GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İklim Kanunu Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:102
Tarih:26.06.2025

TURAN YALDIR (Aksaray) - Sayın Divan, kıymetli milletvekilleri; İYİ Parti Grubum adına söz almış bulunuyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sözlerime başlarken Gazi Meclis çatısı altında dil uzatılan şehit Talat Paşa'yı bir kez daha saygı ve rahmetle anıyorum. Bu kürsüden her fırsatta Türk devletine, Türk milletine, tarihine ve değerlerine kin kusanları lanetliyorum. Bu topraklarda hainlerin adı unutulur ama vatan evlatları asla unutulmaz. Türk devletini soykırımcılıkla suçlayanlar müfteridir. Talat Paşa katil değil Türk milletinin kahraman bir evladıdır. Katil görmek isteyen, kendi grubunun emir aldığı yerlere yani Kandil ya da İmralı'ya bakmalıdır. Zannetmesinler ki Enverler, Talatlar, Cemaller, dahası Mustafa Kemaller öldü; biz de arkalarından geniş geniş konuşur, kinimizi kusarız. Onlar bedenen öldüler ama fikirlerini yaşatacak olan bizler buradayız. Kimsenin vatan kahramanlarımıza dil uzatmasına asla müsaade etmeyeceğiz.

Değerli milletvekilleri, bugün önümüze yeniden gelen İklim Kanunu Teklifi bir iklim kanunundan çok yeşil ambalaja sarılmış bir ticaret düzenlemesidir. Gönül isterdi ki hem vatandaşlarımızın hakkını koruyalım hem de doğayı gözeterek bir iklim kanunu yapalım ama gelin görün ki bir ikiyüzlülükle karşı karşıyayız. Bir yandan çevreyi koruma iddiasıyla iklim kanunu hazırlıyorsunuz, öte yandan zeytinlikleri kömür madeni sahasına çevirecek tekliflerle geliyorsunuz; bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu! Bu kanun teklifi doğayı korumak şöyle dursun, ülkemizin üretim gücünü ve egemenlik alanını sınırlandıracak maddelerle dolu. Bu kanunla gelecek olan emisyon ticaret sistemi tarlasına tohum alacak para bulamayan, traktörüne mazot koyamayan çiftçimize yeni mali yükler bindirecek. Çiftçilerimiz dolu, don, kuraklık, yer altı sularının çekilmesi, girdi maliyetlerindeki artış ve ürününü değerinde satamama gibi bir sürü sorunla uğraşırken bir de karbon vergisi mi ödeyecek? Çiftçilerimiz ayakta kalamazsa gıda üretimimizi nasıl sağlayacağız? Tarım böyle maliyetli hâle gelirse enflasyon nasıl düşecek? Bu, sadece ithal enerjiye, dışa bağımlılığa ve "karbon sertifikası" adı altında yeni bir sömürü düzenine kapı aralar.

Sayın milletvekilleri, Türkiye'nin çevresi bir kez daha kan ve ateş içinde. Gazze'de çoluk çocuk demeden soykırıma girişen katil İsrail, yıllardır bölgeye yerleştirdiği ajanlar aracılığıyla İran'a içeriden saldırdı. "İran'da İsrail ajanı mı olur?" diyenler, Türkiye'nin kırk yılı aşkın süredir PKK başta olmak üzere İsrail güdümündeki terör örgütleriyle mücadelesine bakmalıdır. İran'da 700'e yakın İsrail ajanının yakalandığı haberleri Türkiye'ye ibret olmalıdır. İsrail Türkiye'ye karşı sadece terör örgütlerini değil, aynı zamanda birtakım siyasi unsurları ve devlete sızmış odakları da yıllardır beslemektedir; dün Irak'ta, Suriye'de, Lübnan'da yaşananlar da aynıydı. Bu saldırı yalnızca İran'a değil, aynı zamanda bölge istikrarına yapılmış açık bir provokasyondur. Gazze'de, Kudüs'te, İran'da, Yemen'de dökülen masum kanlar karşısında sessiz kalan sözde İslam dünyasının katil İsrail'le iş birliği ise utanç vericidir. İsrail, fitneyle, kaosla, kanla beslenen küresel bir beladır; girdiği her coğrafyayı parçalamış, karşısındaki her halkı ya bölmüş ya da birbirine kırdırmıştır; bugün âdeta bir ateş çemberinin ortasında bulunan ülkemiz de hedeftedir. Bu nedenle, Türkiye savunma sanayisinde büyük atılımlar yapmak zorundadır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.

TURAN YALDIR (Devamla) - Ayrıca, içimizdeki İsrail beslemelerini de iş sıcak çatışmaya varmadan tespit etmeli ve gereğini yapmalıdır.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti ve YENİ YOL sıralarından alkışlar)