GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Siber Güvenlik Kanunu Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:64
Tarih:11.03.2025

CEVDET AKAY (Karabük) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına 15'inci maddeyle ilgili 190 sayılı Kanun Teklifi'yle ilgili söz almış bulunmaktayım.

İktidar 2025 yılını Aile Yılı ilan etti ama hakikaten baskı ve yasak yılı ilan edilse kayda değer bir anlamı olacaktı. Niye bunu böyle söylüyorum? 2025 yılının başından itibaren öyle kanun teklifleri bu Genel Kurula geldi ve kanunlaşarak çıktı ki ifade özgürlüğüne, basın özgürlüğüne müdahalelerle alakalı maalesef bir sürü kanun teklifi geçti. Şimdi, bu kanun da yani 190 sayılı Kanun Teklifi de böyle bir kanun. Ne olmuştu, kısaca hatırlayalım. 191 sayılı Kanun Teklifi'yle Devlet Denetleme Kurulu denetçilerine ve üyelerine süper yetkiler verilmişti. İncelemeye ve soruşturmaya gittiği kurumların teftiş kurullarının yetkileri verildi. Dernek, vakıf, kooperatif, birlik ve bunların iştirakleriyle ilgili buralara denetleme ve incelemeye gittiğinde bu yöneticileri görevden alma yetkileri verildi. Yine, seçilmiş belediye başkanları ve belediye meclis üyelerini görevden alma yetkileri verildi. Yine, bu 191 sayılı Kanun Teklifi'nde 7 no.lu madde var, biliyorsunuz, TMSF'yle ilgili, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na kayyum olarak atanmayla ilgili yetki süresi uzatıldı 2030 yılına kadar ve burada da önemli bir konu şu: Eskiden mahkeme kararı aranan konularda Türk Ceza Kanunu'nun 282, 314, 315'inci maddelerinde ve Terörizmin Finansmanı Kanunu'nun 4'üncü maddesinde belirtilen suçların işlendiğiyle ilgili kuvvetli şüphe olması durumunda da TMSF'nin kayyum olarak atanmasına yetki verildi. Burada da önemli bir konu, buradan yine söylemiştik: Belediye iştiraklerine de TMSF kayyum olarak atanabilecek. Şimdi, uygulamalara bakıyoruz: Bazı belediyelerimiz terörle ilişkilendirilmek üzere soruşturmaya tabi tutuluyorlar, önümüzdeki dönem içerisinde bu kanun teklifi kanunlaştığı için bazı belediye iştiraklerine de TMSF tarafından kayyum atanması söz konusu olacak. Çok tehlikeli kanun teklifi buradan kanunlaştı, geçti. Yine, burada da bir sürü müdahalelerimiz oldu bu kanun teklifinde de. Burada da 6-8 ve 16'ncı maddelerle ilgili benden önceki vekillerimiz konuştu, 16'ncı maddeyle ilgili de değerli vekilimiz konuşacak. İfade özgürlüğüne, basın özgürlüğüne, kişi mahremiyetine yönelik çok büyük düzenlemeler ve kanun teklifiyle kanunlaşacak maddeler var. Biz buna tamamen karşıyız, bununla ilgili de en son, bu kanun teklifinin Genel Kuruldan çekilmesiyle ilgili de görüşümü belirteceğim. Ama burada fonlarla ilgili bir durum var. Bu kanun teklifinin, Plan ve Bütçe Komisyonunda ve Sanayi Komisyonunda -kısaltarak konuşuyorum- mutlaka görüşülmesi gerekirdi çünkü fon gelirleri var burada değil mi? Yani daha doğrusu, Siber Güvenlik Başkanlığının gelirlerinin nelerden oluştuğuyla ilgili var? Buradan soruyorum: Hazine yardımı değil mi gelir kaynaklarından biri? Başlangıç için ne kadar bir kaynak ayrılacak, ne kadar bir hazineden transfer olacak, biz bunu bilmiyoruz. Yine, Cumhurbaşkanına, Türkiye'de kurulmuş ve bundan sonra kurulacak bütçe içi ve bütçe dışı fonlardan yüzde 10'a kadar gelir artırma yetkisi verilmiş. Hangi fonlardan, ne kadar gelir arttırılacak bunu bilmiyoruz. Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülseydi bunları sorup cevaplarını Komisyondan veya kanun teklifini yapan vekilden alabilirdik. Türkiye'de şimdiye kadar kurulmuş 30 bütçe içi, 60 da bütçe dışı fon var; bunların bir kısmı tasfiye oldu, görevlerini yerine getirdi, kapandı ama bundan sonra kurulacak da olacak, çok ciddi bir rakam oluşacak burada, Cumhurbaşkanlığına bağlı bir kurum Başkanlık. Ayrıca bu gelirin burada bütçe büyüklüğü ne kadar olacak, biz bunu bilmiyoruz.

Yine, bunu tasarruf tedbirleri açısından, tasarruf genelgesi açısından ilişkilendirirsek de 135 kişi alınıyor, bu 135 kişinin maaşı ne kadar olacak? 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre nitelikli personel alırsanız 5 katına kadar çıkartabiliyorsunuz. Yine, nitelikli personel sayısıyla ilgili Cumhurbaşkanı ve kurula da yetki veriliyor. Acaba ne kadar buralardan kişi istihdam edilecek, buralara da ne kadar harcama yapılacak, bunu da bilmiyoruz. Yine, tasarruf tedbirlerine, genelgelerine uyulmayan kamu kurumu ve başkanlığını karşımızda görüyoruz, maalesef uyulmamaya da devam ediliyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Akay, tamamlayın lütfen.

CEVDET AKAY (Devamla) - Bu, 15'inci madde de muafiyet, istisna ve indirimlerle ilgili bir madde; muafiyet, istisna yani ithalatla alakalı. Gümrük vergisi istisnası; vergi, resim, harç istisnası ve damga vergisi istisnası uygulanıyor. Burada bir de diğer kamu kurum ve kuruluşlarından da bazı menkul mallar, ihtiyacı olan mallar bu Başkanlığa tahsis edilebiliyor, bedelsiz verilebiliyor. Burada diğer kuruluşlar var, kurumlar var, bunlar özel sektör kuruluşları, buradan da aktarılabilecek; bu yanlış, maddeden bunun çıkarılması mutlaka gerekiyor, bunu da özellikle ifade etmiş olalım ama bu vergi, resim, harç istisna uygulaması AK PARTİ'nin klasik uygulaması oldu. Şu ana kadar 130 kez özel sektörde vergi, resim, harç istisnası uygulandı; 44 firmaya uygulandı, belgeler verildi muafiyet ve istisnayla ilgili. 701 milyar kurumlar vergisi muafiyeti, istisna ve indirimi uygulanıyor; bunun büyük bölümü de bu 44 firmaya. Buradaki masrafı, giderleri oysa emeklilere verebilirdik, emeklilere de 12.500 TL ekstra ikramiye verebilirdik. (CHP sıralarından alkışlar)