| Konu: | Engelliler Haftası’na ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 86 |
| Tarih: | 13.05.2025 |
FATMA ÖNCÜ (Erzurum) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; başta kader arkadaşlarım olmak üzere ekranları başındaki aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
Bugün burada toplumsal vicdanın ve ortak sorumluluğumuzun simgesi olan 10-16 Mayıs Engelliler Haftası vesilesiyle söz almış bulunuyorum.
Dünya genelinde engelli bireylerin sayısı 1,5 milyara ulaştı. Dünya Sağlık Örgütünün yapmış olduğu bir çalışmaya göre son otuz yılda, bölgemizde olan savaş sonrasında engelli nüfusunda 10 milyon daha artış gerçekleşti.
Engellilik, tabii, sadece doğuştan gelen ya da sonradan edinilen bir durum değildir. Aslında hepimiz hayatımızın bir noktasında bir eksiklikle, bir kayıpla, bir zorlukla karşı karşıya kalabiliriz; kimi bunu bedeniyle yaşar, kimi ruhuyla, kimi sesiyle, kimi sessizliğiyle. Bu nedenle engellilik bir sıfat değil, insan olmanın farklı bir yönüdür.
"Gerçek manada engellilik hâli, azmini ve idealini kaybetmişler içindir. Azmini ve idealini kaybetmemiş olanlar için engel yoktur. Azim varsa, hedef varsa, inanç varsa, ülkü varsa başarı vardır, zafer vardır, galibiyet vardır, hedeflere ulaşmak vardır. Bir başka engellik hâli de zihinlerde ve yüreklerdedir. Asıl engellilik kendine olan engeldir." Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın bu sözleri sadece bir anlayış değil aynı zamanda bir zihniyet devrimini temsil etmektedir.
2002 yılı öncesinde engelli vatandaşlarımız kamu hizmetlerinden büyük ölçüde dışlanmışlardı; erişilebilirlik, makul düzenleme ve ayrımcılık yasağı gibi temel kavramların yasal bir karşılığı bulunmuyordu. Eğitimde kaynaştırma politikaları geliştirilmemiş, özel eğitim kurumları yetersiz, birçok engelli çocuk okula dâhi erişemiyordu. İstihdamda kota denetimleri yetersiz, özel sektör ise teşviksiz bırakılmıştı.
Kısacası, engelli vatandaşımız hem sistemin hem toplumun kıyısına itilmişti. AK PARTİ iktidarı olarak bizler, 2002 yılından bu yana engellilik alanını bir sosyal yardım konusu olmaktan çıkarıp hak temelli bir kamu politikası hâline getirdik. En başta kurucu kadromuz bir engelli temsilciyle temsil edildi. 2002 öncesinde Türkiye Büyük Millet Meclisinde engelli 1 milletvekili yokken bugüne kadar AK PARTİ hükûmetleri döneminde 10 engelli kardeşimiz bizleri temsil etti, bugün de 4 engelli milletvekiliyle bulunduğumuz partide temsili gerçekleştirmekteyiz.
Bu kararlılığın yasal zemini de güçlü reformlarla desteklenmiştir. 2005 yılında çıkarılan 5378 sayılı Engelliler Kanunu'yla engelli bireylerin hakları ilk kez kapsamlı şekilde yasal güvence altına alınmıştır. 2009 yılında Türkiye, Birleşmiş Milletler Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme'yi kabul etmiştir. Ayrıca, Anayasa’nın 10'uncu maddesinde değişiklik yapılarak pozitif ayrımcılık ilkesini getirdi. Bakım ve sosyal hizmetlerde, 2007'de evde bakımla biz bugüne kadar 560 bin kardeşimizin evde bakımını sağladık, 161 milyar ana bütçeden buna kaynak ayırdık. 2008'de engelli çocuğu olan annelere erken emeklilik hakkı tanıdık. ÖTV indiriminin kapsamını genişlettik. 2025 itibarıyla toplamda 324 bakım merkezinde 37.500 engelli kardeşimize bakım hizmeti vermekteyiz. Kaynaştırma eğitimi konusunda, 405 bin öğrencimizin Millî Eğitimde kaynaştırmalı eğitimden faydalanmasını sağladık hem ailelerine psikolojik desteği hem de her alanda ücretsiz faydalanmalarını, taşıma konusunda da ücretsiz faydalanmalarını sağladık. 62 bin öğrencinin destek eğitim odalarında, 12 bininin de evde eğitimini devam ettirerek bu desteği hâlâ sürdürmekteyiz. Özel eğitim kurumlarında bugüne kadar 84 milyar 500 milyon devlet desteğiyle görme ve işitme engelliler için dijital erişim sistemlerini oluşturduk. 53 ilde işitme engellilere tercümanlık yapan 78 kardeşimizi istihdam ettik. 3.583 kuruluşa erişilebilirlik belgesi verdik, 28 bin kamu personelini bu alanda eğittik. 2012'de EKPSS sistemini oluşturarak hem ücretlerin kamu tarafından karşılanmasıyla hem de bu kapsamda kamuda sadece 5 bin olan engelli çalışan kardeşimizi bugün 73.800'e getirerek çok büyük bir devrime de imza atmış olduk. Aynı zamanda, Alo 183'ü, Engelsiz İletişim Merkezini kurarak bu merkezden işitme engelli kardeşlerimizin, 134 bin engelli kardeşimizin bu hizmetten yararlanmasını sağladık.
Günümüzün en büyük engeli, biliyorsunuz, değerli kardeşlerim, otizm. Bizler de Hükûmet olarak otizm konusunda son derece aktif ve hızlı bir çalışma başlattık. Gerek Sağlık Bakanlığı tarafından gerek Aile Bakanlığı tarafından otizmin önlenmesi, ailelerin bilinçlendirilmesi doğum öncesi tedbirlerin alınması konusunda çok büyük bir oluşumla çalışmaya devam ediyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
FATMA ÖNCÜ (Devamla) - Sayın Başkanım, bitireceğim.
BAŞKAN - Buyurun.
FATMA ÖNCÜ (Devamla) - Ve yanı sıra İŞKUR'dan 2025 tarihi itibarıyla özel sektörde 505 bin engellimizin istihdamdan faydalanmasını sağladık.
Yine, aynı zamanda, ücretsiz taşıma imkânından yararlandırma konusunda ana bütçeden 3 milyar bütçe kaynağı olarak aktardık ve buna bağlı olarak sağlık alanında da engelli kardeşlerimizin işlerini kolaylaştırmak için bütünleşik sistemde rapor alma konusunu gündeme getirdik. Aynı zamanda tedavilerinin sigortalı olsun ya da olmasın kamu tarafından ücretsiz karşılanması konusunda da bizler yirmi üç yıldır bu hizmeti gerçekleştiriyoruz, sosyal güvence altına alınmış bulunuyor.
Yine, aynı zamanda, evde sağlık hizmeti kapsamında 2 milyon 600 kardeşimizi evde sağlık hizmeti alması konusunda destekledik.
Elbette bunlar ideal seviyeye gelmişlik konusunda yeterli değil ama hep beraber, birlikte, başladığımız noktada kardeşlerimizin görev almasını sağlayarak gelişmeyi sağlayacağız.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Atanamayan engelli öğretmenlerimiz atansın.
FATMA ÖNCÜ (Devamla) - Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)