GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:100
Tarih:24.06.2025

YENİ YOL GRUBU ADINA SEMA SİLKİN ÜN (Denizli) - Sayın Başkanım, sizi yeni göreviniz dolayısıyla tebrik ediyorum, sağlıkla döneminizi tamamlamanızı temenni ediyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri: İYİ Partinin İsrail-İran savaşının ülkemize olası tehditlerinin konuşulması için verdiği görüşme önergesini kritik önemde buluyor ve destekliyoruz. Gazze'de hedefine ulaşamayan İsrail bunun öfkesini çıkarmak için yönünü İran'a çevirdi, ABD'yi de kendisine ortak etti, savaşı genişletti. Saldırının zamanlamasını da özel olarak seçerek İslam İşbirliği Teşkilatının toplantısında bir araya gelen İslam ülkelerine cevabını vermiş oldu "Siz kınayabilirsiniz, ben önemli bir üyenizi bombalamakla meşgulüm." dedi.

Genel Başkanımız Sayın Ahmet Davutoğlu önceki gün, içinde bulunduğumuz savaş hattına dair birçok açıdan yapılması gerekenleri ifade etti, ben yalnızca birkaçına değinebileceğim. Mesela, millî güvenlik stratejimiz yeni tehdit unsurlarına göre yenilendi mi? Mesela, savunma sanayi tesislerimizin güvenliği için özel tedbirler alınmaya başlandı mı? Mesela, bölgenin bütün nükleer silahlardan arındırılması için küresel bir girişim başlatıldı mı? Mesela, Kürecik gibi istihbari anlamda kritik tesisler tamamıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin yönetim ve denetimine geçirildi mi? Ben şimdi bu soruları soruyorum ama daha 7 Ekimden beri dile getirdiğim İsrail-Türkiye çifte vatandaşlarının İsrail'de askerlik yapmasının, savaş suçu işlemesinin önüne geçecek basit bir yasa çalışmasını dahi yapmadınız. Evet, bölgemiz ateş çemberinde; İsrail-İran savaşıyla birlikte hepimiz gördük ki Mossad çeteleri yalnızca sınır ötesinde değil, devletlerin tam kalbinde sabotajlarla operasyonlar yürütebiliyorlar. İran'ın içinde bir istihbarat örgütü âdeta devleti felç etti, her gün bir Mossad hücresi çökertiliyor ve İsrail artık "Finalde Türkiye'yle karşılaşacağız." diyor. Ben de açıkça diyorum ki: Türkiye-İsrail çifte vatandaşları gidip İsrail ordusunda silah kuşanıyor, sonra elini kolunu sallayarak Türkiye'ye geri dönüyorlar. O orduya gidip hangi eğitimleri alıyorlar? Buradan hangi bilgilerle gidiyorlar, döndüklerinde hangi emirleri uygulamak üzere geliyorlar? Bu soruların cevabını araştırdınız mı? Eğer araştırdıysanız ve susuyorsanız bu gaflet değil, ülkenin millî güvenliğine yönelik açık bir tehdide boyun eğmektir. İsrail ordusunda sözde askerlik, özde teröristlik yapan her Türkiye-İsrail çifte vatandaşı potansiyel bir Mossad casusudur. Yıllar önce "one minute" çıkışıyla mazlumların duasına giren Sayın Cumhurbaşkanının Meclisteki iradesine sesleniyorum: İnanın, çok büyük hayal kırıklıkları yaşattınız bize. Filistin konusunda "Bu da olmaz." dediğimiz ne varsa hepsini oldurdunuz ama biz hâlâ merhum Karakoç'un o güçlü ifadesine tutunmak istiyoruz: "Göğsünüzdeki soylu çınara güveniyoruz." Hiçbirimiz sizlerin düşmanı değiliz ama kardeşliğin gereğini bekliyoruz. Sizden bir adım bekliyoruz, milletimiz de o adımı bekliyor. Yeter ki cesur olun, harekete geçin. Bu millet sizi affeder umarım ve dilerim Allah da affeder. (YENİ YOL sıralarından alkışlar)