Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 104 |
Tarih: | 02.07.2025 |
DEM PARTİ GRUBU ADINA BERİTAN GÜNEŞ ALTIN (Mardin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri ve dünyanın sadece insanlar için değil tüm canlılar, hayvanlar, dağlar, dereler için de olduğuna inanan, yaşamı savunan herkesi saygıyla selamlıyorum.
Önergede Türkiye'de son zamanlarda özellikle Kurban Bayramı'nda artış gösteren, aslında birçok ülkede bitme noktasına gelmiş olan şap hastalığından dolayı hayvan pazarlarının karantinaya alınmasından bahsediliyor. Bu durum bizlere kurbansız Kurban Bayramları üzerine düşünmenin ne kadar haklı ve gerekli olduğu gerçeğini de beraberinde getiriyor. Bu karantina kararının sebebini de tarım ve hayvancılık politikalarında ekolojik bir yaklaşımdan ziyade neoliberal kodlardan, kapatılmayı bir mücadele yöntemi olarak gören tavırdan taviz verilmemesiyle ilgili bulunuyoruz.
Bakın, hayvanlara dönük ücretsiz ve yaygın bir aşılama işlemi ne yazık ki yapılmıyor. Tarım ilçe müdürlükleri tarafından yapılan aşıların ücreti daha sonra verilecek olan desteklerden kesiliyor. Özel iş yerlerinde ise bu fahiş fiyatlar sebebiyle halk bu işlemi gerçekleştiremiyor. Dolayısıyla, çözüm için atılacak ilk adımın yaygın ve ücretsiz aşılamaların bir sistematiğe oturtulması olduğunun altını çizmek istiyoruz.
Dünyada ve özellikle demokratik ilkelerin yerleşik olduğu ülkelerde neredeyse artık tarihe karışmış olan şap hastalığı Türkiye'de oldukça sık görülüyor. Az önceki hatip bahsetti, Almanya'da son otuz beş yıl içerisinde sadece bir kez görülmüş, Türkiye'de sık görülüyor. En sık görüldüğü bölgeler ve iller arasında da Diyarbakır, Urfa, Van, Erzurum var yani diğer bir adıyla galatımeşhur "şark" var.
Şimdi, "şark" demişken, tarihe karışmış, bazı bölgelerimizde hâlâ görülmeye devam eden başka bir hastalıktan daha bahsetmek istiyorum sizlere. Onun da adı "Şark çıbanı." Adı kadar ayrımcı, damgalayıcı bu hastalığın ismi dünyada "Leishmaniasis", ülkemizdeki adı ise Şark çıbanı. Neden Şark çıbanı, hep birlikte bir bakalım ismine? Hem ayrımcı politikalarla en temel altyapı problemlerini çözmeyen akıl, çözülmeyen problemlerden doğan hastalıklara da bir bölgenin adını vererek ayrımcı politikalarını derinleştiriyor. Tabii ki adı Şark çıbanı olur, tabii ki adı ayrımcılık olmaz, oraya has bir problemmiş gibi görülür. Fakat 90'lı yıllarda Ape Musa bu hastalığa en doğru adı koyuyor "kara yara" yani "birina reş" diyor ve bununla ilgili 1959'da bir kitap yazıyor fakat 1959'da yazdığı kitaptaki hastalık bugün hâlâ devam ediyor, "birina reş" hâlâ sürüyor. Nusaybin'in Cinata Hiso köyünde en az 50 kişi yapılmayan kanalizasyonlardan üreyen sivrisineklerin sebep olduğu kara yaralarla kaplı. Başta, Cinata Hiso olmak üzere kanalizasyonu yapılmamış köylerimizdeki "birina reş" zulmüne son verilmesini talep ediyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun tamamlayın.
BERİTAN GÜNEŞ ALTIN (Devamla) - "Birina reş" yani "kara yara" yalnızca bir dönemin hastalığı değil, bir halkın kaderine yazılmış yara izleridir. O yara bir deri hastalığı gibi başlar ama giderek anlaşılır ki bu yalnızca deride değil yaşamda, bellekte açılmış bir yaradır ama o yara hâlâ kapanmadı çünkü o gün çocukların tenini kemiren hastalık bugün kayyum belediyelerinin ayrımcı politikalarıyla yeni bedenlerde yeniden açılıyor. Bu artık bir halk sağlığı sorunu değildir yalnızca, tarihsel bir suçu sürdürmenin yeni biçimidir çünkü Anter'in de dediği gibi, doğuda kara yaralar çoktur fakat çağ, kara yaraların değil barış ve demokratik toplumun çağıdır diyorum ve sizleri saygı ve sevgiyle selamlıyorum.
Teşekkür ediyorum. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)