Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 80 |
Tarih: | 24.04.2025 |
YENİ YOL GRUBU ADINA BİROL AYDIN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sizleri saygıyla selamlıyorum.
Bu konuşmayı, salı günü Cumhuriyet Halk Partisinin aynı konuya ilişkin bir önergesi vardı, noktası virgülüne, sadece giriş kısmını değiştirerek yapıyorum.
Öncelikle, dün İstanbul'da meydana gelen depremden dolayı vatandaşlarımıza geçmiş olsun diyor, umarım yetkililerimize de ders olur temennisiyle sözlerime başlıyorum.
Değerli arkadaşlar, fi tarihinde bir memlekette kendisini kimsenin ikna edemediği bir adam varmış. Şehrin ahalisi adamı ikna etmesi için bir filozofa başvurmuşlar. Filozof, adama gelip demiş ki: "Ben seni ikna edebilirim." Adamın cevabı kısa olmuş "Kulaklarımı tıkarsam beni ikna edemezsin." demiş. Evet, kulaklarını tıkayan bir insanı ikna edemezsiniz.
Maalesef, iktidar da uzunca bir zamandır ne vatandaşların ne de muhalefetin sesini duyabiliyor; sadece kulaklarını tıkamış değil iktidardaki arkadaşlar uzunca bir süredir gözlerini de sıkıca yummuş durumdalar. Bu nedenle, kira fiyatlarının asgari ücretin üzerine çıkışını görmüyorlar, emeklilerin asgari ücretin dahi altında geçinmeye çalıştığına kendilerini ikna edemiyoruz. Adliye koridorlarından, meydanlardan yükselen adalet taleplerini duymuyorlar çünkü kulaklarını tıkadılar. Yaklaşan büyük depremin ayak seslerini duymuyorlar, sadece zaman zaman deprem olunca duyuyormuş gibi yapıyorlar. Rant uğruna İstanbul'un bağrına birbiri ardına saplanan gökdelenleri görmüyorlar çünkü gerçeklere gözlerini kapayalı çok zaman olmuş. Anlaşılan, birilerinin "İstanbul kanalı" denince kabaran iştahı algılarını, duyularını tamamen kapatıyor. Bu nedenle gençlerin gözlerindeki hayal kırıklığını görmüyorlar. Sadece son bir ayın gelişmelerinin ülkeye maliyetini görmüyorlar.
Değerli arkadaşlar, şimdi ben iktidardaki arkadaşlara sormak istiyorum: Tamam, kulaklarınızı kapattınız, duymuyorsunuz; gözlerinizi yumdunuz, görmüyorsunuz fakat bir koku var, onu hissetmiyor musunuz? Çürümüşlüğün kokusunu hissetmiyor musunuz? Uyuşturucu ve kumar bataklıklarından yükselen kokuyu; Latin Amerika dizilerine rakip olabilecek düzeydeki mafya, çeteleşme, rüşvet, şantaj, tehdit; medya, akademi, sivil toplum, bürokrasi, eğitim hayatı, iş hayatından yükselen kokuları duymuyor musunuz, hissetmiyor musunuz?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.
BİROL AYDIN (Devamla) - Televizyon ekranlarından sosyal medyaya, sokaklardan kurumlara her tarafı sardı bu koku. Kanal kokusu bu, kalan İstanbul'un kokusu bu arkadaşlar, hissetmiyor musunuz? Değerli arkadaşlar, gözlerinizi kapatırsınız, görmezsiniz; kulaklarınızı tıkarsanız, duymazsınız ama burnunuzu en fazla birkaç dakika kapatabilirsiniz. Eğer daha fazlasına direnirseniz faturası ağır olur. Kanal İstanbul'un ülkemize çok ama çok ağır maliyetlerinin olduğunu aslında hissediyorsunuz, fark ediyorsunuz. İstanbul'un yeni nüfus celbedecek projelere değil bilakis, Anadolu illerine yatırım yaparak nüfusunun azaltılmaya ihtiyacı var diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (YENİ YOL, CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)