ülkemiz 2002 yılında sofralık zeytin üretiminde dünyada 4'üncü sırada iken şu anda dünyada 1'inci sırada. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Aynı şekilde, zeytinyağı üretiminde 2002 yılında Türkiye 5'inci sırada iken şu anda biz dünyada 2'nci sıraya yerleşmiş durumdayız.
Ülkemizde termik santrallerle alakalı o bölgedeki durumu da aktarmak istiyorum. Bu bölgedeki santraller Türkiye'deki elektriğin yüzde 3,5'unu da karşılamaktadır. Koordinattaki, alandaki kömür rezervimizin ise muhtemelen 200 milyon ton olduğu da tahmin edilmektedir. Bu alanlarda maden faaliyetleri uzun yıllardır devam etmekte. Bugüne kadar bakanlıklarımızın kontrolünde 578 hektar alan da rehabilitasyon edilmiştir. Bu, Türkiye'de bir rekordur. Bu kapsamda 245 bin ağaç dikilmiştir ve bu alanlarda bugüne kadar da toplam 10 bin civarında zeytin ağacı dikilmiştir. Değerli milletvekilleri, Türkiye'de rehabilitasyon amacıyla dikilen toplam ağaç sayısı, 22 milyona ulaşmıştır. Bunun yaklaşık 183 bini de zeytin ağacıdır.
Orman Bakanlığımızı da burada tebrik etmek istiyorum. Bakın, hani, bize diyorlar ya "Doğa katliamcısısınız. Doğayı sevmiyorsunuz." diye, 2002 yılından, yirmi iki yıldan bugüne bir rakam vermek istiyorum: Yirmi iki yılda toplam 6 milyon 142 hektar alanda çalışma yapılarak 7,5 milyar fidanı toprakla buluşturan yine AK PARTİ iktidarıdır. Bununla beraber, dünyada ortalama vardır, yüz ölçümünde biz şu anda yüzde 30'luk seviyeye ulaşmışız. Türkiye, ağaçlandırma çalışmalarında, bakın, Avrupa'da 1'inci sırada, dünyada ise 4'üncü sıraya yerleşmiştir. Bu bağlamda, tüm ormanda çalışan kahramanlarımızı tebrik ediyorum.
Cumhurbaşkanlığı kararnamemizle, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde 11 Kasımı bizler Millî Ağaçlandırma Günü olarak ilan ettik. Değerli milletvekilleri, 2024 yılında 2 milyon fidanı biz toprakla buluşturduk.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; düzenleme, sınırlı bir alan içinde geçerli olacak ve zeytincilik üzerinde ciddi bir olumsuz etki bırakmayacaktır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
AHMET ÇOLAKOĞLU (Devamla) - Başkanım, toparlıyorum.
BAŞKAN - Buyurun.
AHMET ÇOLAKOĞLU (Devamla) - Bu alanlarda yapılacak faaliyetler sonucunda tekrar zeytinliklerin ve zeytinliklerde tekrar çiftçilerimizin yeni faaliyetlerinin sağlanmasının önü açılacaktır. Bizler bu çerçevede, enerjide millî enerjiye ulaşmada, yerli enerjiye ulaşmada Hükûmet olarak, iktidar olarak sonuna kadar bu çalışmalarımıza devam edeceğiz.
Sözlerime son verirken, Komisyonda yirmi yedi saat çalışma yaptık; hem muhalefeti...
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Bu "çalışmama" demektir.
CAVİT ARI (Antalya) - Çalışarak zeytinleri kesme kararı aldın.
SEMRA DİNÇER (Ankara) - Çalışarak yok ettin zeytinleri.
AHMET ÇOLAKOĞLU (Devamla) - ...hem de bütün paydaşları, o bölgeden gelen bütün çiftçilerimizi, muhtarlarımızı, hepsini dinledik. Gerçekten, yoğun bir çalışma sonucunda hem Bakanlıktan gelen bürokratlarımıza hem kanun teklifinin hazırlanmasında çalışan bütün milletvekillerimize çok çok teşekkür ediyorum.
CAVİT ARI (Antalya) - Zeytinleri kesebilmek için çalıştın.
AHMET ÇOLAKOĞLU (Devamla) - Hepinizi saygıyla sevgiyle, muhabbetle selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)