GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:90
Tarih:21.05.2025

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, gecenin son saatlerine geldik bu yasama çalışmasının ama bu yasama çalışmasının niteliğiyle ilgili konuşmak istiyorum. 17'nci maddeyi bir kez daha okudum. Sonuçta, Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği ve yasama organına da da görev verdiği bir madde üzerine söz aldım.

Şunu ifade etmeliyim: Öncelikle, Adalet ve Kalkınma Partisinin siyaset tarzı Anayasa'ya uygun yasa yapma tarzı değil ve bu Parlamentoya da bu tarzı maalesef aşıladılar. Yani eğer karşılaştırmalı bir çalışma yapılırsa, Adalet ve Kalkınma Partisi dönemi ile veya son dönemi ile öncesi karşılaştırılırsa yani Anayasa Mahkemesinin hem Cumhurbaşkanı kararnameleri bakımından hem de bu yasama organının yaptığı yasama çalışmaları bakımından birçok yasayı iptal ettiği görülür. Bu, aslında bizler bakımından son derece üzücü bir şey. Eğer bu Parlamentonun yasama uzmanları ve bizler Anayasa'ya uygun yasa yapmayı bilmiyorsak yurttaşlarımızdan nasıl Anayasa'ya uygun davranış bekleyeceğiz? Veya koskoca Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde bu kadar çok yasama uzmanı varken, bu kadar çok yasayı, kararnameyi Anayasa'ya aykırı yapıyorlarsa nasıl yurttaşlarımızdan Anayasa'ya uygun davranmasını bekleyeceğiz? Dolayısıyla böyle bir tarzınız var yasa yapma tekniği bakımından, bunun bir gözden geçirilmesi lazım eleştiri bakımından çünkü rejimin niteliğini değiştirdi.

Sayın Başkanım, çok özür dilerim sizden ama sizin orada oturmanız da bir anayasal sorun şu anda, orada oturmanız. Neden? Tabii ki Meclis Başkanımızsınız, orada oturacaksınız, her zaman oturabilirsiniz ama en azından -ben tecrübeli bir vekil olarak söylüyorum- normal bir yasama çalışmasında bir Meclis Başkanının orada oturduğunu ben görmedim. (CHP sıralarından alkışlar) Orada oturduğunu görmedim ama bir anayasal tartışmaya tekabül eden bir nedenle buradasınız; dolayısıyla bakın, bu da bir sorun. Neden? Bir Anayasa Mahkemesi kararı var, Yargıtay kararı var. Siz sonuçta Anayasa'ya aykırı bir kararı, burada Anayasa Mahkemesine aykırı bir kararı okutmayı tercih ettiniz. Kriz çıktı, bir Başkan Vekili onu okuttu, siz "Okutamazsınız." dediniz ve burada oturuyorsunuz bakın teamüllere aykırı bir biçimde; bu da bir anayasal sorun, burada bulunmanız. (CHP sıralarından alkışlar)

Bakın, dün itibarıyla burada çok önemli bir yasama çalışması yapıldı, çok önemli. Sonuçta Anayasa’nın bize verdiği bir görevi yerine getirdik ve ilk defa sizin döneminizde Anayasa'ya aykırı bir teamül başladı. Meclis komisyonunda Anayasa’nın 159'uncu maddesine aykırı bir biçimde oylama yapıldı ve o oylamayla buraya gelen yüksek yargıçlar, Danıştay üyeleri, hukukçular seçildiler, bu da sizin riyasetinizde oldu. Bakın, sizin riyasetinizde, siz komisyonların çalışmalarını gözeten bir konumdasınız, eğer o karar oradan çıkmışsa bu geleneği başlatmamalıydınız. Ne demeliydiniz? "Anayasa’nın 159'uncu maddesi çok açık, dolayısıyla böyle bir oylama yapılamaz, oraya aday olan yüksek yargıçların tümü HSK üyesi yapılabilir, kura çekilmesi lazım." demeliydiniz ama onu demediniz, çok kötü bir anayasal geleneğin başlangıcına sebep oldunuz bir riyaset makamı olarak; bu da Anayasa'ya aykırı bir durum. Dolayısıyla bakın konuştuğumuz bütün meseleler Anayasa meselesi aynı zamanda ve bu Meclisin çalışma düzeniyle ilgili olarak. Peki, dün seçilen bir HSK üyesi... Bakın, ben kimsenin şahsıyla ilgili değilim, yargıçların, savcıların siyasal görüşleri olur ama siyasal aidiyetlerini ortaya çıkaran bir tutum içerisinde olamazlar, kamusal ortamlarda olamazlar. (CHP sıralarından alkışlar) Düğüne katılır, başka bir yere katılır, dostuna, arkadaşına katılır ama siyasal aidiyetlerini ortaya koyan bir tutum içerisinde olamazlar kamusal ortamlarda. Ama şimdi sonuçta Can Atalay kararına Anayasa'ya aykırı bir biçimde imza atmış, siyasal aidiyetini ortaya koymuş bir yargıç, burada Anayasa'ya aykırı bir yöntemle seçildi ve belki de HSK Başkan Vekili olacak. Bu da bakın, sizin döneminizde oluyor. Dolayısıyla bu süreçlerde bunların olmaması lazım. Hele hele, sizin gibi önemli bir akademisyen, çok tecrübeli bir siyasetçi, birçok badire atlatmış bir siyasetçi en fazla, riski olmayan -bakın, riski olmayan, siyasal riski olmayan, partiniz bakımdan siyasal riski olmayan- meselelerde Anayasa'ya uygun davranma konusunda özen göstermeliydi. Bu sizin döneminizde olmamalıydı çünkü bunun hiçbir riski yok. Ne riski olacak HSK üyelerinin? Yani 5 üye gelecek oradan, zaten çoğunluk onlarda ama bu, sonuçta, yargı bağımsızlığı bakımından, tarafsızlığı bakımından kötü bir şeydir ve siz iki gündür sonuçta, olmaması gereken bir biçimde orada oturuyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi, buyurun.

MUSTAFA SEZGİN TANRIKULU (Devamla) - Oturmanızdan son derece memnunuz, sakın yanlış anlamayın ama bakın, Parlamentonun bu düzeni Anayasa yapma tekniği bakımından son derece yanlıştır. Size veya işte yasama uzmanlarına benim bir önerim olabilir ancak şunu yaparım en azından, bu Parlamento bir araştırma komisyonu kursun, Anayasa'ya uygun yasama çalışması nasıl yapılır bize öğretsinler; bir komisyon kurulsun yani. Bakın, dünyanın hiçbir Parlamentosu bu kadar çok Anayasa'ya aykırı yasa çıkarmamıştır ve 17'nci madde buna ilişkindir arkadaşlar, buna ilişkindir. (CHP sıralarından alkışlar) Dolayısıyla "Ben yaparım, Anayasa Mahkemesi iptal eder, bir daha yaparım, o arada bir süre geçer, dolayısıyla bir Anayasa bloku oluşur; oradakilere artık dokunulmaz, yapacağımı yaparım." böyle bir hukuk düzeni olamaz, böyle bir hukuk devleti de olamaz. Dolayısıyla yani bu yasama çalışması bakımından, bu kanun bakımından da yapılan budur, yanlış yapılmıştır. Yöntemi yanlıştır ve bu düzen yanlıştır. O nedenle biz bu yasama çalışmasına bu yöntemle karşıyız diyorum, saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)